11. Hukuk Dairesi 2015/9635 E. , 2016/4644 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 31.03.2015 tarih ve 2013/471-2015/197 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi taraf vekilleri tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı şirkete ait uçakla ...."dan..."a seyahat ettiği sırada davalı şirketin sorumluluğuna teslim ettiği bagajının kaybolduğunu, bu nedenle gerekli formları doldurup davalıya durumu bildirdiğini, kayıp bağajın 29 gün sonra müvekkilinin yoğun çabası ve gayreti sayesinde teslim edildiğini, kayıp bagaj içerisinde şeker hastası olan müvekkilinin ilaçlarının, kendisi ve eşine ait eşyaların bulunduğunu, müvekkilinin bagajın geç teslimi nedeniyle ilaçlarını kullanamadığını, bagaj içerisinde bilgisayarının bulunması nedeniyle planladığı iş görüşmelerini yapamadığını, eşiyle birlikte çıktığı tatilin büyük bir bölümünde kayıp bağajla uğraşmak durumunda kaldığını, bağajın kaybı nedeniyle bir takım zorunlu harcamalar yapmak zorunda kaldıklarını, davalı tarafından gerekli dikkat ve özenin gösterilmediğini ileri sürerek fazlaya dair haklar saklı kalmak kaydıyla 1.000,00 TL maddi 20.000,00 TL manevi tazminatın bagaj kayıp tarihinden itibaren işleyecek ticari faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiş 06.01.2015 havale tarihli ıslah dilekçesiyle 1.000,00 TL olan maddi tazminat talebini 3.135,65 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı vekili, davacının süresinde ve usule uygun hasar ihbarında bulunmadığını, müvekkilinin sorumluluğunun sınırlı sorumluluk olduğunu, davacının ancak karar tarihinden faiz isteyebileceğini, manevi tazminatı gerektirir bir durumun söz konusu olmadığını, her halükarda manevi tazminatın da sınırlı sorumluluk kapsamında olduğunu savunarak davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, somut olayda bagaj kaybı nedeniyle hesaplanan gerçek zarar miktarının 14.152,35 TL, davalının sorumluluk üst sınırının 1131 SDR olduğu, 30.03.2015 tarihi itibariyle üst sınırın 4.103,77 TL tutarına denk geldiği, davacının tazminat isteminin bu bedelin altında kaldığı, bagaj kaybının davacının kişilik haklarına saldırı teşkil ettiği ve davacıda derin bir elem ve üzüntü uyandırdığı yönünde somut delil elde edilemediği gerekçesiyle 3.135,65 TL maddi tazminatın 31.03.2015 tarihinden itibaren işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline, davacının manevi tazminat isteminin reddine karar verilmiştir.
Kararı, taraf vekilleri temyiz etmiştir.
Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına, Uluslararası Havayolu Taşımacılığına İlişkin Montreal Sözleşmesi"nin 22/5 m. uyarınca, bağaj kaybının davalı havayolu taşımacısı olan şirketin veya çalışanlarının kasten veya pervasızca bir davranışı sonucu gerçekleşmiş olduğunun davacı tarafça ispat edilememiş olmasına göre, taraf vekillerinin tüm temyiz itirazları yerinde değildir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerden dolayı, taraf vekillerinin bütün temyiz itirazlarının reddiyle usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, istek halinde aşağıda yazılı 24,80 TL harcın temyiz eden davacıya iadesine, temyiz harcı davalıdan peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına,
25.04.2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.