16. Hukuk Dairesi 2015/16794 E. , 2017/8257 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Yargıtay bozma ilamında özetle; "öncelikle 6360 sayılı Yasa uyarınca ilgili Belediye Tüzel Kişiliği davaya dahil edilmek suretiyle taraf koşulunun sağlanması, bundan sonra taşınmaz başında elverdiğince yaşlı ve taşınmazları iyi bilen yerel bilirkişiler ve taraf tanıkları, ziraat ve fen bilirkişi katılımı ile keşif yapılarak, taşınmazların öncesinin kime ait bulunduğu, kimden kime kaldığı, kimin ne vasıfla ve ne kadar süre ile kullandığı hususlarında maddi olaylara dayalı bilgi alınması, tespite aykırı sonuca ulaşıldığı takdirde tespit bilirkişilerinin tanık sıfatıyla dinlenmesi, beyanlar arasındaki çelişkilerin yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeye çalışılması, taşınmazların köye ait bir yer mi yoksa davacı tarafın kullanımında bir yer mi olduğunun kesin olarak ortaya konulması, ziraat bilirkişisinden taşınmazların niteliği hususunda ayrıntılı rapor alınması" gereğine değinilmiştir. Mahkemece bozma ilamına uyularak yapılan yargılama sonunda temyize konu 154 ada 23 parsel sayılı taşınmaz yönünden davanın kabulüne, 154 ada 23 parselin 02.06.2015 tarihli bilirkişi raporuna göre (A) harfi ile gösterilen 224,19 metrekarelik kısmın ifrazı ile aynı adanın son parsel numarası verilmek üzere davacı ... adına arsa vasfı ile tapuya tesciline, geriye kalan ve (B) harfi ile gösterilen 230,47 metrekarelik kısmın 154 ada 23 parsel numarası altında ... adına tapuya tesciline karar verilmiş; hüküm davalı ... tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece; mahalli bilirkişi ve tespit bilirkişi beyanlarına göre temyize konu 154 ada 23 parsel sayılı taşınmazın (A) harfi ile gösterilen 224.19 metrekarelik kısmının evveliyatının köylünün ortak kullanımında bir yer olmadığı, davacının burayı ... satın aldığı ve satın aldığından beri zilyetliğinde olduğu, davacı lehine zilyetlikle edinme koşullarının oluştuğu, özel kişilere ait taşınmazların arasında veya ortasında köy orta mallarının bulunmasının olanaksız olduğu, yüzölçümü düşük bu gibi yerlerin köy orta malı olarak kullanılamayacağı, davacının dava konusu taşınmazın yanında ev, samanlık ve arazisinin bulunduğu gerekçesiyle davanın kabulüne, 154 ada 23 parselin bilirkişi raporunda (A) harfi ile gösterilen 224.19 metrekarelik kısmının davacı ... adına tesciline karar verilmiş ise de, varılan sonuç dosya kapsamına uygun düşmemektedir. Öncelikle dava konusu taşınmaz mahkeme gerekçesinde belirtilenin aksine orta malı olarak değil, kazandırıcı zamanaşımı zilyetliği nedeniyle arsa vasfıyla Köy Tüzel Kişiliği adına tespit edilmiştir. Bozma sonrası mahallinde yapılan keşifte yerel bilirkişi, tespit bilirkişi ve davacı tanığı genel ve özet olarak; dava konusu yeri davacının 1956 yılında ... çocuklarından satın aldığını, buranın davacının evinin önü olduğunu, o zamandan beri burayı evine gidip gelmek için kullandığını, geriye kalan kısmın da köye ait yol olarak kullanıldığını, köy hayvanlarının buradan otlamaya gidip geldiklerini, köylünün dava konusu kısmı kullanmadığını, burası köy yolunun kenarında olduğundan davacının ekip biçmesinin mümkün olmadığını beyan etmişlerdir. Ziraat bilirkişi raporunda ise 154 ada 23 parsel sayılı taşınmazın (A) harfiyle gösterilen kısmı üzerinde ekili dikili herhangi bir tarım ürünü bulunmadığı, yer yer ana kayaların gözüktüğü, bazı kısımlarda oldukça belirgin olduğu, tarım dışı alan olduğu belirtilmiştir. Ekli fotoğrafın da ziraat bilirkişi raporunu desteklediği görülmektedir. Gerek beyanlar, gerekse bilirkişi raporu göz önünde bulundurulduğunda davacının dava konusu taşınmazda ekonomik amaca uygun zilyetliğinin bulunmadığı, davacının komşu parselde bulunan evine gelip geçmek için taşınmazı kullanmasının iktisaba elverişli ekonomik amaca uygun zilyetlik sayılamayacağı göz önüne alınarak davanın reddine karar verilmesi gerekirken hatalı değerlendirme ile kabul kararı verilmiş olması isabetsiz olup, davalı ... Başkanlığının temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan temyiz karar harcının talep halinde temyiz eden davalıya iadesine,
30.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.