16. Hukuk Dairesi 2017/2921 E. , 2017/8020 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :KADASTRO MAHKEMESİ
DAVA TÜRÜ : KADASTRO
KANUN YOLU : TEMYİZ
Taraflar arasında görülen dava sonucunda verilen hükmün Yargıtay"ca incelenmesi istenilmekle; temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldı, inceleme raporu ve dosyadaki belgeler okundu, GEREĞİ GÖRÜŞÜLDÜ:
Kadastro sırasında ... Köyü çalışma alanında bulunan temyiz konusu 103 ada 38 ve 103 ada 39 parsel sayılı 4.412,00 ve 6.515,74 metrekare yüzölçümündeki taşınmazlar tapu kaydı nedeniyle, 108 ada 4 parsel sayılı 7.693,35 metrekare yüzölçümündeki taşınmaz ise zilyedinin tespit edilememesi nedeniyle davalı Hazine adına tespit edilmiştir. Davacı ... hibe ve kazandırıcı zamanaşımı zilyetliğine dayanarak çekişmeli taşınmazların tespitlerinin iptali ile kendisi ve altı kardeşi adına tescili istemiyle dava açmıştır. Mahkemece yapılan yargılama sonunda davanın kabulüne, çekişmeli taşınmazların tespitlerinin iptali ile davacı ... ve bir kısım kardeşleri adına tescillerine karar verilmiş; hüküm, davalı Hazine temsilcisi tarafından temyiz edilmiştir.
Dava; kadastro tespitine itiraza ilişkindir. Mahkemece, davacı ve bir kısım kardeşleri lehine zilyetlikle taşınmaz edinme koşullarının gerçekleştiği gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş ise de; yapılan araştırma ve inceleme hüküm için yetersizdir. Çekişmeli 103 ada 38 ve 39 parsel sayılı taşınmazlar 23.11.1950 tarih, 1 ve 89 numaralı tapu kayıtları nedeniyle, çekişmeli 108 ada 4 parsel sayılı taşınmaz ise zilyedinin tespit edilememesi nedeniyle davalı Hazine adına tespit edilmiştir. Temyiz aşamasında temin edilen belgelerden, tespite esas tapu kayıtlarının, firari-mütegayyip kişilerden metruken Hazine’ye kaldıkları gerekçesiyle oluştukları ve basit krokilerinin bulunduğu anlaşılmaktadır. Mahkemece, çekişmeli 103 ada 38 ve 39 parsel sayılı taşınmazların tespitlerine esas tapu kayıtlarının dayanağı olan krokiler getirtilmeden keşif yapıldığından ve söz konusu krokiler mahallinde uygulanmadığından kayıt uygulaması yetersizdir. Öte yandan; çekişmeli 103 ada 39 parsel sayılı taşınmazın sınırında mera parseli bulunmasına rağmen, çekişmeli taşınmazın mera vasfında olup olmadığı ya da meradan elde edilip edilmediği hususlarında araştırma yapılmamış, çekişmeli temyiz konusu tüm parseller yönünden kadastro tespit tutanaklarındaki beyanlara aykırı sonuçlara ulaşılmasına rağmen bütün tespit bilirkişilerinin dinlenmesi ve aykırılığın giderilmesine çalışılması gerekliliği üzerinde de durulmamıştır. Bu şekilde eksik araştırma ve inceleme ile karar verilemez. O halde; öncelikle çekişmeli taşınmazları komşuları ile birlikte bir arada gösteren geniş kapsamlı paftalar, çekişmeli taşınmazlara komşu tüm taşınmazların kadastro tutanakları ve varsa dayanakları, çekişmeli taşınmazların bulunduğu köyde tahsisli mera bulunup bulunmadığı araştırılarak varsa mera tahsis kararı ve haritası ilgili kurumlardan getirtilmeli, çekişmeli taşınmazların bulunduğu köyde ve komşu köylerde ikamet eden, çekişmeli taşınmazları iyi bilen, tarafsız, olabildiğince yaşlı üçer kişilik yerel bilirkişi listesi kolluk vasıtası ile temin edilmeli ve böylelikle dosya keşfe hazır hale getirilmelidir. Daha sonra yerel bilirkişiler, taraf tanıkları, tespit bilirkişileri, teknik fen bilirkişi ve üç kişilik ziraatçı bilirkişi kurulu hazır olduğu halde keşif icra edilmeli, yerel bilirkişi ve tanıklar aracılığı ile çekişmeli 103 ada 38 ve 39 parsel sayılı taşınmazların tespitlerine esas tapu kayıtlarının dayanağı olan krokiler, 3402 sayılı Kadastro Kanunu’nun 20. maddesi gözetilerek yöntemince uygulanmalı ve kapsamları belirlenmeye çalışılmalı, ayrıca; çekişmeli tüm taşınmazların geçmişte ne durumda bulundukları, kime ait oldukları, kimden kime nasıl intikal ettikleri, kim tarafından, ne zamandan beri ne suretle kullanıldıkları, çekişmeli 103 ada 39 parsel sayılı taşınmazın öncesinin mera olup olmadığı, meradan ne şekilde ayrıldığı hususlarında yerel bilirkişiler ve tanıklardan maddi olaylara dayalı ayrıntılı bilgi alınmalı, kayıt uygulaması ile yerel bilirkişi ve tanık sözleri komşu parsel tutanakları ve dayanakları ile denetlenmeli, beyanlar arasındaki doğabilecek çelişkiler yüzleştirme yapılmak suretiyle giderilmeli, kadastro tespit tutanaklarındaki beyanlara aykırı sonuçlara ulaşılması halinde bütün tespit bilirkişileri dinlenerek aykırılığın giderilmesine çalışılmalı, üç kişilik ziraatçı bilirkişi kurulundan çekişmeli taşınmazların geçmişteki ve şimdiki tarımsal niteliklerini, ne kadar süredir ne şekilde kullanıklarını bildiren, çekişmeli 103 ada 39 parsel sayılı taşınmaz için ayrıca; komşu parsellerle karşılaştırmalı biçimde, toprak yapısı, eğimi, bitki deseni ve diğer yönlerden mera vasfında olup olmadığı ve komşu mera parselinden nasıl ayrıldığını açıklayan, tüm taşınmazların değişik yönlerden çekilmiş fotoğrafları ile desteklenmiş ayrıntılı, fen bilirkişisinden ise tapu kayıtlarını ve varsa mera tahsis haritasının uygulanmasını kroki üzerinde gösteren denetime elverişli ayrıntılı rapor alınmalı, bundan sonra toplanmış ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir hüküm kurulmalıdır. Mahkemece bu yönler göz ardı edilerek, eksik araştırma ve incelemeyle yazılı olduğu şekilde hüküm kurulması isabetsiz olduğu gibi davacının taşınmazların hibe suretiyle kendisi ve bir kısım kardeşlerine kaldığı yönündeki iddiasına göre, açılmış bir davaları veya derdest davaya katılma talepleri olmayan davacı ...’in kardeşleri lehine hüküm kurulması da isabetsiz olup, davalı Hazine temsilcisinin temyiz itirazları açıklanan nedenlerle yerinde görüldüğünden kabulüyle hükmün BOZULMASINA, 17.11.2017 gününde oybirliğiyle karar verildi.