20. Hukuk Dairesi 2017/2486 E. , 2017/9937 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi bir kısım davalılar vekilleri tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı vekili dava dilekçesinde özetle; müvekkilinin ... ili,...ilçesi, ...mahallesi, 940 ada, 12 parsel sayılı taşınmaz üzerindeki 5 numaralı mesken nitelikli bağımsız bölümün maliki olduğunu, davalıların ise aynı binadaki 1, 2, 3, 4 ve 6 bağımsız bölüm numaralı mesken nitelikli taşınmazların maliki olduklarını, davalıların kendilerine ait bağımsız bölümlerini tapu kayıtlarına ve projesine aykırı olarak işyeri olarak kullandıklarını, mesken vasfında kullanılması gereken bağımsız bölümlerin kat malikleri kurulunun izni alınmadan işyeri olarak kullanılmasının Kat Mülkiyeti Kanununun 24. maddesine aykırılık teşkil ettiğini, davalıların tapu kayıtları ve projesine aykırı olarak işyeri vasfında kullandıkları bağımsız bölümlerin eski hale getirilmesi ve mesken olarak kullanılmasının sağlanmasını talep ve dava etmiştir.
Mahkemece; davanın konusunun tapu kaydında mesken olarak kayıtlı yerin, iş yeri olarak kullanılması nedeniyle eski hale getirilmesine ilişkin olduğu, davalıların onaylı proje hilafına ve tapu kaydında belirtilenin aksine dava konusu ana taşınmazdaki bağımsız bölümleri "mesken" olarak değil "işyeri" olarak kullandıkları, bu hususun yönetim planı hükümlerine ve KMK"nın hükümlerine aykırılık teşkil ettiği gerekçesi ile davanın kabulüne, dava konusu yerlerin eski hale iadesine, eski hale iade kararının "makul süre" içerisinde yerine getirilmemesi halinde, KMK"nın 33. maddesine göre yaptırım uygulanacağına karar verilmiş, hüküm davalılar vekilleri tarafından ayrı ayrı temyiz edilmiştir. Dava konusu uyuşmazlık projeye aykırılığın eski hale getirilmesi ve müdahalenin men"i istemine ilişkindir.
İncelenen dosya kapsamına toplanan delillere göre;
1-Davacının talebinin 940 ada, 12 parseldeki "mesken" nitelikli taşınmazların "işyeri" olarak kullanılmasından dolayı eski hale getirme ve mesken olarak kulllanımının sağlanmasına yönelik olduğu anlaşılmakla, talebin içerisinde "tahliye" unsuru da bulunduğundan, bu istem, bağımsız bölümlerde kiracılar var ise onların da hukuklarını ilgilendireceğinden kiracıların da davaya dahil edilerek hüküm kurulmaması,
2- HMK"nın 297/2. maddesi, "Hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gereklidir." hükmünü içermekte olup, yerel mahkemece dava konusu yapılan herbir bağımsız bölüm ile ilgili ayrı ayrı hüküm kurulması gerekir iken, hüküm fıkrasının 1 nolu bendinde "... davaya konu yerlerin eski haline iadesine," şeklindeki soyut ifade ile taraflara yüklenen borçlar ve tanınan haklar belirlenmeksizin, taleplerden her biri hakkında hüküm kurulmaksızın, infazda tereddüt yaratacak şekilde HMK"nın 297/2. maddesine aykırı olarak karar verilmiş olması,
3- Hüküm fıkrasının 2. bendinde hükmedilen "makul süre" kavramı soyut olup eski hale getirme için uygun somut (10-20-30 gün..vs) bir süre verilmemiş olması, doğru görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle; bir kısım davalılar vekillerinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde iadesine 23/11/2017 günü oy birliği ile karar verildi.