11. Hukuk Dairesi 2015/9502 E. , 2016/4724 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : ...FİKRÎ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ...Fikrî ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 31.03.2015 tarih ve 2014/183-2015/73 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin 09.05.2002 tarihinden itibaren tescil ettirdiği "..." markalarının 07.08.2007 tarihinden itibaren tanınmış marka statüsüne alındığını, 29.11.2004 tarihinde "...", 27.02.2010 tarihinde "..." markalarını tescil ettirdiğini, davalının müvekkilinin markasıyla iltibas oluşturacak şekilde "..." markasını tescil ettirmesi üzerine müvekkilinin hükümsüzlük davası açtığını, dava kabul edilerek bu markanın hükümsüzlüğüne karar verildiğini, kararın kesinleştiğini, aynı davada davalının tescil başvurusu yaptığı 2008 1664 sayılı "..." ve 2008/18833 sayılı "..." markalarının hükümsüzlüğü de talep edilmiş ise de, bu markaların dava tarihinde tescil işlemleri tamamlanmadığından erken açılan davanın reddine karar verildiğini ileri sürerek, davalının kötü niyetli olarak tescil ettirdiği ve haksız rekabet teşkil eden 2008 1664 sayılı "..." ve 2008/18833 sayılı "..." markalarının hükümsüzlüğüne karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, 2007 yılından itibaren tanınmışlık statüsünde bulunan davacı markasının, 2005 yılından itibaren marka korumasından yararlanan müvekkili firmaya karşı ileri sürülemeyeceğini, müvekkilinin kötü niyetli adledilemeyeceğini, müvekkilinin markalarının davacı markalarıyla benzer olmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, davalının, davacının tescilli ve bilinen markaları ile görsel, işitsel ve fonetik açıdan benzerlik gösteren, karıştırılma ihtimali yüksek olan ibarelerden oluşan markaları kötü niyetli olarak tescil ettirdiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiştir.
Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekilinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, davalı vekilinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 01,50 TL temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 27.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.