21. Hukuk Dairesi 2015/5960 E. , 2015/15014 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :İş Mahkemesi
Davacı, borçlanma talebine istinaden bedeli yatırılan 967 günlük borçlanmasının geçerliliğinin tespitine ve 14/01/2014 tarihini takip eden aydan itibaren kısmi maaşının tama çıkarılarak ödenmesine karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde, dava şartı yokluğu sebebiyle HMK 115/2 maddesi gereğince usulden reddine karar vermiştir.
Hükmün, taraf vekillerince temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
K A R A R
Dava, davacının ..."da ...Vatandaşı olarak çalıştığı sürelere ilişkin olarak 26/11/2012 tarihli borçlanma talebine istinaden bedeli (10.541.00 TL) yatırılan 967 günlük borçlanmasının geçerliliğinin tespitine ve 14/01/2014 tarihini takip eden aydan itibaren kısmi maaşının tam aylığa çıkarılarak, aylıklarının tam aylık üzerinden ödenmesi gerektiğinin tespiti istemine ilişkindir.
Mahkemece, davacının halen ..."da ikamet etmesi ve ...e"ye kesin dönüşünün bulunmaması gerekçesi ile “davanın dava şartı yokluğu sebebi ile HMK 115/2 maddesi gereğince usulden reddine” karar verilmiştir.
Somut olayda; uyuşmazlık, davacının 3201 sayılı Yasa"ya göre borçlanma talebinin kabul edilip edilmeyeceği ve buna göre de tam yaşlılık aylığına hak kazanılıp kazanılmadığı noktasında toplanmaktadır. Her iki uyuşmazlık konusu da işin esası ile ilgili olup Hukuk Muhakemeleri Kanunu"nun 114. ve 115. maddelerinde belirtilen dava şartları ile ilgili değildir. Böyle olunca Mahkemece gerek davacının yurt dışı borçlanma talebi gerek ise de yaşlılık aylığı şartlarını işin esasına girmek suretiyle ve sonucuna göre karar vermek gerekir iken yazılı şekilde hüküm tesisi doğru olmamıştır.
Mahkemece, bu maddi ve hukuki olgular gözönünde tutulmaksızın hatalı değerlendirme neticesi yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde davalı Kurum vekilinin temyiz itirazlarının şimdilik incelenmesine yer olmadığına karar verilerek; davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine,
29/06/2015 gününde oybirliğiyle karar verildi.