23. Hukuk Dairesi 2013/9354 E. , 2014/2980 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Ankara 8. Asliye Hukuk Mahkemesi
TARİHİ : 24/09/2013
NUMARASI : 2011/219-2013/448
Taraflar arasındaki tazminat, nama ifaya izin davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Davacılar vekili, müvekkillerinin murisi ile davalı yüklenici arasında 01.04.2005 tarihinde imzalanan arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinde belirlenen sürede inşaatın bitirilmemesi üzerine yapılan ek sözleşme ile, uğranılan zararlar ve kira gelirinden mahrumiyet nedeniyle yüklenicinin 20.000,00 TL ödeyeceğinin ve en geç 15.03.2011 tarihine kadar iskân ruhsatının alınacağının kararlaştırıldığını, ancak iskân ruhsatının belirlenen bu sürede de alınmadığını, ayrıca binanın ortak alanlarında bir takım eksik ve kusurlu imalatlar bulunduğunu ileri sürerek, fazlaya ilişkin haklarını saklı tutarak, ortak alanlardaki eksik ve kusurlu imalatlar için 3.000,00 TL, gecikme nedeniyle tazmin edilmesi taahhüt edilen zararlar için 5.000,00 TL olmak üzere, toplam 8.000,00 TL"nin davalıdan tahsilini, davalı tarafından yarım bırakılan işlerin müvekkillerince tamamlanması ve iskân ruhsatının alınması için yetki verilmesini, yapılacak masrafların sözleşmeye göre yükleniciye bırakılması öngörülen 1 ve 6 nolu dairelerin satışından karşılanmasını, bu dairelerin satışı konusunda müvekkillerine ayrıca yetki verilmesini talep ve dava etmiş, 13.06.2013 tarihli ıslah dilekçesiyle gecikme tazminatı talebini 22.240,00 TL"ye arttırdıklarını, bilirkişi kurulunca 11.000,00 TL olarak belirlenen eksik ve ayıplı imalat bedeli ile ilgili 3.000,00 TL olarak talep ettikleri masrafların da yükleniciye ait dairelerin satışına izin verilerek karşılanması şeklinde ıslah ettiklerini açıklamıştır.
Davalı vekili, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma, benimsenen bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; bina ortak alanlarındaki eksik ve ayıplı işler bedelinin 11.000,00 TL olduğu, ancak davacıların bu kalem yönünden 3.000,00 TL talep ettikleri, davalı yükleniciye düşen 1 nolu dairenin değerinin ise 65.000,00 TL olması nedeniyle, bu dairenin satışından elde edilecek gelir ile söz konusu masrafların karşılanabileceği, gecikme nedeniyle arsa sahiplerinin 22.240,00 TL kira alacağı oluştuğu gerekçesiyle, davanın kabulü ile bina ortak alanlarındaki eksik işler için gerekli 3.000,00 TL masrafın, sözleşme gereği davalı yükleniciye ait olacak 1 nolu dairenin satışından elde edilecek meblağdan karşılanmasına, artan paranın yüklenici hesabına depo edilmesine, geç teslimden kaynaklanan 22.240,00 TL kira bedelinin davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
1) Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, taraf vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2) Dava tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 818 sayılı BK"nın 97. maddesine göre bir şeyin yapılmasına müteallik borç, borçlu tarafından ifa edilmediği takdirde alacaklı masrafı borçluya ait olmak üzere borcun kendisi tarafından ifasına izin verilmesini talep edebilir. Nama ifaya izin verilen işlerin tamamlanma bedelinin avans olarak, nama ifa kapsamı dışında kalan imalatlara ait nefaset farklarının ise normal bir alacak olarak hüküm altına alınması gerekir. Her iki alacağın hukuki sonuçları birbirinden farklıdır. Nama ifa kapsamındaki işler bakımından, nama ifa kararı verilmesi halinde, avans olarak verilen para yetersiz kaldığında, davacı tarafça yükleniciden eksik kalan kısmın istenmesi mümkün iken, nama ifa kararı ile birlikte olumlu zararın tahsili anlamına gelen eksik iş bedelinin tahsiline ilişkin de hüküm kurulması halinde ise, arsa sahibinin eksik işe ilişkin kesinleşen bu tutarın üzerinde talepte bulunması mümkün olmayacaktır. Avans alacağının (yapılacak masrafların) karşılanabilmesi için şartları oluştuğunda yükleniciye ait yeter miktardaki bağımsız bölümün satışına izin verilmesi mümkün iken, normal bir alacağın tahsili için taşınmaz satışına izin verilmesi mümkün değildir. Nama ifa kapsamındaki işler bakımından nama ifa ile birlikte bedelinin avans olarak tahsiline karar verilmesi, nama ifa kapsamı dışında kalan imalatlar yönünden ise belirlenen nefaset bedelinin hüküm altına alınması gerekir. Öte yandan, yükleniciye ait bağımsız bölümün ifaya izin kapsamında satışına ancak izin verilen işlerin giderini karşılamak amacıyla karar verilebilir. Satış kararı verilebilmesi için ifasına izin istenilen işlerin bedeli ile satışına izin istenilen taşınmazın bedeli arasında aşırı oransızlık bulunmaması, satışa izin talebinin TMK"nın 2. maddesindeki dürüst davranma ilkesine ve hakkaniyete de aykırı olmaması gerekir. Yüklenicinin ifasına izin verilen işler bedelini ödemeye hazır olduğunu bildirip mahkeme veznesine depo etmesi veya bedeller arasında önemli oranda fark bulunması halinde taşınmaz satışına izin verilmesine dair talebin reddedilmesi gerekir.
Somut olayda, taraflar arasında imzalanan 01.04.2005 tarihli arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesinin 6. maddesinde, yüklenicinin daireleri iskân ruhsatı alınmış vaziyette teslim edeceği hükme bağlanmıştır.
Dosya arasında bulunan Keçiören Belediye Başkanlığı"nın 06.12.2012 tarihli yazısında, inşaat ruhsatının 5 yıllık yasal süresi dolduğundan yenilenmesi gerektiği, ruhsat yenilenmesi, cins tahsisi ve iskân harçları için gerekli masraflar ile diğer eksik evrak ve işlemler bildirilmiş, bu yazı ve yine konuya ilişkin SGK Ankara İl Müdürlüğü ile Ankara Vergi Dairesi Başkanlığı ile yapılan yazışmalar sonucu gelen cevabi yazılara dayanılarak hazırlanan 22.05.2013 tarihli ek bilirkişi raporunda, iskân ruhsatı alınması için gerekli bilgi ve belgelerin tamamının toplanmadığı bildirilmekle birlikte, dosyada bulunan mevcut bilgi ve belgelere göre, bu iş için toplam 19.431,50 TL masraf yapılması gerektiği açıklanmıştır.
Bu durumda mahkemece, Belediye Başkanlığı ve diğer kurumların cevabi yazılarında belirtilen eksik bilgi ve belgeler toplanıp, bilirkişiden ek rapor alınarak, binaya iskân ruhsatı alınmasının mümkün olup olmadığı, mümkün ise bunun için yapılması gereken işlemler ile masrafları tereddüte yer bırakmayacak şekilde belirlenip, davacılar vekiline bu talebe ilişkin eksik harcı yatırması için uygun süre verildikten ve harcın yatırılması sağlandıktan sonra, davalıdan eksik imalat bedelini mahkeme veznesine depo edip etmeyeceği sorularak, depo edeceğini bildirmesi ve depo etmesi halinde satışa izin verilmesi talebinin reddedilmesi, depo etmeyeceğini bildirmesi halinde satışı talep edilen taşınmazın değeri ile iskân masrafları ve eksik işler bedeli toplamının karşılaştırılması, yukarıda açıklanan ilkeler ve satışına karar verilen 6 no"lu dairenin yüklenici tarafından 3. kişiye satış vaadedildiği savunulan daire olduğu, iskân alınması için davacıların elde tuttukları dairenin ise 1 no"lu daire olduğu gözetilerek karar verilmesi, nefaset farkı gerektiren ayıplı imalat bedeli bakımından ise, bunların ortak alanlara ilişkin olduğu ve davacıların sadece sözleşmedeki paylaşım oranında talepte bulunabilecekleri gözönünde bulundurularak tahsil hükmü kurulması gerekirken, ayıplı imalat bedelinin de nama ifa kapsamına alınması doğru olmadığı gibi, iskân ruhsatı alınması masrafları nama ifa kapsamında dava konusu edilen talepler arasında yer aldığı halde, bu talebe ilişkin herhangi bir karar verilmemiş olması da hatalı olmuş, hükmün taraflar yararına bu yönlerden bozulması gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün, taraflar yararına BOZULMASINA, peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edenlere iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.