13. Ceza Dairesi Esas No: 2014/38199 Karar No: 2016/2864 Karar Tarihi: 23.02.2016
Hırsızlık - Yargıtay 13. Ceza Dairesi 2014/38199 Esas 2016/2864 Karar Sayılı İlamı
13. Ceza Dairesi 2014/38199 E. , 2016/2864 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : Hırsızlık HÜKÜM : Mahkumiyet
Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle dosya incelenerek, gereği düşünüldü: Müştekinin soruşturma aşamasında; 11.02.2009 tarihinde saat 07.00 sıralarında kimliğinin vermediği komşusunun stepneyi çalanların ... plakalı gri VW transporter bir minibüsle gittiklerini ve kovuşturma aşamasında ise, sabah işe gitmek üzere aracın yanına geldiğinde stepnenin çalındığını fark ettiğini, aradan zaman geçtiği için olayı gören komşuların adreslerini ve olayı kimlerin gördüğünü hatırlamadığını söylediğinin anlaşılması karşısında; Dairemizin 02.12.2013 tarih ve 2013/725-37351 sayılı kararında vurgulandığı üzere, 5271 sayılı CMK"nın 210/1. maddesinde olayın delilinin, bir tanığın açıklamalarından ibaret ise, bu tanığın duruşmada mutlaka dinlenmesi gerektiği, daha önce yapılan dinleme sırasında düzenlenmiş tutanağın veya yazılı bir açıklamanın okunması dinleme yerine geçemeyeceği; aynı Kanun’un 217/1. maddesinde hâkimin, kararını ancak duruşmaya getirilmiş ve huzurunda tartışılmış delillere dayandırabileceğinin belirtildiği; Ceza muhakemesinde duruşmanın yürütülmesinde doğrudan doğruyalık ve sözlülük ilkeleri esas alınmış olup, hüküm verecek olan mahkeme hâkiminin sanık, tanık ve olayın tüm delilleri ile birebir karşı karşıya geleceği, herhangi bir vasıta olmadan beyan delilini dinleyeceği ve belge delilini okuyacağı, tanığın maddi hakikate ulaşmak için yargılamaya konu eylemle ilgili bildiğini, gördüğünü ve duyduğunu tarafsız ve yorumsuz bir şekilde olduğu gibi anlatmakla yükümlü olduğu, İnsan Hakları Avrupa Sözleşmesi"nin 6/3-d bendine göre; bir suçla itham edilen kişinin, tanıkların davet ve dinlenmelerinin istemek ve iddia edenin tanıklarına soru sormak hakkının bulunduğu, belirtilen ilkelerin adil yargılama hakkının bir gereği olduğu ve buna göre, her aşamada suçlamayı reddeden sanığın beyanına karşılık, tek delil statüsünde bulunan ve müştekinin beyanında geçen tanığın kim olduğu tespit edilmeden ve duruşmada mutlaka dinlenilmesi gerektiğinin zorunlu olduğu gözetilmeden hükümlülük kararı verilmesi, Bozmayı gerektirmiş, sanık ...’ın temyiz istemi bu bakımdan yerinde görülmüş olduğundan, hükmün açıklanan nedenle isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 23.02.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.