11. Hukuk Dairesi 2015/8787 E. , 2016/4720 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :FİKRİ VE SINAÎ HAKLAR HUKUK MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Fikri ve Sınaî Haklar Hukuk Mahkemesi’nce verilen 25/12/2012 tarih ve 2012/138-2012/233 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili; müvekkilinin “...” ibareli marka başvurusunun ... tarafından işleme alındığını ve yapılan ilana ... şirketi tarafından itiraz edildiği, ... nin itirazları reddettiğini, bu red kararına karşı davalı Şirket tarafından yeniden itiraz edildiği ve itirazların ... ... tarafından incelendiğini, ... tarafından bir kısım malların başvurudan çıkarıldığını; bu kararın haksız şekilde verildiğini ileri sürerek müvekkili şirkete ait 2009/63290 başvuru numaralı ""..."" ibareli markanın kısmen reddine ilişkin 24 Nisan 2012 tarihli 2012-M-892 sayılı ... kararının iptaline ve kısmen reddedilerek başvurunun mal listesinden çıkarılan ""pastacılık ve fırıncılık mamulleri, tatlılar, şekerlemeler, çikolatalar, bisküviler, krakerler, gofretler, kokolinler, tartlar kekler, karamle dolgulu şekerleme ve çikolatalar. Dondurmalar, yenebilir buzlar"" sınıflarında da tesciline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı ... vekili; açılan davanın yerinde olmadığını, ... kararının usul ve yasaya uygun bulunduğunu söyleyerek davanın reddini istemiştir.
Diğer davalıya tebligat yapılamamış olduğundan davaya cevap vermemiştir.
Mahkemece tüm dosya kapsamına göre; ilk inceleme tensip tutanağıyla davacıya tercüme ve tebligat ücretlerini yatırması için 2 haftalık kesin süre verildiği, ancak davacının ara kararı yerine getirmediği gerekçesiyle dava şartı yokluğu nedeni ile davanın usulden reddine karar verilmiştir.
Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.
Dava, ...- ... kararının iptali istemine ilişkindir. Mahkemece 19.07.2012 tarihli ilk inceleme tensip tutanağının 10. bendi ile tercüme ücreti 3.900TL ve yurt dışı tebliğ işlemi için 35,00TL harcın iki haftalık kesin süre içinde davacı vekilince yatırılarak makbuzlarının mahkemeye ibraz edilmesi yönünde ara karar verilmiş; davacı tarafından ara kararın gereği süresinde yerine getirilmediğinden davanın usulden reddine karar verilmiştir. Kural olarak, mahkemece, kesin süreye ilişkin ara kararında, yapılması gereken işlerin neler olduğunun ve her bir
iş için ne miktar ücret yatırılacağının belirtilmesi, tanınan sürenin yeterli ve elverişli olması, tanınan süre içinde yapılması istenen işlerin ne olduğunu hiçbir şüpheye yer vermeyecek şekilde açıklanması, kesin süreye uymamanın doğuracağı sonucun açık olarak anlatılması ve bunlara uyulmaması durumunda mevcut kanıtlara göre karar verilip, gerektiğinde davanın reddedilebileceğinin yine açıkça bildirilmesi suretiyle ilgili tarafın uyarılması gerekir. Söz konusu usule uyulmaksızın ve sonuçları hakkında ilgili tarafa herhangi bir ihtarat yapılmadan verilen kesin sürenin sonuç doğurmayacağının kabulü gerekirken yazılı gerekçelerle davanın reddi doğru olmamış, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazının kabulüyle hükmün davacı yararına BOZULMASINA; ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 27/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.