3. Hukuk Dairesi 2020/8301 E. , 2021/9106 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : ... BÖLGE ADLİYE MAHKEMESİ 18. HUKUK DAİRESİ
Taraflar arasında ilk derece mahkemesinde görülen tazminat davasında asıl davanın kısmen kabulüne, birleşen davanın reddine dair verilen karar hakkında bölge adliye mahkemesi tarafından yapılan istinaf incelemesi sonucunda; davalıların istinaf başvurularının esastan reddine, davacı tarafların istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile yeniden esas hakkında hüküm kurulmasına yönelik olarak verilen karar, davalı ... vekili tarafından duruşmalı, diğer davalı ve davacılar vekili tarafından duruşmasız olarak temyiz edilmekle; duruşma günü olarak belirlenen 14/09/2021 tarihinde asıl ve birleşen dosyalar davacıları vekili Av.... ile asıl dava davalılardın ... vekili yetki belgesine istinaden Av. ..., asıl dava davalılarından ... Hastanesi vekili Av. ... ve birleşen dosya davalısı ... vekili yetki belgesine istinaden Av. ...geldiler. Açık duruşmaya başlandı ve hazır bulunan vekillerin sözlü açıklamaları dinlenildikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için başka bir güne bırakılması uygun görüldüğünden, belli saatte dosyadaki bütün kağıtlar okunarak, Tetkik Hakiminin açıklamaları dinlenip, gereği düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacılar ... ve ... asıl davada, çocukları küçük Habib Kol"u davalı şirkete ait ... Hastanesi ... şubesine Kasım 2005 tarihinde yakından tv seyretme şikayeti ile muayene için götürdüklerini, muayene neticesinde küçüğün, davalı şirketin Levent şubesine sevk edildiğini, Levent şubesinde diğer davalı Dr. ... çocuğun küçük bir ameliyat olması gerektiğini ameliyat neticesi probleminin tamamen ortadan kalkacağının söylendiğini, bunun üzerine Dr. ... tarafından 16/11/2005 tarihinde küçüğün ameliyat edildiğini, ancak ilk ameliyattan sonra 3 ameliyat daha olmak zorunda kaldığını ve bu dizi ameliyatlar neticesinde küçüğün tek gözünde tamamen görme kaybı meydana geldiğini, davacı küçüğe uygulanan cerrahi operasyon ve sonraki süreçte davalıların ihmal ve ağır kusurunun bulunduğunu, maddi ve manevi zarara uğradıklarını ileri sürerek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla küçük Habib Kol (mağdur) için 90,000 TL maddi, 60,000- TL manevi tazminat, anne ... için 15.000 TL maddi, 15.000 TL manevi tazminat, baba ... için 10.000- TL. maddi, 10.000 TL manevi tazminata kardeş Hamide Kol için 5,000- TL. maddi, 5.000 TL. manevi tazminata hükmedilerek davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini istemişler, birleşen dava ile de aynı neden ve taleplerle diğer doktor ..."dan da tahsile karar verilmesini talep etmişlerdir.
Asıl ve birleşen davada, davalılar, ayrı ayrı, kendilerine bir kusur yüklenemeyeceğini savunarak davanın reddini dilemişlerdir.
Mahkemece, asıl davanın kısmen kabul kısmen reddi ile birleşen davanın reddine karar verilmiş, hükme karşı asıl davanın tarafları istinaf yoluna başvurmuşlardır.
... Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesince, davalıların istinaf başvurusunun esastan reddine, davacıların istinaf başvurusunun kısmen kabulü ile esas hakkında yeniden hüküm kurulmasına dair karar verilmiş, hüküm, davacılar ve davalı ... ile davalı Şirket tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle kanuni gerektirici sebeplere göre, davacının aşağıdaki bent kapsamı dışında kalan, temyiz eden davalıların ise tüm temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, davacıların, davalı özel hastane ve doktorun, özen yükümlülüğüne aykırı davranması sebebiyle uğramış oldukları zarara karşılık maddi- manevi tazminat istemine ilişkindir. Davanın temeli vekillik sözleşmesi olup, özen borcuna aykırılığa dayandırılmıştır (BK. 386-390 md.). Vekil, vekâlet borcunu bizzat ifa etmekle yükümlüdür. Ancak vekile yetki verildiği veya durumun zorunlu ya da teamülün mümkün kıldığı hâllerde vekil, işi başkasına yaptırabilir.Vekil üstlendiği iş ve hizmetleri, vekâlet verenin haklı menfaatlerini gözeterek, sadakat ve özenle yürütmekle yükümlüdür. Vekilin özen borcundan doğan sorumluluğunun belirlenmesinde, benzer alanda iş ve hizmetleri üstlenen basiretli bir vekilin göstermesi gereken davranış esas alınır. O nedenle davacının tedavisini üstlenen hastane ve doktorların meslek alanı içinde olan bütün kusurları, hafif de olsa, sorumluluğun unsuru olarak kabul edilmelidir. Az yukarıda açıklandığı üzere, doktor tedavi nedeniyle yöneldiği sonucun elde edilmemesinden sorumlu değil ise de, bu sonuca ulaşmak için gösterdiği çabanın, yaptığı işlemlerin eylemlerin ve davranışların özenli olmayışından doğan zararlardan sorumludur. Keza en hafif kusurundan dahi hukuken sorumluluk altındadır.
Eldeki davada, her ne kadar davacılar ... ve ...’un da davacı küçükte oluşan sonuçtan kusurlarının bulunduğu gerekçesiyle maddi zarar hesabında ½ indirime gidilerek hüküm kurulmuş ise de, gerek olayın oluş biçimi gerek davacı küçüğün olay tarihindeki yaşı dikkate alındığında, davacılara verilen ½ kusur oranı fazla olup isabetli değildir. O halde mahkemece, bu husus değerlendirilerek sonucuna uygun bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi usul ve yasaya aykırı olup bozmayı gerektirir.
SONUÇ: Yukarıda 1 nolu bentte açıklanan nedenlerle davacıların sair, temyiz eden davalıların tüm temyiz itirazlarının reddine, 2 nolu bentte açıklanan nedenlerle temyiz olunan hükmün davacılar yararına BOZULMASINA 3.050 TL avukatlık ücretinin temyiz eden davalılardan alınıp davacılara verilmesine ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine, HMK"nın 373/2 maddesi uyarınca dosyanın kararı veren bölge adliye mahkemesine gönderilmesine, 27/09/2021 tarihinde oy birliği ile karar verildi.