Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : Taksirle yaralama
Hüküm : TCK"nın 89/4, 62/1. maddeleri gereğince mahkumiyet

Taksirle yaralama suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın lehine hükümlerin uygulanmadığına ve verilen hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilmesi gerektiğine yönelik yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanığın odun yüklü kamyonuyla geceleyin meskun mahal dışında bulunan çift yönlü aydınlatması bulunmayan yolda lastiğinin patlaması sebebiyle, herhangi bir önlem veya uyarı olmaksızın sağ şerit üzerinde bıraktığı aracını farketmeyen katılan ..."in kamyonun sol arka tarafına çarpması neticesinde kendisinin, eşi ve kızı olan diğer katılanların yaralanmalarıyla neticelenen olayda,
1-Meydana gelen kaza sırasında hamile olan katılan ... hakkında Diyarbakır Adli Tıp Kurumu"nca düzenlenen 29.04.2008 tarihli adli raporda katılanın kendi beyanına göre olaydan hemen sonra kanamasının başladığının ve yaklaşık 2 hafta sonra bebeğini kaybettiğini bildirdiğinin ve katılan hakkında Şifa Görüntüleme Ünitesince düzenlenen 16.07.20007 tarihinde düzenlenen rapora göre ise de, 9 hafta ile uyumlu fetal kalp atımı ve pozitif canlı gebelik izlendiğinin kayıtlı olması karşısında, katılanın çocuğunun düşmesi ile meydana gelen kaza arasında illiyet bağı bulunup bulunmadığına dair İstanbul Adli Tıp Kurumu"ndan rapor tanzim edilmesinin istenmesi yerine yetersiz rapora itibarla sanığın yazılı şekilde cezalandırılması,
2-Katılanların kızı olan Ayşegül"ün adli raporunda hayati tehlike geçirdiği ve kafatasında meydana gelen kırığın hayati fonksiyonlarına etkisinin 4. derece olduğu tespit edilmiş ise de; mağdurun tıbbi evraklarında hastaneye başvuru sırasında düşme, trafik kazası şeklinde girişinin yapıldığı ve katılan ..."in soruşturma aşamasında alınan beyanında olay günü eltisinin kızı olan Elvin"in kızı olan mağduru itmesi ile damdan düşmesi sebebiyle kızını hastaneye götürdükleri sırada kazanın meydana geldiğini bildirmesi karşısında, katılanın yaralanmasının düşmeye mi yoksa trafik kazasına mı bağlı olduğunun ayırt edilip edilemeyeceğinin araştırılarak, ayırt edilememesi halinde katılanın yaralanması ile meydana gelen kaza arasındaki illiyet bağı kesildiğinden sanığın bu yaralanma sebebiyle sorumlu tutulamayacağının gözetilip, sonucuna göre sanığın hukuki durumunun takdir ve tayini yerine eksik inceleme ile sanık hakkındaki temel cezanın üst sınırdan belirlenmesi,
Kanuna aykırı olup, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca hükmün isteme uygun olarak BOZULMASINA, 08/05/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.