3. Ceza Dairesi Esas No: 2016/16629 Karar No: 2017/12566 Karar Tarihi: 10.10.2017
Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2016/16629 Esas 2017/12566 Karar Sayılı İlamı
3. Ceza Dairesi 2016/16629 E. , 2017/12566 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi HÜKÜM : Mahkumiyetlere dair
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak; Gereği görüşülüp düşünüldü; Sanık ... hakkında verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yönelik sanık müdafiinin itiraz talebinin mahallinde değerlendirildiği ve hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararına yönelik temyiz talebi bulunmadığı, sanık ... müdafiinin sanık müdafii sıfatıyla süre tutum dilekçesi verdiği, katılan sıfatıyla temyiz talebinin bulunmadığı belirlenerek yapılan incelemede, 1) Sanık ..."nın müşteki ..."ı kasten yaralama suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde; Sanık hakkında tayin edilen adli para cezasının tür ve miktarı itibariyle verilen hükmün, 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanunun 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanuna eklenen geçici 2. madde gereğince kesin nitelikte olup temyizi mümkün olmadığından, sanık müdafiinin temyiz isteminin, 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi gereğince yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 317. maddesi gereğince istem gibi REDDİNE, 2) Sanık ..."ın katılan müşteki ..."ı kasten yaralama suçundan verilen beraat hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde; Yapılan yargılamaya, toplanan ve karar yerinde açıklanan delillere, mahkemenin kovuşturma sonucunda oluşan inanç ve takdirine, gösterilen gerekçeye ve uygulamaya göre katılan vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle hükmün istem gibi ONANMASINA, 3) Sanık ..."nın müşteki ..."ı kasten yaralama suçundan verilen mahkumiyet hükmüne yönelik temyiz talebinin incelenmesinde; Yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak; a) Mahkemece, hangi tarafın önce hakerette veya müdahalede bulunduğunun anlaşılamadığı ve bu nedenle sanığın lehine hareket edilerek, cezasında 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesi uyarınca haksız tahrik indirimi uygulandığının kabul edildiği, bu haliyle ilk haksız hareketin kimden geldiğinin tespit edilememesi nedeni ile sanık hakkında tahrik hükümlerinin uygulanmasında Ceza Genel Kurulu"nun 22.10.2002 tarih, 2002/4-238 Esas ve 2002/367 sayılı kararı dikkate alınarak (1/4) oranında indirim yapılması gerekirken (3/5) oranında indirim yapılmak suretiyle sanık hakkında eksik ceza tayini, b) Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih ve 2014/140 esas - 2015/85 karar sayılı kararı ile 5237 sayılı TCK"nin 53. maddesindeki bazı hükümlerin iptal edilmesi nedeniyle, hak yoksunlukları yönünden sanığın hukuki durumunun yeniden değerlendirilmesinde zorunluluk bulunması, Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafii ile katılan ... vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş bulunduğundan, hükmün bu sebeplerle 6723 sayılı Yasanın 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Yasanın 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 10.10.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.