2. Hukuk Dairesi 2014/26631 E. , 2015/7711 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ : Alanya 1. Asliye Hukuk (Aile) Mahkemesi
TARİHİ : 30/03/2010
NUMARASI : 2009/248-2010/148
Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarıda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı erkek tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:
4787 Sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun, 5133 sayılı Kanunla değişik 4/1 maddesi; 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun; üçüncü kısmı (396-494) hariç olmak üzere ikinci kitasnından (118-395) kaynaklanan bütün davaların Aile Mahkemesinde bakılacağını, geçici l. maddesi de; sonuçlanmamış davaların yetkili ve görevli aile mahkemesine devredileceğini hükme bağlamıştır. Dava Türk Medeni Kanunun ikinci kitabında yer almaktadır. Aile mahkemesi kurulmayan yerlerde, Aile Mahkemeleri sıfatıyla davaya bakmak görevi 4787 Sayılı Kanunun 2. maddesiyle o yerdeki Asliye Hukuk Mahkemelerine verilmiştir. Karardan sonra 11.04.2012 tarihinde mahkemenin yargı çevresinde aile mahkemesi kurulmuştur. Bu açıklama karşısında davanın görevli ve yetkili aile mahkemesine devredilmek üzere hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ : Temyiz edilen hükmün açıklanan sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre de diğer yönlerin incelenmesine yer olmadığına, istek halinde temyiz peşin harcının yatırana geri verilmesine, oyçokluğuyla karar verildi. 16.04.2015(Prş.)
KARŞI OY YAZISI
Dava, yoksulluk ve iştirak nafakası ile manevi tazminat talebine ilişkin olup 12.05.2009 tarihinde asliye hukuk mahkemesinde açılmış ve mahkemece 30.03.2010 tarihinde karar verilmiştir. Karardan sonra davanın görüldüğü Alanya ilçesinde 11.04.2012 tarihinde aile mahkemesi kurulmuş ve faaliyete geçmiştir. 4787 sayılı Aile Mahkemelerinin Kuruluş, Görev ve Yargılama Usullerine Dair Kanunun geçici 1. maddesine göre bu Kanun kapsamında olupta sonuçlanmamış davaların yetkili ve görevli aile mahkemesine devredilir. Kanunun bu maddesi henüz sonuçlanmamış bir başka deyişle henüz karar verilmemiş olan davalarla ilgilidir.Bu durumda aile mahkemesi kurulup faaliyete geçtiğinde henüz
sonuçlanmamış dosyalar yetkili ve görevle aile mahkemesine devredilecektir. Mahkemenin faaliyete geçmesinden önce verilen karar temyiz edilmiş ise, dosyanın yetkili ve görevli aile mahkemesine devredilmek üzere bozulması doğru değildir. Daire 2003 yılında ilk defa aile mahkemeleri kurulduğunda da bu şekilde uygulama yapmıştır. Dava aile mahkemesinin kurulmasından önce sonuçlandırıldığına göre elde sonuçlanmamış bir dava yoktur. Bir hükmün temyiz edilmesi halinde Temyiz mahkemesinin hükmü hangi sebeplerle bozabileceği Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanununun 428. maddesinde belirlenmiştir. Bunlar arasında karardan sonra yeni mahkeme kurulması bir bozma sebebi olarak gösterilmemiştir. O halde karardan sonra aile mahkemesi kurulduğu gerekçesiyle hükmün bozulması doğru değildir.
Öte yandan 07.11.1982 tarihli ve 2709 Numaralı Türkiye Cumhuriyeti Anayasasının 141/3. maddesinde “Davaların en az giderle ve mümkün olan süratle sonuçlandırılmasının yargının görevi olduğu”, Avrupa İnsan Hakları Sözleşmesinin 6. maddesinde “Herkesin, gerek medeni hak ve yükümlülükleriyle ilgili nizalar, gerek cezai alanda kendisine yöneltilen suçlamalar konusunda karar verecek olan, yasayla kurulmuş bağımsız ve tarafsız bir mahkeme tarafından davasının makul bir süre içinde sonuçlandırılmasını isteyebileceği,” 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanununun 30. maddesinde “Hâkimin, yargılamanın makul süre içinde ve düzenli bir biçimde yürütülmesini ve gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlü olduğu” hüküm altına alınmıştır. Yukarıda belirtilen kurallar ilk derecede mahkemeleri olduğu gibi Yargıtayı"da bağlayıcı niteliktedir. Bu açıklamalar karşısında kararın sayın çoğunluğun görüşü doğrultusunda bozulması eldeki dava için gereksiz gider yapılmasına ve davanın makul sürede sonuçlandırılmasına da engel olacak niteliktedir.
Yukarıda açıklanan sebeple davanın görevli mahkemede bakılıp sonuçlandırıldığı kabul edilerek temyize yönelik inceleme yapılması gerektiğini düşündüğüm için sayın çoğunluğun görüşüne katılmıyorum.