Abaküs Yazılım
13. Hukuk Dairesi
Esas No: 2014/11024
Karar No: 2014/10632
Karar Tarihi: 07.04.2014

Yargıtay 13. Hukuk Dairesi 2014/11024 Esas 2014/10632 Karar Sayılı İlamı

13. Hukuk Dairesi         2014/11024 E.  ,  2014/10632 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Adana 2. Tüketici Mahkemesi
    TARİHİ : 20/01/2014
    NUMARASI : 2013/1021-2014/151


    Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın kabulüne yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davalı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi gereği konuşulup düşünüldü.

    KARAR
    Davacı, davalı bankadan 05/10/2007 tarihinde konut kredisi kullandığını, kredi kullandırılır iken kendisinden haksız olarak 2.500,00 TL masraf ve ayrıca 30,00 TL da dekont vermek için masraf alındığını ileri sürerek fazlaya dair hakları saklı kalmak kaydı ile kendisinden alınan bu dosya masraflının iadesine karar verilmesini istemiştir.
    Davalı, davanın reddine karar verilmesini dilemiştir.
    Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş; hüküm, davalı tarafından temyiz edilmiştir.
    1-Yargıtay Hukuk Genel Kurulu"nun 2009/19-109 Esas ve 2009/123 Karar sayılı ilamında değinildiği üzere, 10.04.1992 tarih, 1991-7 Esas 1992-4 Karar Sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı gereğince, hâkimin tefhim etmiş olduğu kısa kararla gerekçeli karar uyum içinde olmalıdır.. Yargı erkinin görev ve yetkisi, Anayasa ile yasaları amaçlarına uygun olarak yorumlayıp uygulamak, keza İçtihadı Birleştirme Kararlarının bağlayıcılığını gözetmekten ibarettir. Kısa kararla gerekçeli karar ve hüküm arasındaki çelişkiye cevaz verilmemesinin amacı, kamunun mahkemelere olan güveninin sarsılmamasına yöneliktir. Tefhim edilen hüküm başka, gerekçeli karardaki hüküm veya gerekçe başka ise bu durumun mahkemelere olan güveni sarsacağı tartışmasızdır.
    Öyle ki, İçtihadı Birleştirme Kararında bu konuya çok büyük bir önem verilmiş, çelişkinin varlığı tespit edildiği takdirde, başka hiçbir incelemeye gerek görülmeksizin ve tarafların bu konuyu temyiz sebebi yapıp yapmadıklarına
    bakılmaksızın kararın salt bu nedenle bozulması gerektiğine işaret edilmiştir. Ayrıca 6100 sayılı HMK 294 ve 297 maddelerinde hüküm fıkrasında nelerin yer alacağı açıklanmış; 6100 sayılı HMK 297/son maddesi gereğince; hükümde, tarafların iddia ve savunmalarının özeti, anlaştıkları ve anlaşamadıkları hususlar, çekişmeli vakıalar hakkında toplanan deliller delillerin tartışılması ve değerlendirilmesi, sabit görülen vakıalarla bunlardan çıkarılan sonuç ve hukuki sebeplerinin yer alacağı belirtildikten sonra, hükmün sonuç kısmında, gerekçeye ait herhangi bir söz tekrar edilmeksizin, taleplerden her biri hakkında verilen hükümle, taraflara yüklenen borç ve tanınan hakların, sıra numarası altında; açık, şüphe ve tereddüt uyandırmayacak şekilde gösterilmesi gerekli olduğu belirtilmiş yine anılan kanunun 298/2.maddesi gereğince de; gerekçeli kararın, tefhim edilen hüküm sonucuna aykırı olamayacağı belirtilmiştir.
    Temyize konu davada, kısa kararda “ Davanın KABULÜNE, 2.580,00 TL"nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” şeklinde hüküm kurulmasına rağmen gerekçeli kararın hüküm kısmında “ Davanın KABULÜNE,2.530,00 TL"nin davalıdan alınarak davacıya verilmesine,” şeklinde hüküm kurulmuş olması, açıklanan yasal düzenleme gözetilmeyerek gerekçeli karar ile kısa karar arasında çelişki oluşturulması HMK 297.maddesine aykırı olup, bozma gerektirir.
    2-Bozma nedenine göre davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine gerek görülmemiştir.
    SONUÇ: Yukarıda 1.bentte açıklanan nedenle hükmün davalı yararına BOZULMASINA, 2.bentte açıklanan nedenle,davalının sair temyiz itirazlarının incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, HUMK’nun 440/III-2 maddesi uyarınca karar düzeltme yolu kapalı olmak üzere, 07.04.2014 gününde oybirliğiyle karar verildi.


    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi