17. Ceza Dairesi 2019/9461 E. , 2020/398 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Hırsızlık, konut dokunulmazlığının ihlali, mala zarar verme
HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel mahkemece sanık hakkında verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararların niteliği ile suçların tarihine göre dosya görüşüldü:
1- Sanık hakkında mala zarar verme suçu yönünden verilen hükmün temyiz incelemesinde:
Doğrudan tayin edilen adli para cezası miktarı itibarıyla hüküm tarihinde yürürlükte bulunan ve 14.04.2011 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren Ceza Muhakemesi Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanun"a 6217 sayılı Yasa ile eklenen geçici 2. maddesi uyarınca kesin nitelikte olup, temyizi olanaklı bulunmadığından, sanık ... müdafiinin temyiz isteminin 5320 sayılı Yasa"nın 8/1. maddesi yollamasıyla 1412 sayılı CMUK"nun 317. maddesi uyarınca tebliğnameye uygun olarak REDDİNE,
2-Sanık hakkında hırsızlık ve konut dokunulmazlığının ihlali suçlarından verilen hükümlerin temyiz incelemesinde:
Dosya ve duruşma tutanakları içeriğine, toplanıp karar yerinde incelenerek tartışılan hukuken geçerli ve elverişli kanıtlara, gerekçeye ve hâkimin takdirine göre; suçların sanık tarafından işlendiğini kabulde ve nitelendirmede usul ve yasaya aykırılık bulunmadığı anlaşılmış, diğer temyiz nedenleri yerinde görülmemiştir.
Ancak;
1- 5237 sayılı TCK"nun 61/1. maddesine göre malın değerinin az ya da çok olması, temel cezanın belirlenmesinde alt sınırdan uzaklaşmak için bir kriter olup, hırsızlık suçuna konu malın değerinin az olmasının TCK"nun 145. maddesinde ayrı olarak düzenlenmesi, kanun koyucunun hırsızlık suçunda malın değerinin az olmasına verdiği önemi göstermektedir. Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 15.12.2009 gün ve 6/242-291 sayılı içtihadında belirtildiği üzere, "...daha çoğunu alabilme olanağı varken yalnızca gereksinimi kadar ve değer olarak az olan şeyi alma" görüşünün, TCK"nun 145. madde uygulamasında bütünüyle reddedilmesi mümkün değil ise de, maddenin yalnızca bu tanımlamayla sınırlandırılması da olanaklı değildir. 145. maddenin gerek ilk şekli, gerekse değiştirilmiş biçimi; ortak tanımlama ile, hırsızlık suçunun konusunu oluşturan değerin az olmasını temel almaktadır. TCK"nun 145. maddesine göre, faile verilen cezada indirim yapılabilmesi için malın değerinin az olması yeterli olup,hâkim indirim oranını TCK"nun 3. maddesinde öngörüldüğü üzere “İşlenilen fiilin ağırlığıyla orantılı” olacak şekilde saptamalıdır. Değer azlığı nedeniyle ceza vermekten vazgeçme kararı verilecek ise; malın değerinin azlığı yanında “Suçun işleniş şekli ve özellikleri” de dikkate alınmalıdır. TCK"nun 145. maddesinin uygulanmasında hâkime takdir hakkı tanınmış olup, hâkim takdir hakkını kullanırken keyfiliğe kaçmadan, her somut olaya uygun, yasal ve yeterli gerekçe göstermek suretiyle uygulama yapmalıdır.
Somut olayda ise; suça konu 10 doların suç tarihindeki değerine göre, sanık hakkında suçun işleniş şekli ve özellikleri itibarıyla ceza vermekten vazgeçilemeyecek ise de TCK" nun 145. maddesi gereğince verilen cezadan belirlenecek oranda indirim yapılıp yapılmaması gerektiğinin tartışılmaması,
2- UYAP"tan alınan güneşin doğuş-batış çizelgesine göre, suç tarihi olan 15/07/2014 "te yaz saati uygulaması ile birlikte güneşin 19:20 ‘de battığı, 5237 sayılı TCK"nın 6/1-e maddesi uyarınca saat 21.20’den sonraki zaman diliminin gece vakti olduğu, olayın saat 20:20 – 21:10 aralığındaki zaman diliminde meydana geldiği, suçun gündüz vakti işlendiğinin anlaşılması karşısında, sanık hakkında 5237 sayılı TCK"nın 143. maddesinin ve 116/4. maddesinin uygulanmaması gerekirken, yazılı şekilde fazla ceza tayini,
Kabule ve uygulamaya göre de;
3-TCK’nun 143. maddesinin uygulanması sırasında suç tarihine göre doğru uygulama ile yarı oranında artırım yapılmasına rağmen “1/6 oranında” yazılması,
Bozmayı gerektirmiş, sanık ... müdafiinin temyiz nedenleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin açıklanan nedenlerle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 08.01.2020 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.