MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, başkasına ait kimlik ve kimlik bilgilerini kullanma
HÜKÜM : Nitelikli dolandırıcılıktan; TCK"nın 158/1-f-son, 62, 52, 53 maddeleri uyarınca 4 yıl 2 ay hapis ve 36.660 TL adli para cezası, TCK"nın 268/1 maddesi delaletiyle 267/1, 62, 53 maddeleri uyarınca 1 yıl 8 ay hapis cezası

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Gerekçeli karar başlığında, davaya katılmasına karar verilen ... A.Ş"nin katılan olarak yazılmadığı anlaşılmış ise de; bu hususunun mahallinde düzeltilmesi mümkün görülmüştür.
Sanığın, şikayetçi ... ... oğlu)"nın kimlik bilgilerinin; hakkında ayrıca kovuşturma yapılan, dosya kapsamı itibariyle tanık olarak beyanı alınan ..."in fotoğrafının bulunduğu sürücü belgesini sahte olarak tanzim edip tanık Naci"ye verdiği, tanığın, sanığın yönlendirme ve iştiraki ile katılan ..."nın... oğlu) hesabından sahte olarak tanzim edilen sürücü belgesini ibraz ederek 22.000 TL para çektiği, böylelikle nitelikli dolandırıcılık ve başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanma suçlarını işlediği iddia olunan olayda;
1-Nitelikli dolandırıcılık suçu yönünden yapılan incelemede;
Tanık anlatımı, sanık savunması, katılan ve şikayetçilerin beyanları ile dosyada bulunan diğer bilgi ve belgeler nazara alındığında nitelikli dolandırıcılık suçunun oluştuğuna yönelik kabulde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine,
Ancak ;
TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda uygulanmasının infaz aşamasında gözetilmesi mümkün görülmekle beraber, maddenin (b) fıkrasında yer alan "ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" şeklindeki ibarenin Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmesi nedeniyle bu husus,
Bozmayı gerektirmiş sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, ancak yeniden yargılama yapılmasını gerektirmeyen bu hususun aynı Kanun"un 322. maddesi uyarınca düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, TCK"nın 53/1. maddesinin (b) bendinin uygulanmasına ilişkin kısımdaki "ve diğer siyasi hakları kullanmaktan" ibaresinin tamamen çıkartılması suretiyle sair yönleri usul ve yasaya uygun bulunan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA,
2-Başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerinin kullanması suçu yönünden yapılan incelemede;
Sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine,
Ancak ;
Şikayetçi ..."ya ait kimlik bilgileri, aynı ismi taşıyan katılan ..."nın hesabından para çekmek amacıyla kullanılmış olup; işlenen suç ile ilgili olarak soruşturma veya kovuşturma yapılmasını engellemek amacıyla kullanılmadığından, unsurları itibariyle oluşmayan başkasına ait kimlik veya kimlik bilgilerini kullanmak suçundan beraat kararı verilmesi gerektiği gözetilmeden dosya kapsamına ve oluşa uygun olmayan gerekçeyle yazılı şekilde mahkumiyet kararı verilmesi,
Kabule göre de;
TCK"nın 53/1. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarının, Anayasa Mahkemesi"nin 24.11.2015 tarih ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 08.10.2015 tarih, 2014/140 E, 2015/85 sayılı iptal kararı doğrultusunda uygulanma zorunluluğu,
Bozmayı gerektirmiş, sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden dolayı 5320 sayılı Kanun"un 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesi ile değişik 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nın 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 20/09/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.