5. Hukuk Dairesi 2017/34515 E. , 2019/7393 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili davasının kabulüne dair verilen yukarıda tarih ve numaraları yazılı hükmün Yargıtayca incelenmesi taraf vekillerince verilen dilekçelerle istenilmiş; davalı vekili de temyiz dilekçesinde duruşma isteminde bulunmuş olmakla, duruşma için belirlenen 16/04/2019 günü temyiz eden davacı idare vekilleri Av... ve Av....ine karşı duruşmaya başlanarak, sözlü açıklamaları da dinlendikten ve dosyadaki kağıtlar okunup uyuşmazlık anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü.
- K A R A R -
Dava, 4650 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununun 10. maddesine dayanan kamulaştırma bedelinin tespiti ve kamulaştırılan taşınmazın davacı idare adına tescili istemine ilişkindir.
Mahkemece uyulan bozma kararı gereğince inceleme ve işlem yapılarak hüküm kurulmuş; karar, taraf vekillerince temyiz edilmiştir.
Arazi niteliğindeki ... ili, ... ilçesi, ... köyü 1506 parsel sayılı taşınmaza gelir metodu esas alınarak değer biçilmesinde bir isabetsizlik görülmemiştir. Bu nedenle davalı vekilinin temyiz itirazları yerinde değildir.
Davacı idare vekilinin temyizine gelince;
İlk karar ile 318.718,00 TL olarak kamulaştırma bedelinin tespit edilmiş olduğu ve fazla bloke edilmiş olan 8.344,40 TL" nin iadesine karar verildiği ve son kararda ise kamulaştırma bedelinin 274.644,81 TL olarak kabul edilmiş olup, ilk karar ile hüküm altına alınan bedelin mahsubu ile bulunan bedel farkı 44.073,19 TL ise de ilk karar gereği 8.344,40 TL bedel iade edilmemiş ise davacıya iade edilmesi gereken bedel farkı 52.417,59 TL olup, bu bedellerin davalı tarafça bankadan çekilmiş ise çekilmesine kadar varsa işlemiş olan mevduat faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, çekilmemişse davacı idareye iadesine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması,
Doğru değilse de; bu yanılgının giderilmesi yeniden yargılama yapılmasını gerektirmediğinden,
Gerekceli kararın hüküm fıkrasının 2. bendinde yeralan ( tespit edilen bu bedel ile bozma kararından önce mahkemece tespit edilip idarece davalı adına bankaya yatırılan bedel arasındaki fark olan 44.073,19 TL"nin (idarece fazladan yatırılmış olan paranın) davalı tarafça bankadan çekilmesine kadar varsa işlemiş olan mevduat faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, bankaca davalıya ödenmemişse davacı idareye iadesine) cümlesinin çıkartılmasına, yerine ( İlk karar ile 318.718,00 TL olarak kamulaştırma bedelinin tespit edilmiş olduğu ve fazla bloke edilmiş olan 8.344,40 TL nin iadesine karar verildiği ve son kararda ise kamulaştırma bedelinin 274.644,81 TL olarak kabul edilmiş olup, ilk karar ile hüküm altına alınan bedelin mahsubu ile bulunan ve davacı idareye iade edilmesi gereken bedel farkı 44.073,19 TL ise de ilk karar gereği 8.344,40 TL bedel iade edilmemiş ise davacıya iade edilmesi gereken toplam bedel farkı 52.417,59 TL olup, bu itibarla ilk karar gereği 8.344,40 TL iade edilmemiş ise 52.417,59 TL"nin, iade edilmiş ise 44.073,19 TL"nin davalı tarafça bankadan çekilmiş ise çekilmesine kadar varsa işlemiş olan mevduat faizi ile birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine, çekilmemişse davacı idareye iadesine) ibaresinin yazılmasına,
Hükmün böylece DÜZELTİLEREK ONANMASINA, davacı idareden peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde iadesine, davalıdan peşin alınan temyiz ve tarafların temyize başvurma harçlarının Hazineye irad kaydedilmesine, temyiz eden davacı idare yararına yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca takdir olunan 2.037,00-TL. vekalet ücretinin karşı tarafa yükletilmesine, 16/04/2019 gününde oybirliğiyle karar verildi.