22. Hukuk Dairesi 2017/816 E. , 2017/659 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk (İş) Mahkemesi
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen kararın, temyizen incelenmesi davalı ... vekili tarafından istenilmekle, temyiz talebinin süresinde olduğu anlaşıldı. Dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
Y A R G I T A Y K A R A R I
Davacı, davalı kuruma ait çocuk evlerinde bakıcı anne olarak çalıştığını, iş sözleşmesinin feshinin haklı veya geçerli sebebe dayanmadığını ileri sürerek feshin geçersizliğinin tespiti ile işe iadesine karar verilmesini istemiştir.
Davalı Bakanlık vekili, davacının şirket işçisi olduğunu belirterek husumet itirazında bulunmuş, feshin haklı nedene dayandığını savunmuştur.
Davalı şirket vekili yazılı cevap vermemiş duruşmadaki beyanında davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, bakıcı anne olarak çalışan davacının çocukların ahlaki ve fiziksel gelişiminden sorumluluğu bulunsa da davacının fesih sonucunu doğucak ihmalinin somut olarak ortaya konulmadığı ve ispatlanamadığı gerekçesiyle feshin geçersizliğine ve işe iadesine karar verilmiştir.
Karar, süresi içerisinde ... tarafından temyiz edilmiştir.
Gerekçe:
1-Dosyadaki yazılara toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre davalı ..."nın aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2-Davalı işverence feshin geçerli sebebe dayandığı ispatlanamadığından, Mahkemece feshin geçersizliğine ve davacının işe iadesine karar verilmiş olması dosya içeriğine uygun olduğundan, davalının bu yöne ilişkin temyiz itirazları yerinde görülmemiştir.
Ancak tefrik kararı verilmeden önce bozmaya konu hükümde davacının alt işveren şirket nezdinde işe iadesine ve işe başlatılmama halindeki mali sonuçlardan davalıların müştereken ve müteselsilen sorumlu oldukları belirtilmesine rağmen bozma sonrası kurulan hükümde davacının hangi işveren nezdinde işe iade edildiği belirlenmemiş, tazminatlardan sorumluluk infazda tereddüte yol açacak şekilde belirlenmiştir.
Ayrıca Mahkemenin 2016/155 esasında görülen davada tefrik öncesi yapılan masraf diğer dosyalarla paylaştırılmamış ve ayrıca tefrik öncesi verilen hükümde tüm işçiler için işe başlatmama tazminatı dört aylık ücret tutarında belirlendiği ve hüküm davacı tarafça temyiz edilmediği halde davalı yararına usuli müktesep oluştuğu gözetilmeksizin beş aylık ücret tutarında işe başlatmama tazminatına hükmedilmesi de hatalı olup bozmayı gerektirmiştir.
Belirtilen sebeplerle, 4857 sayılı Kanun’un 20. maddesinin 3. fıkrası uyarınca, hükmün bozulmak suretiyle ortadan kaldırılması ve aşağıdaki gibi karar verilmesi gerekmiştir.
HÜKÜM: Yukarıda açıklanan gerekçe ile;
1-Mahkemenin kararının BOZULARAK ORTADAN KALDIRILMASINA,
2-Feshin GEÇERSİZLİĞİNE ve davacının alt işveren Yılmazer Ltd. Şti. işyerine İŞE İADESİNE,
3-Davacının kanunî sürede işe başvurmasına rağmen, işverenin süresi içinde işe başlatmaması halinde ödenmesi gereken tazminatın her iki davalının müştereken ve müteselsilen sorumlu olmak kaydıyla miktarının işçinin dört aylık brüt ücreti olarak BELİRLENMESİNE,
4-Davacının işe iade için işverene süresi içinde başvurması halinde hak kazanılacak olan ve kararın kesinleşmesine kadar doğmuş bulunan en çok dört aylık ücret ve diğer haklarının davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsilinin GEREKTİĞİNE,
5-Karar tarihi itibariyle alınması gerekli olan 31,40 TL karar ve ilam harcından, peşin alınan 29,20 TL harcın mahsubu ile bakiye 2,20 TL karar ve ilam harcının davalı şirketten tahsili ile hazineye gelir kaydına,
6-Davacı tarafça yatırılan 29,20 TL peşin harç ve başvuru harcı 29,20 TL toplamı 58,40 TL harcın davalı kurum harçtan muaf olduğundan davalı şirketten tahsili ve bozma öncesi yapılan 375,00 TL masraftan 50,40 TL harç düşülüp kalan 3"e bölünerek bulunan 123,20 TL ve bozma sonrası yapılan 40,00 TL gerekçeli karar tebliğ masrafı 33,00 TL toplamı 196,20 TL yargılama giderinin davalılardan müştereken ve müteselsilen tahsili ile davacıya verilmesine, davalıların yaptığı yargılama giderinin üzerinde bırakılmasına,
7-Karar tarihinde yürürlükte bulunan tarifeye göre 1.980,00 TL vekalet ücretinin davalılardan alınarak davacıya verilmesine,
8-Taraflarca yatırılan gider avanslarından varsa kullanılmayan bakiyelerinin ilgili tarafa iadesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, kesin olarak 23.01.2017 gününde oybirliği ile karar verildi.