11. Hukuk Dairesi 2015/9621 E. , 2016/4848 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 03/03/2015 tarih ve 2014/1053-2015/173 sayılı kararın duruşmalı olarak incelenmesi davalı Banka vekili ve fer"i müdahiller ... ve ... vekilleri tarafından istenmiş olup, duruşma için belirlenen 26.04.2016 günü başkaca gelen olmadığı yoklama ile anlaşılıp hazır bulunan davacı vekili Av. ..., davalı .... Vekili Av. ... .... ve fer"i müdahil ... vekili Av. ... dinlenildikten sonra duruşmalı işlerin yoğunluğu ve süre darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması ileriye bırakıldı. Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlenildikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, davacının davalı bankaya devrinden önce .... ... Şubesi"ne 16/11/1999 tarihinde 23.998,74 Alman Markı, 21/12/1999 tarihinde 565 Alman Markı yatırdığını, müvekkilinin bankaya yatırmış olduğu mevduatın, davalı .... yönetimi tarafından ..."de kurulan dava dışı .... adlı banka hesabına aktarıldığı belirtilerek ödenmediğini, davacının bankalara olan güveni kötüye kullanılarak ve iradesi sakatlanarak havale talimatlarının imzalatıldığını, mevduatın off shore bankaya aktarıldığı konusunda gerekli uyarı yapılmadığını ileri sürerek davacının bankaya yatırmış olduğu paranın faizleri ile birlikte toplamı olan 25.528,27 Alman Markı (38.511,97 TL)nin vade sonu olan 25/01/2000 tarihinden itibaren işleyecek en yüksek banka faizi ile birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı banka vekili, hisse devir tarihinden önceki işlemlerden kaynaklanabilecek her türlü borcun ... tarafından üstlenilmesi sebebiyle, bankanın sorumlu olmadığını savunmuştur.
Fer"i müdahil ... vekili, davada zaman aşımı süresinin sona erdiğini, hak düşürücü sürenin geçtiğini savunarak, davanın husumet yönünden, zaman aşımı ve hak düşürücü süre yönünden reddini, aksi halde esas yönünden reddini istemiştir.
Fer"i müdahil ... vekili, ..."ye devrolunan bankaların off-shore hesapları nedeniyle zarara uğrayan mudilerin açmış olduğu davalarda ..."nin borcu üstlendiğini, bu nedenle uyuşmazlığın asıl muhatabının ... olduğunu ve davanın ..."ye karşı açılması gerektiğini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, bilirkişi raporu ve dosya kapsamına göre; davanın kısmen kabulüne, 24.563,74 Alman Markı (12.559,54 Euro)"nın 25/01/2000 tarihinden itibaren 3095 Sayılı Yasanın 4/a maddesi uyarınca, Devlet bankalarınca, o yabancı parayla açılmış 1 yıl vadeli mevduat hesabına ödediği en yüksek faiz oranı ile davalıdan tahsiline karar verilmiştir.
Kararı, davalı banka vekili ile feri müdahiller ... ve ... vekilleri temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, davalının sorumluluğunun 818 Sayılı BK nın 41., 55. ve 6762 Sayılı TTK nın 336. maddelerinden kaynaklanmasına, zamanaşımı süresinin davacının parasını off shore bankasından tahsil etme olanağının kalmadığının anlaşıldığı andan itibaren başlayacak olmasına göre davalı banka vekili ile fer"i müdahiller ... ve ... vekillerinin tüm temyiz itirazlarının reddi ile kararın onanmasına karar vermek gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı banka vekili ile fer"i müdahiller ... ve ... vekillerinin temyiz itirazlarının reddi ile hükmün ONANMASINA, takdir olunan 1.350,00 TL duruşma vekalet ücretinin davalı ve fer"i müdahillerden alınıp davacıya verilmesine, fer"i müdahiller ... ve ..."dan harç alınmasına yer olmadığına, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene davalı Banka"ya iadesine, 28/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.