Mahkemesi :İş Mahkemesi


Dava, itirazın iptali ile icra inkâr tazminatı istemine ilişkindir.
Mahkemece, ilamında belirtildiği şekilde HMK 114/1-c maddesi gereği, mahkemenin görevsizliğine, karar verilmiştir.
Hükmün, davacı Kurum avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hâkimi ... tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kâğıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi.
Görev konusu, kamu düzeni ile ilgili olup, mahkemelerce yargılamanın her aşamasında re’sen ele alınması gereken bir husustur.
İş Mahkemeleri, 5521 sayılı Kanun ile kurulmuş istisnai nitelikte özel mahkemeler olup, 5510 sayılı Sosyal Sigortalar ve Genel Sağlık Sigortası Kanunu’nun 106. maddesi ile mülga 1479 sayılı Kanunun 70. maddesinde ve 506 sayılı Kanunun 134. maddesinde, bu Kanunların uygulamasından doğan uyuşmazlıkların yetkili iş mahkemelerinde görüleceği, 5510 sayılı Kanun’un 101. maddesinde de, aksine hüküm bulunmayan hallerde, 5510 sayılı Kanun hükümlerinin uygulanmasıyla ilgili ortaya çıkan uyuşmazlıkların iş mahkemelerinde görüleceği düzenlenmiştir.
Eldeki davada ise, 29.02.1964 tarihinde eşi vefat eden davalılar murisi Emine Ünal’a 22.11.1984 tarihinde vefat eden babası üzerinden hak sahibi sıfatıyla 15.12.1985 tarihinden itibaren 506 sayılı Yasa kapsamında ölüm aylığı almakta iken, 01.03.1989 tarihinden itibaren de kendi çalışmaları nedeniyle 506 sayılı Yasa kapsamında yaşlılık aylığı bağlandığı, davacı kurum tarafından 2005 yılında bu durumun farkedilmesi ile 06.07.2006 tarihi itibari ile 506 sayılı Yasanın 121. maddesi kapsamında 15.03.1989-18.07.2005 tarihleri arasında murise karşı takibe geçilmeye çalışılsa da, muris Emel’in de 13.10.2005 tarihinde vefat ettiğinin anlaşılması nedeniyle 15.03.2013 tarihinde davalılara karşı mirasçı sıfatıyla takip başlattığı anlaşılmakta olup, bu haliyle davanın yasal dayanağının 506 Sayılı Yasanın 68’inci maddesi olduğu belirgin olup, mahkemece işin esasına girilmesi gerekirken yazılı şekilde yanılgılı değerlendirme sonucunda görevsizlik kararı verilmesi isabetsizdir.
./..

Bu maddi ve hukuki olgular göz önünde bulundurularak işin esasına girilmesi ile sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu, yazılı şekilde görevsizlik kararı verilmesi, usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir.
O hâlde, davacı Kurum avuaktının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
SONUÇ : Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, 21.02.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.