3. Ceza Dairesi 2020/3055 E. , 2020/6218 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Kasten yaralama
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle evrak okunarak;
Gereği görüşülüp düşünüldü:
1)Katılan ... hakkında Eskişehir Adli Tıp Şube Müdürlüğünce düzenlenen 15.06.2015 ve 16.12.2014 tarihli raporlarla, katılanın hem orta (2) derece kemik kırığına hem de yüzünde sabit ize neden olacak şekilde yaralandığının belirtilmesi karşısında, sanığın sadece en ağır sonuç olan yüzde sabit ize neden olacak şekilde yaralama eyleminden sorumlu olacağı gözetilmeden, birden fazla nitelikli halin ihlali ile atılı suçu işleyen sanığın, meydana gelen zararın ağırlığı ve 5237 sayılı TCK"nin 3. maddesinde belirtilen cezada orantılılık ilkesi de dikkate alınarak 5237 sayılı TCK"nin 86/1. maddesi gereğince temel cezanın alt sınırdan uzaklaşılarak belirlenmesi suretiyle 5237 sayılı TCK"nin 86/1-3-e, 87/1-c-son maddeleri uyarınca cezalandırılması gerekirken, yazılı şekilde 5237 sayılı TCK"nin 86/1-3-e, 87/3. maddeleri uyarınca kemik kırığına neden olacak şekilde yaralama eyleminden mahkumiyetine karar verilmek suretiyle eksik ceza tayini,
2)5271 sayılı CMK"nin 231/8. maddesine, 28.06.2014 tarih ve 29044 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanarak yürürlüğe giren 6545 sayılı Kanun"un 72. maddesi ile eklenen "Denetim süresi içinde, kişi hakkında kasıtlı bir suç nedeniyle bir daha hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına karar verilemez." şeklindeki hükmün ancak yürürlük tarihinden sonra işlenen suçlar bakımından uygulanabileceği, sanığın adli sicil kaydında yer alan ve 6545 sayılı Kanun ile yapılan değişiklikten önce 27.10.2010 tarihinde kesinleşen hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararının yeniden hükmün açıklanmasının geri bırakılmasına engel teşkil etmeyeceği gözetilmeden, adli sicil kaydına göre engel mahkumiyeti bulunmayıp, hakkında takdiri indirim maddesi uygulanan ve tekrar suç işlemeyeceği yönündeki olumlu kanaat sonucunda cezası ertelenen sanık hakkında daha önce hükmün açıklanmasının geri bırakılması kararı verildiğinden ve CMK"nin 231/8. maddesi uyarınca şartları oluşmadığından bahisle yasal olmayan gerekçeyle CMK"nin 231. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
3)5237 sayılı TCK"nin 51/3. maddesindeki "Cezası ertelenen hükümlü hakkında, bir yıldan az, üç yıldan fazla olmamak üzere, bir denetim süresi belirlenir. Bu sürenin alt sınırı, mahkûm olunan ceza süresinden az olamaz." şeklindeki düzenlemeye aykırı olarak, mahkum olunan cezaların süresinden daha az denetim süresi belirlenmesi,
4)Uzun süreli hapis cezaları ertelenen sanığın denetim süresi içerisinde kasıtlı bir suç işlemesi halinde cezasının kısmen veya tamamen infaz edileceğine ilişkin ihtarat yapılırken uygulama maddesi olan 5237 sayılı TCK"nin 51/7. maddesinin ve yine sanığın denetim süresini iyi halli olarak geçirmiş olması halinde cezasının infaz edilmiş sayılacağına karar verilirken uygulama maddesi olan 5237 sayılı TCK"nin 51/8. maddesinin gösterilmemesi suretiyle 5271 sayılı CMK"nin 232/6. maddesine aykırı davranılması,
5)Sanık hakkında hükmolunan netice cezalar 1 yıldan fazla olduğundan TCK"nin 49/2. maddesine göre uzun süreli hapis cezası olduğu halde, sanık hakkında hükmolunan cezaların kısa süreli hapis cezası olduğu belirtilerek TCK’nin 53/1. maddesinin uygulanmasına yer olmadığına karar verilmesi,
6)Uzun süreli hapis cezaları ertelenen sanık hakkında, 5237 sayılı TCK"nin 53/1. maddesi uygulanmamış ise de, hak yoksunluğu kasıtlı suçtan verilen hapis cezasının kanuni sonucu olup, Anayasa Mahkemesinin 24.11.2015 tarihli ve 29542 sayılı Resmi Gazete"de yayımlanan 08.10.2015 tarihli ve 2014/140 Esas - 2015/85 Karar sayılı kararı da dikkate alınarak uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi,
Bozmayı gerektirmiş, katılanlar vekilinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin bu sebeplerle 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesiyle değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK’un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 09.06.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.