Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/12569 Esas 2017/1567 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
10. Hukuk Dairesi
Esas No: 2016/12569
Karar No: 2017/1567
Karar Tarihi: 27.02.2017

Yargıtay 10. Hukuk Dairesi 2016/12569 Esas 2017/1567 Karar Sayılı İlamı

10. Hukuk Dairesi         2016/12569 E.  ,  2017/1567 K.

    "İçtihat Metni"


    .


    Dava, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı gerekçesiyle davalı ..."e yersiz ödenen aylıkların tahsili amacıyla yapılan ilamsız icra takibine vaki itirazın iptali, % 20 az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesi istemine ilişkindir.
    Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde davanın kabulüne karar verilmiştir.
    Hükmün, davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
    Hakkında verilen boşanma kararı 08.09.2004 tarihinde kesinleşen ve 12.09.2010 tarihinde yeniden evlenen davalıya, hak sahibi kız çocuğu sıfatıyla 506 sayılı Kanun kapsamında bağlanan ölüm aylığı davalının boşandığı dönemde eski eşiyle fiilen birlikte yaşadığının 07.10.2012 tarihli sosyal güvenlik denetmen raporu ile tespit edilmesi üzerine 24.10.2008 tarihi itibariyle kesilmiş olup, davalıya 24.10.2008 - 23.04.2011 tarihleri arasında yersiz ödenen 17.049,46 TL aylıklar nedeniyle borç tahakkuk ettirildiği, davacı kurum tarafından yapılan ilamsız icra takibine davalının itiraz etmesi üzerine iş bu davayla itirazın iptali ile % 20 az olmamak kaydıyla icra inkar tazminatına hükmedilmesinin talep edildiği, mahkemece de davanın kabulüne karar verildiği anlaşılmaktadır.
    Davanın yasal dayanağı olan 5510 sayılı Kanunun 01.10.2008 tarihinde yürürlüğe giren 56. maddesinin ikinci fıkrasında, eşinden boşandığı halde, boşandığı eşiyle fiilen birlikte yaşadığı belirlenen eş ve çocukların, bağlanmış olan gelir ve aylıklarının kesileceği, bu kişilere ödenmiş olan tutarların, 96. madde hükümlerine göre geri alınacağı yönünde düzenleme yapılmıştır. Anılan maddeye dayalı açılan bu tür davalarda eylemli olarak birlikte yaşama olgusunun tüm açıklığıyla ve taraflar arasındaki uyuşmazlık konusu dönem yönünden ortaya konulması önem arz etmektedir.
    İnceleme konusu davada; adres bilgileri raporunda davalı ve eşinin 2007 yılında TUİK adreslerinin aynı olduğu, 03.09.2010 tarihinde davalı adresini .... Sok. No: 6 ....olarak bildirdiği anlaşılmakla davacı ve eşinin adreslerinden zabıta araştırması yapılmalı, ayrıca bu adreslerden komşuları tespit edilerek bilgi ve kanaat edinmeye yetecek kadarı tanık olarak dinlenilmeli, medula kayıtları istenilerek davacı ve eşinin boşandıkları dönemde hangi tarihlerde hangi hastanelerden sağlık hizmeti aldıkları ile hastanelere bildirdikleri adres bilgileri tespit edilmeli, .... İlçe Emniyet Müdürlüğü tarafından yapılan zabıta araştırmasında davalının boşadıktan sonra ...."te bulunan akrabalarının yanına gittiği, çocuklarının eşinin yanında kaldığı ve davacının çocuklarını görmek için ..."ya geldiğinin tespit edildiği belirtildiğinden boşanma kararı istenilerek çocuklarla nasıl ilişki kurulduğu hususu incelenmeli, eksik hususlar giderildikten sonra “boşanılan eşle eylemli olarak birlikte yaşama” olgusunun gerçekleşip gerçekleşmediği toplanan kanıtlar ışığı altında değerlendirilmeli elde edilecek sonuca göre hüküm kurulmalıdır.
    Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurulmaksızın, eksik araştırma ve inceleme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
    O hâlde, davalı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
    SONUÇ: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine, 27/02/2017 gününde oy birliğiyle karar verildi.









    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.