Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/4205 Esas 2021/5857 Karar Sayılı İlamı

11. Hukuk Dairesi
Esas No: 2020/4205
Karar No: 2021/5857
Karar Tarihi: 30.09.2021

Yargıtay 11. Hukuk Dairesi 2020/4205 Esas 2021/5857 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Dava, Yapı Kredi Bankası A.Ş ile CHN Hamle Makine San. ve Tic. A.Ş arasında imzalanan genel kredi sözleşmesi uyarınca davalı olan kişinin müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzalamadığı iddiası üzerine açılmıştır. İcra takibinin davalının haksız itirazı nedeniyle durduğu ve takibin devamı ile %40 tazminat istenmiştir. Mahkeme, icra takibine konu genel kredi sözleşmesinde davalının imzasının bulunmadığını, dolayısıyla davalının kefalet sorumluluğunun olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar vermiştir. Davacı vekili tarafından yapılan temyiz isteği reddedilmiştir.
Kanun maddeleri:
- Türk Borçlar Kanunu madde 472
- Türk Ticaret Kanunu madde 365

11. Hukuk Dairesi 2020/4205 E. , 2021/5857 K.

"İçtihat Metni"

MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen davada İstanbul 14. Asliye Ticaret Mahkemesi’nce bozmaya uyularak verilen 20.02.2020 tarih ve 2019/530- 2020/187 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi temlik alan davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçeler, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı (temlik eden) Yapı Kredi Bankası A.Ş vekili, davacı ile dava dışı CHN Hamle Makine San. ve Tic. A.Ş arasında imzalanan genel kredi sözleşmesini davalının müşterek borçlu ve müteselsil kefil olarak imzaladığını, kredi borcunun ödenmemesi üzerine alacağın tahsili için girişilen icra takibinin davalının haksız itirazı nedeniyle durduğunu ileri sürerek itirazın iptaline, takibin devamına ve %40 tazminata karar verilmesini istemiştir.
Davalı vekili, davacı bankanın takibin dayanağını açıkca belirtmesi gerektiğini, farklı farklı birden fazla sözleşme bulunduğunu, davalının dava dışı şirketin dava dışı Koçbank"tan kullanılan kredi sözleşmesinde imzasının bulunduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama ve tüm dosya kapsamına göre, icra takibine konu genel kredi sözleşmesinde davalının imzasının bulunmadığı, dolayısıyla bu kredi nedeniyle davalının kefalet sorumluluğunun olmadığı gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir.
Karara karşı davacı (temlik alan) vekili tarafından temyiz kanun yoluna başvurulmuştur.
Dosyadaki yazılara, mahkemece uyulan bozma kararı gereğince hüküm verilmiş olmasına göre, davacı (temlik alan) vekilinin bütün temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davacı (temlik alan) vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 4,90 TL temyiz ilam harcının temyiz eden davacıdan (temlik alan) alınmasına, 30/09/2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.