Abaküs Yazılım
16. Ceza Dairesi
Esas No: 2015/7116
Karar No: 2016/687
Karar Tarihi: 08.02.2016

Yargıtay 16. Ceza Dairesi 2015/7116 Esas 2016/687 Karar Sayılı İlamı

16. Ceza Dairesi         2015/7116 E.  ,  2016/687 K.

    "İçtihat Metni"

    TALEP :
    Silahlı terör örgütünün amacı doğrultusunda ülke topraklarından bir kısmını devlet hakimiyetinden ayırmaya matuf silâhlı eylemde bulunmak suçundan hükümlü ..."ın, 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 125 ve 59. maddeleri uyarınca müebbet ağır hapis cezası ile cezalandırılmasına dair...2 Nolu Devlet Güvenlik Mahkemesinin 20.01.1994 tarihli ve 1993/91 esas, 1994/3 sayılı kararının Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 24.11.1994 tarihli ve 1994/4239 esas, 1994/9392 karar sayılı ilâmı ile onanarak kesinleşmesini müteakip, hükümlü müdafii tarafından yapılan yargılamanın yenilenmesi talebinin reddine ilişkin...5. Ağır Ceza Mahkemesinin 18.12.2008 tarihli ve 1993/91 esas, 2008/687 müteferrik sayılı kararına yönelik itirazın keza reddine dair...6. Ağır Ceza Mahkemesinin 29.01.2009 tarihli ve 2009/80 değişik iş sayılı kararı ile ilgili olarak;
    Dosya kapsamında mevcut 22.07.1991 tarihli "Yakalama Tutanağı" başlıklı tutanağa göre 25.06.1972 doğumlu hükümlü ...’ın 06.09.1989 tarihinde ... Merkez ...Köyünden silahlı terör örgütü PKK"ya katıldığı ve yaklaşık iki yıl örgüt içinde kaldıktan sonra 22.07.1991 tarihinde silah ve teçhizatları ile birlikte Hakkari... polis noktasına teslim olduğu, hükümlü hakkında...Devlet Güvenlik Mahkemesi Cumhuriyet Başsavcılığının 12.08.1991 tarihli iddianamesi ile ülke topraklarından bir kısmını devlet hakimiyetinden ayırmaya matuf silâhlı eylemde bulunmak suçundan 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 125. maddesi gereğince dava açıldığı, ancak yapılan yargılama sonucunda...2 Nolu Devlet Güvenlik Mahkemesinin 16.07.1992 tarihli ve 1991/343 esas, 1992/291 sayılı kararı ile silahlı çetenin sair efradı olmak suçundan 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 168/2 ve 3713 sayılı Kanunun 5. maddesi gereğince 12 yıl 6 ay ağır hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, bu kararın Cumhuriyet savcısı ve hükümlü müdafileri tarafından temyiz edilmesi üzerine, Yargıtay Cumhuriyet savcısının onama görüşü ile tebliğname düzenlediği ancak Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 24.11.1994 tarihli ve 1994/4239 esas, 1994/9392 karar sayılı ilâmı ile yerel Cumhuriyet savcısının aleyhe temyizi yerinde görülüp karar hükümlü aleyhine bozularak, hükümlünün PKK terör örgütünde "..." kod ismi ile faaliyet göstererek Eylül 1989"da ... ve arkadaşlarının kaçırılması, 07.10.1989 tarihinde ... İlçesi Bölgesinde iki köy korucusunun şehit edilmesi, 12.05.1991 tarihinde ...İli Kavaklı Köyü bölgesinde bir teröristin ölümü ile sonuçlanan çatışma ve yine tesliminden kısa söre önce ...Köyü yakınlarında meydana gelen çatışma olaylarına katıldığının sabit olduğu, buna göre eyleminin 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 125. maddesinde düzenlenen suçu oluşturacağına karar verildiği, bozma üzerine yapılan yargılama sonucunda mahkemesince bozmaya uyularak...2 Nolu Devlet Güvenlik Mahkemesinin 20.01.1994 tarihli ve 1993/91 esas, 1994/3 sayılı kararı ile hükümlünün 765 sayılı Türk Ceza Kanununun 125. maddesine göre müebbet ağır hapis cezası ile cezalandırılmasına karar verildiği, bu kararın Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 24.11.1994 tarihli ve 1994/4239 esas. 1994/9392 karar sayılı ilâmı ile onanıp infazına geçilmesini müteakip, hükümlü müdafıinin 14.11.2008 tarihinde yaptığı başvuru ile yargılamanın yenilenmesi talebinde bulunduğu, yargılamanın yenilenmesi talebinin hükümlünün örgüt içinde aktif olarak eylemlere katılmadığı iddiasına dayandığı, hükümlünün örgüte katıldığının kabul edildiği ancak örgütün amaçları doğrultusunda eylem yapmadığı, bu nedenle sadece örgüt üyeliğinden ceza alması gerektiğinin ileri sürüldüğü, bu şekildeki yargılamanın yenilenmesi iddialarına dayanak olarak hükümlünün "..." kod ismi ile örgüt içinde bulunduğu dönemde aynı kod adını taşıyan başka bir örgüt mensubunun daha bulunduğu, dosya kapsamında silahlı eylemlere katıldığı beyan edilen "..." kod isimli örgüt mensubunun hükümlü ... değil, Şırnak/Uludereli ve ... isimli başka bir kişi olduğu iddiasının ileri sürüldüğü, ancak yargılamanın yenilenmesi talebi yerinde görülmeyerek reddedildiği ve bu karara yönelik itirazın da reddedildiği anlaşılmış ise de,
    Hükümlünün eylemlere katıldığı yönünde beyanlarda bulunan ve kollukta alınan bu beyanları son mahkumiyet kararına esas alınan ve başka dosyalarda hükümlü olarak yargılanan örgüt mensuplarının mahkeme ifadelerinde kollukta alınan beyanlarını inkar ederek baskı altında ifade verdiklerini beyan etlikleri, bozma öncesi yargılamada tanık olarak dinlenilen ..."ın dizi 446"da bulunan 28.01.1992 tarihli ifadesinde hükümlü ..."ı mahkeme huzurunda görerek ifade verdiği ve huzurda bulunan hükümlüyü aynı kampta kalmaları nedeni ile tanıdığını, hükümlünün 4 ay süre ile mutfak işlerinde çalıştığını, başka bir örgütsel faaliyeti hakkında bilgisi olmadığını beyan ettiği, yine kolluk ifadesinde hükümlünün eylemlerinden bahseden tanık ... dizi 447’de bulunan 25.02.1992 tarihli ifadesinde kolluk ifadesini kabul etmeyerek huzurda bulunan hükümlüyü tanımadığını beyan ettiği, hükümlünün içinde bulunduğu grup tarafından kaçırıldığı iddia edilen ...’ın dizi 374"de bulunan 20.02.1992 tarihli talimat ifadesinde kendisini kaçıran grup içinde "..." kod adlı ..."ın bulunup bulunmadığını bilmediğini beyan ettiği, kollukta hükümlüyü fotoğrafından teşhis ettikleri beyan edilen ... ve Cebrail Duman"ın mahkeme huzurunda dinlenmemiş olduğu, dosya kapsamında mevcut olan ve hükümlünün mahkumiyetine esas alınan diğer örgüt mensuplarının ifadelerinde örgüt içinde yer alan örgüt mensuplarının isimlerini ./..



    sayarken iki farklı "..." kod adlı örgüt mensubundan bahsettikleri, bunlardan birinin Hakkarili hükümlü ... olduğu, diğerinin ise Şırnak/Uludereli ve üst dudağı yarık olarak tarif edilen ... isimli kişi olduğu, tanık Behçet Aksaç"ın dizi 166-168"de bulunan kolluk ifadesinde birlikte eyleme katıldıkları kişi olarak Şırnak/Uludereli ve üst dudağı yarık "..." kod adlı örgüt mensubundan bahsettiği, Halil Bulut isimli örgüt mensubu dizi 221 "de bulunan kolluk ifadesinde Ekim 1989"da meydana gelen iki köy korucusu ile çatışmaya girilmesi ve bir tanesinin şehit edilmesi olayında Şırnak/Uludereli "..." kod adlı örgüt mensubunun yer aldığını beyan ettiği,
    Van Cumhuriyet Başsavcılığının 1997/371 soruşturma sayılı dosyasında 21.02.2007 tarihinde şüpheli olarak ifadesine başvurulan..., örgüt tarafından Ağustos 1989"da kaçırıldığını, ..."ın da kendisinden bir ay sonra kaçırıldığını, 1990 yılı bahar aylarına kadar kampla birlikte kaldıklarını beyan ettiği cihetle, hükümlünün örgütün amacı doğrultusunda silahlı eylemde bulunmadığı, diğer örgüt mensuplarının kolluk ifadelerinde geçen ... kod adlı örgüt mensubunun hükümlü ... değil, hükümlü ile aynı kod adı taşıyan ... isimli kişi olduğu yönünde ileri sürülen iddialar bakımından 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 311. maddesi kapsamında yapılacak değerlendirme sonucunda ortaya çıkacak delillerin hükümlü lehine kabule değer olabileceği, ayrıca Devlet Güvenlik Mahkemeleri ile ilgili olarak Avrupa insan Hakları Mahkemesince verilmiş benzer kararlarda askeri hakim üye bulunmasının Devlet Güvenlik Mahkemesinin bağımsızlık ve tarafsızlığını zedeleyeceğine işaret edilerek bu şekilde oluşmuş mahkeme heyeti ile yapılan yargılamada İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Sözleşmenin 6/1 hükmünün ihlal edildiğine karar verilmiş olduğu, hükümlü müdafiinin iddialarının yargılamanın yenilenmesi yolu ile değerlendirilebileceği gözetilmeden, itirazın kabulü yerine yazılı şekilde reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden bahisle, Yüksek Adalet Bakanlığı Ceza İşleri Genel Müdürlüğünün 29.07.2015 94660652-105-21-4971-2015-15532/50471 sayılı yazılı istemlerine dayanılarak anılan kararın 5271 sayılı Ceza Muhakemesi Kanununun 309. maddesi gereğince kanun yararına bozulmasına ilişkin Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığının 15.09.2015 gün ve 2015/282234 sayılı tebliğnamesiyle bozma talep edilmiş olmakla,
    Dosya incelenerek gereği düşünüldü;
    TÜRK MİLLETİ ADINA
    I ) OLAY:
    Hükümlü hakkında,...2 Numaralı Devlet Güvenlik Mahkemesinin 20.01.1994 tarih ve 1993/91 esas, 1994/3 sayılı kararı ile hükümlünün "Devletin hakimiyeti altındaki topraklardan bir kısmını devlet idaresinden ayırmaya yönelik eylemlerde bulunmak" suçunu işlediği kabul edilerek 765 sayılı TCK"nın 125/1, 59, 31, 33. maddeleri uyarınca verilen müebbet ağır hapis cezası, Yargıtay 9. Ceza Dairesinin 24.11.1994 tarihli ve 1994/4239 esas, 1994/9392 karar sayılı ilamı ile hükümdeki onanmasına karar verilerek kesinleşmiştir.
    Hükümlü müdafii 24.12.2003 tarihinde İnsan Haklarını ve Ana Hürriyetleri Korumaya Dair Sözleşmenin ihlal edildiği iddiasıyla Avrupa İnsan Hakları Mahkemesine başvurmuş (Başvuru no: 4977/04) ve Mahkemenin İkinci Dairesi 26.01.2010 tarihinde, Sözleşmenin 6/3-c maddesinin ihlal edildiğini kararlaştırmıştır.
    Hükümlü müdafiinin 5271 sayılı CMK"nın 311/1-e maddesi kapsamındaki 14.11.2008 tarihli yargılanmanın yenilenmesi talebi...5. Ağır Ceza Mahkemesinin 18.12.2008 tarihli ve 2008/687 değişik iş sayılı kararı ile koşulları bulunmadığından ve kabule değer görülmediğinden reddedilmiş, hükümlü müdafii ret kararına 30.12.2008 tarihinde itiraz etmiş ve itirazı...6. Ağır Ceza Mahkemesinin 29.01.2009 tarihli ve 2009/80 değişik iş sayılı kararı ile kesin olarak reddedilmiştir.
    II)KANUN YARARINA BOZMA İSTEMİNE İLİŞKİN UYUŞMAZLIĞIN KAPSAMI:
    Hükümlü hakkında kesinleşmiş hükümle sonuçlanmış olan dava bakımından 5271 sayılı Kanunun 311/1-e bendinde yer alan yargılamanın yenilenmesi koşulunun gerçekleşip gerçekleşmediğinin tespitine ilişkindir.
    III) HUKUKSAL DEĞERLENDİRME:
    Hükümlünün leh ve aleyhine yargılamanın yenilenmesi nedenleri CMK"nın 311. maddesinde belirtilmiş ve maddenin “e” bendinde; “Yeni olaylar veya yeni deliller ortaya konulup da bunlar yalnız başına veya önceden sunulan delillerle birlikte göz önüne alındıklarında; sanığın, beraatini veya daha hafif bir cezayı içeren kanun hükmünün uygulanması ile mahkûm edilmesini gerektirecek nitelikte olursa,” kesinleşmiş hükümle sonuçlanmış olan davanın yargılamanın yenilenmesi yoluyla tekrar görüleceği hükme bağlanmıştır.
    Yargılamanın yenilenmesi talebinde, bunun yasal nedenleri ve dayandığı delillerin gösterilmesi zorunludur (CMK"nın 317. md.). Yargılamanın yenilenmesi talebi, ilgili mercie yapıldığında, talebi alan merci öncelikle inceler, kabule değer olup olmadığını duruşmasız olarak değerlendirir (CMK"nın 318. md). Yargılamanın yenilenmesi istemi, kanunda belirtilen şekilde yapılmamış veya yasal hiçbir neden gösterilmemiş yahut doğrulayacak deliller açıklanmamış ise, yargılamanın yenilenmesi istemi kabule değer görülmeyerek reddedilir. (CMK"nın 319. md).
    Talebin CMK"nın 319/1. maddesindeki şartları taşıması halinde, taraflara 7 gün içerisinde bildirimde bulunmak üzere ihtarda bulunulur.
    Bu aşamadan sonra, CMK"nın 320. maddesi uyarınca soruşturma işlemleri yapılarak yeni deliller eski delillerle değerlendirildiğinde, sonucu etkileyecek nitelikte olup olmadığına, yani kesinleşmiş hükümde varılan kanaati ve verilen cezayı değiştirip değiştirmeyeceğine bakılır. Şayet yeni delil olarak öne sürülen olguların önceki hükme etkisi olmadığı anlaşılırsa, CMK"nın 321. maddesi uyarınca, istem esassız olması nedeniyle duruşma yapılmaksızın reddedilir.
    Görüldüğü gibi yargılanmanın yenilenmesi, istisnai bir yargılama faaliyetine sahip olan bir usul içermektedir.
    Bu bilgiler ışığında somut olayımıza baktığımızda;
    Hükümlü müdafiinin yargılamanın yenilenmesi istemi kanunda belirlenen şekilde yapılmış, dilekçesinde, istemin dayanağı olan yasal nedenler gösterilmiş, buna ilişkin deliller açıklanmış olup, CMK"nın 319. maddesinde sayılan dilekçenin yasal şartları taşımaması sebebiyle reddini gerektiren bir durum bulunmamaktadır. Mahkemece, CMK"nın 318. maddesi uyarınca değerlendirme yapılarak sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken hatalı gerekçe ile istemin reddedildiğinin anlaşılması karşısında; itirazın kabulü yerine, gerekçeden yoksun şekilde itirazın reddine karar verilmesinde isabet görülmediğinden, anılan kararın Kanun yararına bozulması uygun görülmüştür.
    IV) SONUÇ VE KARAR :
    Kanun yararına bozma talebine dayanılarak düzenlenen tebliğnamedeki bozma isteği incelenen dosya kapsamına nazaran yerinde görüldüğünden,...6. Ağır Ceza Mahkemesinin 29.01.2009 tarih ve 2019/80 değişik iş sayılı kararının CMK"nın 309. maddesi uyarınca BOZULMASINA, diğer işlemlerin yapılabilmesi için dosyanın mahkemesine gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 08.02.2016 gününde oybirliği ile karar verildi.











    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi