Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/17709 Esas 2017/1574 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/17709
Karar No: 2017/1574
Karar Tarihi: 27.02.2017

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/17709 Esas 2017/1574 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2016/17709 E.  ,  2017/1574 K.

    "İçtihat Metni"


    Mahkemesi : İş Mahkemesi

    Dava, davacının, 07.12.1987 tarihinde 1 gün davalı işyerinde çalıştığının tespiti istemine ilişkindir.
    Mahkemece, davacının, davalı işyerinde 07.12.1987 tarihinde 1 gün süre ile çalıştığının tespitine, sigorta başlangıç tarihinin 18 yaşını doldurduğu 18.09.1988 olduğunun tespitine karar verilmiştir.
    Hükmün, davalı Kurum vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Davacı taraf, 07.12.1987 tarihinde 1 gün davalı işyerinde çalıştığının tespitini talep etmiş olup, açılan dava dava türü olarak hizmet tespiti davasıdır.
    Dava hizmet tespiti davası olup işverene mutlaka tebligat yapılmalıdır.
    506 sayılı Yasanın 6. maddesinde, “sigortalı olmak hak ve yükümünden kaçınılamaz ve feragat edilemez.” ve 5510 sayılı Yasa"nın 92. maddesinde ise; "(Değişik birinci fıkra: 17/4/2008-5754/55 md.) Kısa ve uzun vadeli sigorta kapsamındaki kişilerin sigortalı ve genel sağlık sigortalısı olması, genel sağlık sigortası kapsamındaki kişilerin ise genel sağlık sigortalısı olması zorunludur. Bu Kanunda yer alan sigorta hak ve yükümlülüklerini ortadan kaldırmak, azaltmak,
    vazgeçmek veya başkasına devretmek için sözleşmelere konulan hükümler geçersizdir." hükmü öngörülmüş olup; sigortalı olmak, kamu düzenine ilişkin, kişiye bağlı, vazgeçilemez ve kaçınılamaz hak ve yükümlülük doğuran bir hukuksal statü meydana getirmektedir. Kişilerin ve sosyal güvenlik kuruluşlarının bu statünün oluşumundaki rolü, yenilik doğurucu ve iradi bir durum değil, kanun gereği kendiliğinden oluşan statüyü belirlemekten ibarettir. Dolayısıyla, sosyal güvenlik hakkından HMK. 307. (HUMK. 91.) maddesi kapsamında feragat olanaksızdır ve açılan sigortalılığın ve sigortalı hizmetlerin tespitine ilişkin davadan da vazgeçilemez. Davacı ancak, HMK. 123. maddesinde düzenlenen hakkını kullanabilir ve ileride yeniden dava açabilme hakkını saklı tutarak, davalının rızası ile davanın takibinden vazgeçebilir veya HMK. 150. maddesi hükmü gereğince davayı takip etmeyerek yenileninceye kadar dosyanın işlemden kaldırılması ve giderek davanın açılmamış sayılması sonucunu elde edebilir.
    ./..
    Bu nedenle; inceleme konusu davada, davacının son celsede,davalı işveren ...’a karşı açmış oldukları davadan ve taleplerinden feragat ettiğini bildirdiği, mahkemece, bu nedenle, davalı işveren yönünden feragat nedeniyle davanın reddine karar verildiği anlaşılmaktadır.
    Yukarıdaki açıklamalar ışığı altında; Mahkemece, davadan feragat edilemeyeceği davacıya bildirilmeli, feragat beyanının HMK. 123 veya 150. maddelerinde düzenlenen haklardan birinin kullanımı niteliğinde olup olmadığı kendisine sorulmak suretiyle belirlenmeli, beyanın, anılan anlamlarda kullanıldığı saptandığı takdirde duruma göre 123 veya 150. maddelerde öngörülen prosedür işletilmeli, aksi durumda ise, elde edilecek sonuca göre, davalı işveren ... hakkında da, dava konusu istem hakkında karar verilmelidir.
    Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, mahkemece eksik inceleme ve araştırma sonucu karar verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, davalı Kurum vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    S O N U Ç : Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 27.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.