Abaküs Yazılım
17. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/967
Karar No: 2018/11176
Karar Tarihi: 22.11.2018

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi 2016/967 Esas 2018/11176 Karar Sayılı İlamı

17. Hukuk Dairesi         2016/967 E.  ,  2018/11176 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Aile Mahkemesi


    Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı davanın davalı ... yönünden reddine, diğer davalılar yönünden kısmen kabulüne dair verilen hükmün, süresi içinde davacılar vekili ile davalılar Volkan ve ... vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, dosya incelendi, gereği düşünüldü:

    K A R A R

    Davacılar vekili; müvekkillerinin 2005 doğumlu küçük ... "nin anne ve babaları olduğunu, davalılardan ...’in davalı ..."in babası olduğunu, davalı ..."nın ise ... plaka sayılı motosikletin sahibi ve işleteni olduğunu, davalı ..."ın 21.11.2011 tarihinde davalı ..."nın sahibi ve işleteni bulunduğu motosiklet ile seyir halinde iken küçük Celil"e çarptığını, bu çarpma neticesinde ... nin başından yaralandığını, küçüğün yüzündeki sabit eser nedeniyle askeri okula gitmesi ve polis olmasının mümkün olamayacağını, küçüğün ilköğretim okulu 2.sınıfa gittiğini, kazada ..."in sürücü belgesinin bulunmadığını, reşit olmadığını, bu durumda ..."in bu motosikleti kullanmasına izin veren davalı baba ..."in de kusurlu olduğunu, küçük üzerindeki denetimi yerine getirmediğini, müvekkillerinin büyük bir manevi acı çektiklerini belirterek müvekkili Abdullah için 5.000,00 TL müvekkili ... için 5.000,00 TL, müvekkili ... için ise 45.000,00 TL manevi tazminatın olay tarihi olan 21/11/2011 tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsiline karar verilmesini talep etmiştir.
    Davalılar Volkan ve ... vekili; davanın reddini savunmuştur.
    Davalı ... Mahkemece iddia, savunma, toplanan deliller ve benimsenen bilirkişi raporuna göre, davanın davalı ... açısından pasif husumet nedeni ile reddine, davanın davalılar Ayhan ve Soner açısından kısmen kabulüne ve davacı ... için takdiren 33.000,00 TL, davacı ... için takdiren 3.750,00 TL ve davacı ... için takdiren 3.750,00 TL manevi tazminatın dava tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalılar Ayhan ve Soner"den müştereken ve müteselsilen alınarak davacılara verilmesine karar verilmiş, hüküm davacılar vekili ile davalı ... ve ... vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Karar tarihi itibariyle temyiz kesinlik sınırı 2.080,00 TL olup, davacı vekili tarafından davacı ... ve ... yönü ile talep edilen manevi tazminat miktarı ayrı ayrı 5.000,00"er TL, hükmedilen tazminat miktarı ayrı ayrı 3.750,00"er TL, olduğundan karar tarihi itibariyle kesin niteliktedir. Kesin olan kararların temyiz istemleri hakkında mahkemece bir karar verilebileceği gibi, 1.6.1990 gün 3/4 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı uyarınca Yargıtay"ca da temyiz isteminin reddine karar verilebileceğinden, davacılar vekilinin manevi tazminata ilişkin temyiz istemlerinin mahkeme hükmünün kesin olması nedeniyle reddine karar vermek gerekmiştir.
    2-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde, bir usulsüzlük bulunmamasına zaman aşımının dolmamış olmasına göre, davalılar Volkan ve ... vekilinin yerinde görülmeyen tüm temyiz istemlerinin reddine karar vermek gerekmiştir.
    3-Dava trafik kazasından kaynaklanan cismani zarar nedeni ile manevi tazminat istemine ilişkindir.
    Davacılar vekilince, müvekkillerinin çocuğu olan küçük Celil’in 21.11.2011 tarihinde meydana gelen trafik kazasında yaralandığı açıklanıp zarar sorumluları olarak aracın sürücüsü, işleteni ve yaşı küçük araç sürücüsünün aile başkanından manevi zararın tahsili talep edilmiş; mahkemece, kazaya neden olan yaşı küçük sürücü ...’in pasif husumet ehliyeti bulunmadığı gerekçesi ile aleyhine açılan davanın reddine karar verilmiştir.
    Dava, davalı küçüğün haksız fiilinden kaynaklanan tazminat istemine ilişkin olup, dosya kapsamından davanın haksız fiil faili olan davalının babası olan davalı ...
    aleyhine, 4721 sayılı MK"nın 369. maddesine dayanılarak ev başkanı sıfatıyla açılmış olduğu anlaşılmaktadır. Fiil ehliyetine sahip bulunmayan küçükler tarafından haksız fiil işlenmesi durumunda küçük, TBK"nın 47. maddesi uyarınca haksız fiil faili olarak, anne ve babası ise TMK"nın 369. maddesi uyarınca ev başkanı olarak zarar görene karşı sorumludurlar.
    Taraf ehliyeti, bir davada davacı veya davalı olarak bulunabilme yeteneğidir. HUMK’nun 38. maddesine göre “Davaya ehliyet TMK ile tayin olunmuştur. “ Taraf ehliyeti medeni hukuktaki “hak (medeni haklardan istifade) ehliyeti ile özdeştir ve hak ehliyetine sahip her gerçek ve tüzel kişi, davada taraf olabilme ehliyetine sahiptir. TMK 8. maddesine göre “Her insanın hak ehliyeti vardır. Buna göre bütün insanlar, hukuk düzeninin sınırları içinde, haklara ve borçlara ehil olmada eşittirler.” Kişilik çocuğun sağ olarak tamamıyla doğduğu anda başlar ve ölümle sona erer. O halde henüz reşit olmamış her çocuğun da taraf ehliyeti vardır ve işlenen haksız fiil nedeni ile verdiği zarardan dolayı kendisine dava açılması mümkündür. Küçükler, temyiz kudretine sahip ise verdiği zarardan bizzat sorumludur, ancak bir çok durumda küçüklerin malvarlığı olmadığı için fiilen, bir çok durumda da hem malvarlığı hem de haksız fiil ehliyeti olmadığı için gerek fiilen, gerekse hukuken sorumlu tutulmaları söz konusu olmamaktadır.
    Somut olayda ... Sulh Ceza Mahkemesinde yapılan yargılamada davalı sürücü Volkan’ın asli kusurlu olduğunun kabulü ile cezalandırılmasına karar verildiği, Mahkemece Ceza Mahkemesinde belirlenen kusur tespitinin hükme esas alındığı anlaşılmaktadır.
    Yukarıda yapılan açıklamalara göre davalı ...’in haksız fiil faili olarak taraf ehliyetinin bulunduğunun kabulü ile diğer davalılarla birlikte müştereken ve müteselsilen sorumluluğuna karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde yanılgılı gerekçe ile karar verilmesi doğru görülmemiştir.
    4-Bozma sebep ve şekline göre davacılar vekilinin, davalı ... yönü ile hükmedilen vekalet ücretine ilişkin temyiz istemlerinin şimdilik incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle mahkeme hükmünün kesin olmasından dolayı davacılar vekilinin temyiz istemlerinin REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalılar ... ve ... vekilinin temyiz istemlerinin REDDİNE, (3) nolu bentte açıklanan nedenlerle
    davacılar vekilinin temyiz istemlerinin kabulü ile hükmün BOZULMASINA, (4) nolu bentte açıklanan nedenlerle davacılar vekilinin vekalet ücretine ilişkin temyiz istemlerinin incelenmesine şimdilik yer olmadığına, aşağıda dökümü yazılı 2.074,55 TL kalan onama harcının temyiz eden davalılar ... ve ..."den alınmasına, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davacılara geri verilmesine 22/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi