Yargıtay 16. Hukuk Dairesi 2015/20803 Esas 2017/8329 Karar Sayılı İlamı

MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ

Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu ... Köyü çalışma alanında bulunan 160 ada 1 parsel sayılı 291,67 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle ... adına tespit ve tescil edilmiştir. Davacı ..., kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulü ile ... İli ... İlçesi ... Köyü, Köyiçinde; davalı ... adına kayıtlı bulunan 160 ada 1 parsel sayılı taşınmazın 10.03.2015 tarihli bilirkişi raporunda kırmızı boyalı (A) harfi ile belirtilen 63,45 metrekarelik kısmının tapu kaydının iptali ile davacı ... adına aynı ada son parsel numarası verilmek suretiyle tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece; dava konusu edilen ve fen bilirkişisinin rapor ve krokisinde (A) harfi ile gösterilen 63,45 metrekare miktarlı alanın eskiden beri davacı ve davalı tarafından ortak kullanıldığı, söz konusu alanın hem davcıya ait eve hem de davlıya ait eve geçiş alanı olarak kullanılan bir yer olduğu gerekçesi ile bu bölümün tapu kaydının iptali ile davacı adına tesciline karar verilmiş, bu şekilde gerekçe ve hüküm arasında çelişki meydana getirilmiştir. Mahkemece yapılan keşifte dinlenen tanık ve bilirkişiler çekişmeli taşınmaz bölümünün davacı ve davalı tarafça müşterek kullanıldığını beyan etmişlerdir. Ne var ki; Mahkemece çekişmeli taşınmaz bölümünün taraflarca eşit hisse ile kullanıldığı doğru olarak kabul edilmesine rağmen hüküm kısmında bu bölümün sadece davacı adına tesciline karar verilmiştir. Mahkemece fen bilirkişisinin rapor ve krokisinde (A) harfi ile gösterilen 63,45 metrekare miktarlı alanın taraflar adına müştereken tesciline karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, temyiz itirazlarının açıklanan nedenlerle kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz edene iadesine, 30.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.