16. Hukuk Dairesi 2015/17558 E. , 2017/8199 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :ASLİYE HUKUK MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : TAPU İPTALİ VE TESCİL
KANUN YOLU : TEMYİZ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sonucu ... Mahallesi çalışma alanında bulunan 219 ada 91 parsel sayılı 310.747,87 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz, kadimden beri ... Mahallesi köy halkı tarafından mera vasfıyla kullanıldığı belirtilerek kamu orta malı-mera olarak sınırlandırılarak özel siciline kaydedilmiştir. Davacı ..., çekişmeli taşınmazın bir bölümü hakkında kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak tapu iptali ve tescil istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli 219 ada 91 parsel sayılı taşınmazın fen bilirkişi ... tarafından düzenlenen 13.04.2015 havale tarihli krokili raporda (A) harfi ile gösterilen 51.408,66 metrekare yüzölçümündeki kısmının tapu kaydının iptali ile davacı adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Mahkemece çekişmeli taşınmaz bölümünün mera arazisi niteliğinde olmadığı ve davacı yararına zilyetlikle mülk edinme koşullarının gerçekleştiği kabul edilmek suretiyle yazılı şekilde hüküm kurulmuştur. Ancak; mahkemece, yöntemince mera araştırması yapılmamış, taşınmaz hakkında mera tahsis kararı bulunup bulunmadığı İl Tarım Müdürlüğünden sorulmamış, taşınmazın geçmişteki niteliğini, kullanım şeklini ve sınırlarını belirleme bakımından en önemli yöntem olan hava fotoğraflarından yararlanılmamış, tek ziraat bilirkişinin çekişmeli taşınmaz bölümünün önceki ve şimdiki niteliği, taşınmazın geriye kalan bölümünden ne şekilde ayrıldığı, ne kadar süredir tarım arazisi olarak kullanıldığı, öncesinin mera olup olmadığı hususlarında yetersiz olan raporuna ve keşifte dinlenen mahalli bilirkişi ve tanıkların soyut beyanlarına dayalı olarak karar verilmiş olması nedeniyle yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli bulunmamaktadır.. Bu şekilde eksik araştırma ve incelemeye dayalı olarak hüküm kurulamaz. Hal böyle olunca; doğru sonuca varılabilmesi için; taşınmazın bulunduğu yerde varsa mera tahsis kararları, ekleri ve haritaları ile tespit tarihinden geriye doğru 15-20-25 yıl öncesine ait stereoskopik hava fotoğrafları getirtilip dosya ikmal edildikten sonra; taşınmaz başında komşu köyler halkından seçilecek tarafsız, olabildiğince yaşlı, çekişmeli taşınmazı iyi bilen yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, fen bilirkişi ve üç kişilik ziraat mühendislerinden oluşturulacak bilirkişi kurulu huzuruyla yeniden keşif yapılmalı, varsa mera tahsis kararı ve haritaları uygulanıp kapsamları belirlenmeli, mera tahsisi yoksa, taşınmazın öncesinin geleneksel biçimde kullanılan kadim mera olup olmadığı, çekişmeli taşınmaz bölümü ile taşınmazın diğer bölümü arasında ayırıcı nitelikte bir unsur bulunup bulunmadığı araştırılmalı, taşınmazın geçmişte ne durumda bulunduğu, kime ait olduğu, kimden nasıl intikal ettiği, kim tarafından, ne zamandan beri ne suretle kullanıldığı, zaman içinde sınırlarında genişleme olup olmadığı hususunda yerel bilirkişi ve tanıklardan maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanakları ve dayanakları ile denetlenmeli, beyanlar arasındaki çelişkiler gerektiğinde yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeli, üç kişilik ziraat mühendislerinden oluşan bilirkişi kurulundan önceki tarihli keşif sonucu dosyaya ibraz edilen ziraat bilirkişi raporundaki bulguların da değerlendirilmesi suretiyle, taşınmazın niteliği, taşınmazın temyize konu (A) harfi ile gösterilen bölümü ile geriye kalan kısmı arasında ayırıcı unsur, sınır, kot farkı, bitki örtüsü farkı olup olmadığı, (A) harfi ile gösterilen bölüm üzerindeki bitki örtüsünün ne olduğu ve zilyetliğin ne şekilde sürdürüldüğüyle ilgili olarak ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, yine taşınmazı dört taraftan gösteren panaromik fotoğrafları çektirilip, parsel sınırları da fotoğraflar üzerinde kabaca işaretlenerek, hakim tarafından onaylanmak suretiyle dosya arasına konulmalı, fen bilirkişisine ise keşif ve uygulamayı denetlemeye elverişli ayrıntılı rapor düzenlettirilmeli; taşınmazın bizzat mahkeme hakimince yapılan gözlemi keşif tutanağına aynen yansıtılmalı, yukarıda belirtilen tarihlere ait hava fotoğrafları jeodezi mühendisi bilirkişiye tevdii edilerek stereoskop aletiyle inceleme yaptırılmalı, bu şekilde taşınmazın geçmişteki niteliği, sınırları ve mera ile ayırıcı unsurlar bulunup bulunmadığı belirlenmeli, bundan sonra tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmelidir. Eksik incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olup, davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde bulunduğundan kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 29.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.