13. Ceza Dairesi 2014/38338 E. , 2016/2958 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇ : Hırsızlık, mala zarar verme, 6136 sayılı kanuna muhalefet
HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
I-Sanık hakkında hırsızlık suçundan kurulan hükmün temyiz incelenmesinde;
6352 sayılı yasanın 100. maddesi ile CMK"nın 324. maddesinin dördüncü fıkrasına eklenen cümle gereğince, sanığa yüklenen yargılama giderinin 6183 sayılı Amme Alacaklarının Tahsil Usulü Hakkında Kanun"un 106. maddesindeki terkin edilmesi gereken tutardan az olması nedeniyle Devlet Hazinesi üzerinde bırakılması gerektiği infaz aşamasında re"sen dikkate alınabileceğinden tebliğnamede bu sebeple bozma isteyen düşünceye iştirak edilmemiştir.
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanığın tekerrüre esas hükümlülükleri bulunmasına rağmen hakkında TCK"nın 58. maddesine göre mükerrirlere özgü infaz rejiminin uygulanmasına karar verilmemesi,
2-“Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 Sayılı TCK 53. madde 1. fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve müdafii ile o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme uygun olarak BOZULMASINA, bozma nedeni yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, 5320 sayılı yasanın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK’un 322. maddesinin verdiği yetkiye dayanılarak, hüküm fıkrasına ‘‘Sanığın ... Asliye Ceza Mahkemesinin 20/09/2011 gün ve 2011/588 E, 2011/699 K sayılı hükmü ile hırsızlık suçundan tayin edilen 3 yıl 4 ay hapis cezası nedeniyle mükerrir olduğu anlaşıldığından TCK"nın 58. maddesi uyarınca cezasının mükerrirlere özgü infaz rejimine göre çektirilmesine, cezasının infazından sonra denetimli serbestlik tedbiri uygulanmasına’’ cümlesinin eklenmesi, hüküm fıkrasından “TCK"nın 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün” çıkartılarak, yerine “Kasten işlemiş olduğu suç için hapis cezasıyla mahkûmiyetin yasal sonucu olarak sanığın, 5237 sayılı TCK’nın 53/1. maddesinin (a), (c), (d) ve (e) bentlerinde yazılı haklardan aynı maddenin 2. fıkrası uyarınca cezanın infazı tamamlanıncaya kadar, kendi alt soyu üzerindeki velayet, vesayet ve kayyımlık yetkileri açısından ise anılan maddenin 3. fıkrası uyarınca mahkûm olduğu hapis cezasından koşullu salıverilinceye kadar yoksun bırakılmasına” cümlesinin eklenmesi suretiyle, diğer yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
II-Sanık hakkında 6136 Sayılı Yasaya Aykırılık suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; suçun sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz itirazları da yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1-Sanık müdafii 04/12/2013 tarihli dilekçede, sanık hakkında kanuni ve takdiri tüm hafifletici sebeplerin sanık lehine uygulanarak verilecek cezanın paraya çevrilmesini talep ettiği, 10/12/2013 tarihli oturumda da bu talebini tekrarlamasına karşın, 5237 sayılı TCK’nın 50. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışmasız bırakılması,
2-Emanetin 2013/5823 sırasında kayıtlı suça konu sustalı bıçağın TCK 54/4. maddesi gereğince zoralımına karar verilmemesi,
3-“Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 2014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 Sayılı TCK 53. madde 1. fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve müdafii ile o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle BOZULMASINA;
III-Sanık hakkında mala verme suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Sanığın müştekiye ait aracı çalmak amacıyla otonun kapısını tornavida ile açarak, direksiyon muhafazasını yedinde bulunan pense ile sökerek düz kontak yapıp çalıştırdığı, araçta başkaca bir hasar da tespit edilemediği, sanığın hırsızlık eyleminin araca yönelik olduğunun anlaşılması karşısında mala zarar verme suçunun yasal unsurlarının gerçekleşmediği gözetilmeden sanıkların atılı suçtan beraati yerine yazılı şekilde mahkumiyetine karar verilmesi,
Uygulamaya göre de;
1-Sanık müdafii 04/12/2013 tarihli dilekçede, sanık hakkında kanuni ve takdiri tüm hafifletici sebeplerin sanık lehine uygulanarak verilecek cezanın paraya çevrilmesini talep ettiği, 10/12/2013 tarihli oturumda da bu talebini tekrarlamasına karşın, 5237 sayılı TCK’nın 50. maddesinin uygulanıp uygulanmayacağının tartışmasız bırakılması,
2-“Anayasa Mahkemesi"nin 08.10.2015 günlü, 014/140 Esas ve 2015/85 Karar sayılı, 24.11.2015 gün ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayınlanan kısmi iptal kararı uyarınca, 5237 Sayılı TCK 53. madde 1. fıkra b. bendinde düzenlenen “seçme ve seçilme ehliyetinden ve diğer siyasi hakları kullanmaktan yoksun bırakılmasına” hükmünün iptal edilmesi nedeniyle uygulanamayacağının gözetilmesi zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... ve müdafii ile o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz itirazları bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 24.02.2016 gününde oybirliğiyle karar verildi.