23. Hukuk Dairesi 2013/2081 E. , 2013/2476 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi(İcra Mahkemesi Sıfatıyla)
Taraflar arasındaki sıra cetveline şikayetin yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı şikayetin reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde şikayetçi vekilince temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü.
-K A R A R-
Şikayetçi , borçluya ait aracın satışı sonrası vergi alacağının dikkate alınmaksızın sıra cetveli düzenlenerek, satışa konu araçtan elde edilen paranın ... İcra Müdürlüğü"nün ... Esas sayılı dosyasına ödenmesine karar verildiğini ileri sürerek, sıra cetvelinin iptali ile paranın garameten paylaşılmasına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Mahkemece, iddia ve dosya kapsamına göre, bedeli paylaşıma konu aracın ... İcra Müdürlüğü"nün ... Esas sayılı dosyasında 01.06.2011 tarihinde haczedildiği, aynı aracın vergi alacağı nedeniyle davacı Vergi Dairesince de 03.11.2011 tarihinde haczedildiği ve aracın 10.10.2012 tarihinde satıldığı, İİK"nın 206. maddesi uyarınca vergi alacağının 3. sırada olduğu, şikayetçi alacağının 6183 sayılı Kanun"un 21. maddesine göre imtiyazlı olmadığı gerekçesiyle şikayetin reddine karar verilmiştir.
Kararı, şikayetçi vekili temyiz etmiştir.
1-Şikayet, sıra cetvelindeki sıraya itiraz istemine ilişkindir. Borçluya ait malın satışından sonra düzenlenen sıra cetveline karşı şikayet yoluyla icra mahkemesinde , dava yoluyla mahkemede itiraz edilebilir. İtiraz alacağın esas ve miktarına yönelikse dava yoluyla genel mahkemede (İİK m.142/1), sadece sıraya yönelikse şikayet yoluyla icra mahkemesinde (İİK m.142/son) ileri sürülmelidir. Somut olayda, davacı alacağın miktarına değil, sırasına itirazda bulunduğundan itirazın şikayet yoluyla icra mahkemesinde ileri sürülmesi gerekir. Ancak, itiraz dava yoluyla Asliye Hukuk Mahkemesinde ileri sürülmüş, anılan mahkemece de İcra Mahkemesi sıfatıyla karar verilmiştir. İcra mahkemeleri 2004 sayılı İİK"nun 4. maddesiyle yasalarca kendilerine verilen belli görevlere bakmak üzere kurulmuş olup, asliye hukuk mahkemesinden ayrı mahkemelerdir. Asliye Hukuk Mahkemesinin, İcra Mahkemesi sıfatı bulunmadığından mahkemece görevsizlik kararı verilmesi yerine işin esasına girilerek karar verilmesi doğru değildir.
2-Kabule göre de, sıra cetveline itiraz davalarında icra müdürü hasım olarak gösterilemez. Husumetin sıra cetvelinde sırasına itiraz edilenler ile sıra cetvelinde hukuki durumu etkilenecek kişilere yöneltilmesi gerekir. Mahkemece anılan yön gözetilerek, şikayetçiye süre verilerek sıra cetvelinde hakları etkilenen kişiler ile sırasına itiraz edilen kişilerin davaya dahil edilmesi suretiyle taraf teşkili sağlandıktan sonra işin esasına girilerek bir karar verilmesi gerekirken, taraf ehliyeti bulunmayan icra müdürüne karşı davanın görülerek sonuçlandırılması da doğru görülmemiştir.
3- Diğer yandan, uyuşmazlık haciz sıra cetvelinin düzenlenmesinden kaynaklanmıştır. 6183 sayılı Kanunun 21/1 maddesinde üçüncü şahıslar tarafından haczedilen malların paraya çevrilmesinden önce o mal üzerine kamu alacağı için haciz konulması hâlinde kamu alacağının hacze iştirak edeceği ve satış bedelinin garameten paylaştırılacağı hükme bağlanmıştır. Bu hüküm kamu alacaklarının ilk hacze iştirakleri yönünden özel bir düzenleme olduğundan İcra ve İflâs Kanunu"nun 206. maddesi kamu alacaklarının hacze iştirak etmesinde uygulanmaz. Kamu alacağının hacze iştiraki açısından ilk haczin dayandığı alacağın niteliği ile ilgili bir ayrım yapılmadığından ilk haczin dayandığı alacak hangi sebepten doğarsa doğsun kamu alacağı için satıştan önce haciz konulmuşsa ilk hacze iştirak eder. Mahkemece yukarıda açıklanan hukukî esaslar çerçevesinde bir karar verilmesi gerekirken olayda uygulanma yeri olmayan iflas sıra cetvelinin düzenlenmesine ilişkin düzenlemeye göre karar verilmesi de yerinde görülmemiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) numaralı bentte açıklanan nedenle, şikayetçi vekilinin temyiz itirazının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, kararın tebliğinden itibaren 10 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 16.04.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.