23. Hukuk Dairesi 2013/8716 E. , 2014/2851 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Bursa 3. Asliye Ticaret Mahkemesi
TARİHİ : 12/09/2013
NUMARASI : 2012/168-2013/316
Taraflar arasındaki itirazın iptali davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hüküm süresi içinde davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmiştir. 5219 Sayılı Kanun ile yapılan değişiklik sonucu HUMK"nın 438/I. maddesindeki parasal sınır, 5236 sayılı Kanun"un 19. maddesiyle HUMK’na eklenen Ek-Madde 4’te öngörülen yeniden değerleme oranı da dikkate alındığında 2013 yılı için 18.560,00 TL’dir.
Temyize konu kararda dava değerinin 7.802,31 TL olması nedeniyle, duruşma isteğinin miktar yönünden reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verildikten ve temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-KARAR-
Davacı vekili, davalının müvekkili kooperatifin ortağı olduğunu, davalının Temmuz 2011-Mart 2012 dönemine ait aidat borcunu ödemediğini, asıl alacak ve işlemiş faiz toplamı olan 7.802,31 TL"nin tahsili için başlatılan takibin borçlunun itirazı üzerine durduğunu ileri sürerek, itirazının iptali ile %40 icra inkar tazminatına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkilinin kooperatif yönetimine üyelik için yazılı başvurusunun bulunmadığını, A Blok 2 no"lu bağımsız bölümün mülkiyetini 06.04.2009 tarihinde dava dışı T. S.."den satın aldığını, kooperatif üyesi olmadığından kooperatif aidatlarından sorumlu olmadığını, kooperatife borcunun da bulunmadığını savunarak, davanın reddini ve %40 tan az olmamak üzere kötüniyet tazminatına karar verilmesini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve dosya kapsamına göre; davalı kooperatif yönetim kurulunun 30.03.2009 tarihli kararı ile, kooperatif üyesi S. Ö.." a ait olan ve sehven T.S..adına kat irtifakı tapusu çıkarıldığı anlaşılan dairenin S. Ö.. tarafından davalı N.. N.." ya devredildiği belirtilerek, N.. N.."nın kooperatife üye olması ve kalan ödemelerin Suat Özkan tarafından yapılmasının kararlaştırıldığı, anılan hususun karar defterine işlendiği, her ne kadar tahsisi yapılan dairenin devri kooperatif üyeliğinin devrini gerektirmese de karar içeriğine göre üyeliğin de devredildiği kabul edilse dahi daha sonra yapılan 2010-2011 yılı genel kurullarında anılan karara itiraz edilmediği, bu durumda ödemelerin S.Ö..tarafından yapılmasına icazet verildiğinin kabulü gerektiği, kararın 30.03.2009 tarihli olup, davacı kooperatifin talep ettiği aidat Bedellerinin Temmuz 2011-Mart 2012 dönemine ait olduğu, bu döneme kadar davalıdan aidat talebinde bulunulmadığı, davacı tarafından 30.03.2009 tarihinden Temmuz 2011 dönemine kadar olan aidatları davalıdan tahsil ettiğine dair herhangi bir delil sunulmadığı, davalının da bu yönde bir iddiası olmadığı, bu durumda anılan dönem için 30.03.2009 tarihli yönetim kurulu kararı doğrultusunda ödemelerin S.Ö. tarafından yapıldığının anlaşıldığı, kalan aidat borçları yönünden davacı kooperatifin muhatabının S. Ö.. isimli eski ortak olduğu, 30.03.2009 tarihinden Temmuz 2011 tarihine kadar bu duruma itiraz etmeyen davacı kooperatifin bu tarihten sonra aidatları davalıdan talep etmesinin iyiniyet kuralları ile bağdaşmayacağı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
2-Karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin 12/1. maddesi “ Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir.” hükmünü içermektedir. Asıl alacak ve işlemiş faiz toplamı olan 7.802,31 TL harçlandırılarak açılan davanın reddine karar verilmiş olup, anılan madde uyarınca davalı yararına 936,27 TL nispi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken, tarifede dayanağı bulunmadığı halde, 1.320,00 TL maktu vekalet ücretine hükmedilmesi doğru değil ise de bu yanlışlığın giderilmesi, yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden, HUMK"nın 438/7. maddesi uyarınca hükmün aşağıda yazılı olduğu şekilde düzeltilmesi suretiyle onanması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, (2) numaralı bentte açıklanan nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile, gerekçeli kararın, hüküm fıkrasının 5 numaralı bendinde yer alan " 1.320,00 TL " ibaresi çıkartılarak, yerine " 936,27 TL " ibaresinin yazılmasına, kararın bu şekilde DÜZELTİLEREK ONANMASINA, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 11.04.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.