Abaküs Yazılım
4. Hukuk Dairesi
Esas No: 2021/240
Karar No: 2021/1114
Karar Tarihi: 10.03.2021

Yargıtay 4. Hukuk Dairesi 2021/240 Esas 2021/1114 Karar Sayılı İlamı

4. Hukuk Dairesi         2021/240 E.  ,  2021/1114 K.

    "İçtihat Metni"


    MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

    Davacı ... vekili Avukat ... tarafından, davalı ... aleyhine 12/07/2015 gününde verilen dilekçe ile haksız eylem nedeniyle manevi tazminat istenmesi üzerine mahkemece yapılan yargılama sonunda; davanın kısmen kabulüne dair verilen 10/05/2016 günlü kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından süresi içinde istenilmekle temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra tetkik hakimi tarafından hazırlanan rapor ile dosya içerisindeki kağıtlar incelenerek gereği görüşüldü.
    1-Davacının hükmedilen manevi tazminat miktarına ilişkin temyiz itirazlarının incelenmesinde;
    Dava, özel hayatın gizliliğini ihlal etme, özel hayata ilişkin görüntüleri ifşa etme, kişilerin huzur ve sükununu bozma eylemleri nedeniyle manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece, davanın kısmen kabulüne karar verilmiş; hüküm, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
    Davacı vekili, davalının gizlice müvekkilinin fotoğraflarını çektiğini, bu fotoğraflarla müvekkilinin izni ve bilgisi dışında müvekkili adına sosyal paylaşım sitelerinde hesaplar açtığını, bu hesaplar vasıtasıyla müvekkilinin arkadaşlarına arkadaşlık teklifleri gönderdiğini, bahsi geçen sitelerde müvekkilinin özel hayatına ilişkin bilgileri içeren anketler düzenlediğini ve bunları yayınlandığını, müvekkilinin cep telefonu numarasını temin edip, birden fazla kez doğum günü ve bayram mesajları attığını, müvekkilinin bu nedenle bunalıma girdiğini ve hastalandığını belirterek manevi tazminat isteminde bulunmuştur.
    Davalı, davanın reddi gerektiğini savunmuştur.
    Mahkemece; dinlenen tanık beyanları ve kesinleşmiş ceza davası kapsamında davacının, davalı tarafından gerçekleştirilen eylem nedeni ile manevi zarara uğramış olduğu gerekçesiyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiştir.
    6098 sayılı TBK’nın 56. maddesi hükmüne göre hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Hükmedilecek bu para, zarara uğrayanda manevi huzuru doğurmayı gerçekleştirecek tazminata benzer bir fonksiyonu olan özgün bir nitelik taşır. Bir ceza olmadığı gibi mal varlığı hukukuna ilişkin bir zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. O halde bu tazminatın sınırı onun amacına göre belirlenmelidir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenilen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22/06/1966 günlü ve 7/7 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararının gerekçesinde takdir olunacak manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar da açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden hakim bu konuda takdir hakkını kullanırken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.Somut olayda, olay tarihi, olayın gerçekleşme biçimi, davalının eylemi gerçekleştirmedeki yoğun kastı ve yukarıdaki ilkeler göz önüne alındığında davacı lehine hükmedilen manevi tazminat miktarı az olup daha üst düzeyde manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken yazılı biçimde karar verilmiş olması doğru değildir. Bu nedenle kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir.
    2- Davacının faiz başlangıç tarihine ilişkin temyiz itirazının incelenmesinde;
    Haksız fiilde, zarar eylemin gerçekleştiği tarihte meydana gelmiş olup faiz başlangıcı da haksız fiil tarihi olmalıdır. Davacı vekili dava dilekçesinde manevi tazminat yönünden olay tarihinden itibaren yasal faiz işletilmesini talep etmiştir. Eldeki davada haksız eylem tarihi 13/11/2012 tarihi olup, faiz başlangıç tarihi bu tarih olmalıdır. Ancak, mahkemece yukarıda belirtilen kural ve davacının talebi gözardı edilerek, hüküm fıkrasında manevi tazminat yönünden faiz başlangıç tarihinin dava tarihinden itibaren başlatılmasına karar verilmiş olması doğru değildir. Bu nedenle kararın davacı yararına bozulması gerekmiştir.
    SONUÇ: Temyiz olunan kararın, yukarıda (1) ve (2) sayılı bentlerde gösterilen nedenlerle davacı yararına BOZULMASINA ve peşin alınan harcın istek halinde geri verilmesine 10/03/2021 gününde oy birliğiyle karar verildi.












    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi