İftira - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/7257 Esas 2016/825 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/7257
Karar No: 2016/825
Karar Tarihi: 15.02.2016

İftira - Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/7257 Esas 2016/825 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, bir kişiye iftira suçu nedeniyle 5237 sayılı TCK'nın 267/1, 269/2, 62, 50/1-a, 52/2-4. maddeleri uyarınca mahkumiyet cezası verdi. Ancak, cezanın infaz aşamasında, seçenek yaptırım olan adli para cezasının yerine getirilmemesi halinde anılan fıkraya göre değil 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi uyarınca uygulama yapılması gerektiği gözetilmeden, kısıtlar biçimde ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceği ihtarı yapılmadığı için hüküm bozuldu. Hüküm fıkrasından \"ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin sanığa ihtarına\" ibaresinin çıkarılması suretiyle diğer yönleri usul ve kanuna uygun olan hüküm onandı. Kanun maddeleri ise şöyle açıklanabilir:
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 267/1 maddesi, kişinin bir başkası hakkında yalan beyanda bulunarak itibarını zedelemesi durumunda verilecek cezayı belirtir.
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 269/2 maddesi, iftiranın, kişinin bir suçlama veya disiplin kovuşturması sonucu hakkında bir ceza almasına veya başka bir zarar görmesine neden olması durumunda verilecek cezayı belirtir.
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 62. maddesi, suçun işlenmesi sırasındaki kusur durumuna göre cezayı belirler.
- 5237 sayılı Türk Ceza Kanunu'nun 50/1-a maddesi, bel

16. Ceza Dairesi 2015/7257 E. , 2016/825 K.
"İçtihat Metni"

Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
Suç : İftira
Hüküm : 5237 sayılı TCK"nın 267/1, 269/2, 62, 50/1-a, 52/2-4. maddeleri uyarınca mahkumiyet

Dosya incelenerek gereği düşünüldü:
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre sanığın yerinde görülmeyen diğer temyiz itirazlarının reddine, ancak;
CMK"nın 50/3. maddesinin "uygulamada asıl mahkûmiyet, bu madde hükümlerine göre çevrilen adli para cezası veya tedbirdir" hükmüne göre, fıkranın (a) bendinde belirtilen adli para cezasının kısa süreli hapis cezasına seçenek yaptırım, diğer bentlerinde belirtilenlerin ise tedbir niteliğinde olduğu, TCK"nın 50/6. maddesinde seçenek tedbirlere uyulmaması halinde yapılacak uygulama düzenlemiş olup, infaz aşamasında seçenek yaptırım olan adli para cezasının yerine getirilmemesi halinde ise anılan fıkraya göre değil 5275 sayılı Kanunun 106/3. maddesi uyarınca uygulama yapılacağı gözetilmeden infazı da kısıtlar biçimde ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin ihtarat yapılması,
Kanuna aykırı olup, hükmün bu nedenle BOZULMASINA, bu hususun yeniden yargılama yapılmaksızın CMUK"nın 322. maddesine göre düzeltilmesi mümkün bulunduğundan, hüküm fıkrasından "ve ödenmeyen adli para cezasının hapse çevrileceğinin sanığa ihtarına" ibaresinin çıkarılması suretiyle sair yönleri usul ve kanuna uygun olan hükmün DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 15.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.