Esas No: 2021/15426
Karar No: 2022/11808
Karar Tarihi: 19.09.2022
Yargıtay 6. Ceza Dairesi 2021/15426 Esas 2022/11808 Karar Sayılı İlamı
6. Ceza Dairesi 2021/15426 E. , 2022/11808 K."İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
SUÇLAR : Karşılıksız yararlanma ve mühür bozma
HÜKÜMLER : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü:
1-Sanık hakkında karşılıksız yararlanma suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
a-02.07.2012 tarihinde kabul edilerek, 28344 sayılı Resmi Gazetede yayımlanan ve 05.07.2012 tarihinde yürürlüğe giren 6352 sayılı Yargı Hizmetlerinin Etkinleştirilmesi Amacıyla Bazı Kanunlarda Değişiklik Yapılması Ve Basın Yoluyla İşlenen Suçlara İlişkin Dava Ve Cezaların Ertelenmesi Hakkında Kanunun Geçici 2. maddesinin l. fıkrası uyarınca aynı maddenin 2. fıkrası gereğince, kurum zararını gideren sanık hakkında ceza verilmesine yer olmadığına karar verilmesi gerektiğinin gözetilmemesi,
Kabule göre de;
b- 6352 sayılı Yasa'nın yürürlüğe girdiği 05.07.2012 tarihi itibari ile elektrik enerjisi hakkında hırsızlık suçunun, karşılıksız yararlanma suçuna dönüşmesi karşısında, sanık hakkında 5237 sayılı TCK'nın 163/3. maddesi ile uygulama yapılması gerekirken, 142/1-f bendi ile uygulama yapılması,
c- Sanık hakkında zincirleme suç hükümlerinin uygulanması gerekirken uygulanmaması,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA,
2- Sanık hakkında mühür bozma suçundan kurulan hükmün temyiz incelemesinde;
Mühür bozma suçunun fiil öğesi bağlamında hukuka aykırılık unsurunun oluşması için mühürleme yetkisinin kanuni dayanağının bulunmasının zorunlu olduğu, elektrik idaresinin ise özelleştirildiği bu sebeple kayıt dışı elektrik kullanımının engellenmesini sağlayan mühürlemenin kamu güvencesine haiz olmadığı, ilgili kanunlarda özel şirketlere mühürleme yetkisi verildiğine ve buna aykırı davrananlar hakkında TCK’nun 203. maddesi hükümlerinin uygulanacağına ilişkin bir hükme yer verilmediği, buna göre özel hukuk tüzel kişisinin kamusal yetki kullanma hakkı olmadığından, Anayasa ve Kanuna dayalı kamusal yetkiyi kullanan bir makam tarafından konulmuş mühürleme güvencesinin özelleştirme nedeniyle sona erdiği bu nedenle sanığa yüklenen "mühür bozma" suçunun unsurlarının oluşmaması karşısında, sanığın atılı suçtan beraatine yerine mahkumiyetine karar verilmesi,
Bozmayı gerektirmiş, o yer Cumhuriyet Savcısının temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle tebliğnameye uygun olarak BOZULMASINA, 19.09.2022 tarihinde oy birliği ile karar verildi.