Esas No: 2017/909
Karar No: 2017/419
Yargıtay Ceza Genel Kurulu 2017/909 Esas 2017/419 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
Yargıtay Dairesi : 1. Ceza Dairesi
Mahkemesi :Ağır Ceza
Günü : 28.04.2016
Sayısı : 328-149
Kasten öldürme suçuna teşebbüsten sanık ..."in 5237 sayılı TCK"nun 81/1, 35, 62, 63 ve 54. maddeleri uyarınca 10 yıl hapis cezası ile cezalandırılmasına, hak yoksunluğuna, mahsuba ve müsadereye ilişkin Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesince verilen 28.04.2016 gün ve 328-149 sayılı hükmün, sanık müdafii tarafından temyiz edilmesi üzerine dosyayı inceleyen Yargıtay 1. Ceza Dairesince 14.03.2017 gün ve 5707-778 sayı ile TCK"nun 53. maddesi yönünden düzeltilerek onanmasına karar verilmiştir.
Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı ise 03.05.2017 gün ve 226969 sayı ile;
"...İncelenen dosya kapsamına göre; katılan.... ve sanık ..."in aynı sitede oturdukları ve olay tarihinden bir süre önce duygusal bir yakınlaşma yaşadıkları, olay günü sitenin bahçesinde karşılaştıklarında katılanın sanığı iteklemesi üzerine çıkan kavgadan kısa bir süre sonra sanığın ruhsatsız tabancası ile ateş ederek katılanı önce boyun, sonra da sırt bölgelerinden yaraladığı olayda, sanığın kastının öldürmeye yönelik olduğu hususunda bir şüphe bulunmamaktadır.
5237 sayılı TCK"nun 29. maddesindeki, "Haksız bir fiilin meydana getirdiği hiddet veya şiddetli elemin etkisi altında suç işleyen kimseye, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine onsekiz yıldan yirmidört yıla ve müebbet hapis cezası yerine oniki yıldan onsekiz yıla kadar hapis cezası verilir. Diğer hallerde verilecek cezanın dörtte birinden dörtte üçüne kadarı indirilir" şeklindeki düzenleme ile kişiye haksız fiilin etkisi altında işlediği suçtan dolayı verilecek cezadan indirim yapılması öngörülmüştür.
Yargıtay Ceza Kurulunun istikrarlı kararlarına göre, ceza sorumluluğunu azaltan bir neden olarak düzenlenen haksız tahrik; kişinin haksız bir fiilin kendisinde yarattığı hiddet veya şiddetli elemin etkisi altında hareket ederek bir suç işlemesini ifade eder. Bu halde fail, haksız tahrikin yarattığı öfke veya elemin etkisi altında, suç işleme yönünde önceden bir karar vermeksizin, dışarıdan gelen etkinin ruhsal yapısında yarattığı karışıklığın sonucu olarak suç işlemeye yönelmektedir.
Tüm bu açıklamalar ışığında uyuşmazlık konusu olayda; her ne kadar mahkemece önce sanığın katılanı darbettiği kabul edilmiş ise de, 16.12.2015 tarihli bilirkişi raporuna ve dosya arasındaki güvenlik kamera kayıtlarına ait CD"nin izlenmesi sonucuna göre, katılan ile sanığın aralarındaki konuşmaların anlaşılamadığı, sanık savunmasında belirtildiği gibi önce katılan tarafından sanığın itildiği, bu şekilde katılandan kaynaklanan ve haksız hareket niteliğinde olan itekleme eyleminin kabulünde zorunluluk olduğu, bu çerçevede haksız ilk hareketin katılan taraftan geldiği, haksız hareketin üzerinde yarattığı öfke ile sanığın katılanı darbettiği, kısa bir süre sonra da ruhsatsız silahıyla ateş ederek katılanı öldürmeye teşebbüs ettiği olayda; kanaatimizce haksız tahrikin unsurlarının tümü gerçekleşmiştir. Bu nedenle Antalya 3. Ağır Ceza Mahkemesinin kasten öldürmeye teşebbüsten kurduğu hükmün, katılandan kaynaklanan haksız hareket nedeniyle verilen cezada TCK"nun 29. maddesi uyarınca indirim yapılması gerektiği gözetilmeyerek fazla ceza tayini nedeniyle bozulmasına karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde düzeltilerek onanmasına karar verilmesi yasaya aykırıdır" görüşüyle itiraz kanun yoluna başvurmuştur.
5271 sayılı CMK"nun 308. maddesi uyarınca inceleme yapan Yargıtay 1. Ceza Dairesince 23.05.2017 gün ve 1252-1881 sayı ile, itiraz nedenleri yerinde görülmediğinden bahisle Yargıtay Birinci Başkanlığına gönderilen dosya, Ceza Genel Kurulunca değerlendirilmiş ve açıklanan gerekçelerle karara bağlanmıştır.
TÜRK MİLLETİ ADINA
CEZA GENEL KURULU KARARI
Sanık hakkında, katılan ...’ya yönelik silahla tehdit suçundan açılan kamu davasından hüküm kurulmamış, katılan ... Dairece katılan.... vekilinin cinsel taciz suçundan kurulan beraat hükmüne yönelik temyiz istemi reddedilmiş, katılan.... Peregon’a yönelik silahla tehdit suçundan kurulan beraat hükmü onanmak suretiyle, 6136 sayılı Kanuna muhalefet suçundan kurulan mahkûmiyet hükmü düzeltilerek onanmak suretiyle kesinleşmiş olup, itirazın kapsamına göre inceleme, sanık hakkında kasten öldürme suçuna teşebbüsten kurulan mahkûmiyet hükmü ile sınırlı olarak yapılmıştır.
Özel Daire ile Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı arasında oluşan ve Ceza Genel Kurulunca çözümlenmesi gereken uyuşmazlık; sanık hakkında haksız tahrik hükmünün uygulanma koşullarının oluşup oluşmadığının belirlenmesine ilişkindir.
İncelenen dosya kapsamından;
29.06.2015 tarihli olay yeri inceleme raporunda; ....Blok girişindeki merdiven basamakları önünde, zeminde 1 adet 7.65 mm çapında kovan bulunduğu, merdivenin orta basamaklarından başlayıp site önündeki yaya yolunu takiben güvenlik kulübesine kadar yerde kan damlaları olduğu, güvenlik kulübesinin içinde kan damlalarının yoğunlaştığı, kapı eşiğinin iç tarafında, içerisinde 9 adet 7.65 mm çapında fişek bulunan 1 adet şarjör, kulübe kapısına 190 cm mesafede dış tarafta 1 adet 7.65 mm çapında kovan bulunduğu bilgilerine yer verildiği,
29.06.2015 tarihli olay yeri inceleme ve arama tutanağına göre; sanığın .... Sitesi"ndeki adresinde yapılan aramada, yatak odasında bulunan komidinin üzerindeki deri kol çantası içerisinde 12 adet 7.65 mm çapında mermi ele geçirildiği,
29.06.2015 tarihli tutanağa göre; sanığın aynı gün saat 17.00 sıralarında Diyarbakır ilinde, annesinin ikametinin bulunduğu binanın 3. katında, merdivenlerde yakalandığı, sanığın el çantasında 1 adet şarjörü bulunmayan 7.65 mm çapında tabanca ele geçirildiği,
Sanık hakkında düzenlenen 29.06.2015 tarihli adli raporda; nazal bölgede, sağ sırt bölgesinde ve sağ omuzda hassasiyet, el bileklerinde dermabrazyon mevcut olduğu belirtilerek yaralanmasının basit tıbbi müdahale ile giderilebilecek ölçüde hafif olduğunun bildirildiği,
Dördüncü Adli Tıp İhtisas Kurulunun 22.02.2016 tarihli raporuna göre; 07.07.2015 ve 15.02.2016 tarihlerinde muayeneleri yapılan sanığın atılı suçlar açısından cezai sorumluluğunun tam olduğu,
Katılan hakkında Akdeniz Üniversitesi Tıp Fakültesi Adli Tıp Anabilim Dalı Başkanlığı tarafından düzenlenen 16.09.2015 tarihli raporda; katılanın boynunda, troid kartilaja yakın orta hatta ve sağ skapula alt iç kısımda olmak üzere 2 adet ateşli silah mermi çekirdeği giriş yarası tespit edildiği, sağ klavikula medial kesim ile sağ 1. ve 2. kosta anteriorda kırık olduğu, yapılan ameliyatta katılanın vücudundan 2 adet mermi çekirdeği çıkarıldığı belirtilerek yaralama fiilinin, kişinin yaşamını tehlikeye soktuğunun ve vücuttaki kemik kırıklarının hayat fonksiyonlarını orta (3) derecede etkileyecek nitelikte olduğunun bildirildiği,
Antalya Kriminal Polis Laboratuvarlığının uzmanlık raporlarına göre; sanıktan ele geçirilen tabancanın esasında 9 mm çapında ses ve gaz fişeklerini atmak üzere imal edilmişken, sonradan yivli-setli bir namlu takılmak suretiyle 7.65x17 mm çapında ateşli silah fişeklerini atacak hale getirilmiş, atışına engel mekanik bir arızası bulunmayan yarı otomatik bir tabanca olduğu ve olay yerinden elde edilen 7.65 mm çapındaki 2 adet kovan ile katılan...."nın vücudundan çıkarılan 7.65 mm çapındaki 2 adet mermi çekirdeğinin bu tabancadan atılmış oldukları,
04.07.2015 tarihli görüntü izleme ve tespit tutanağında; sanığın saat 23.42.07 sıralarında .... Sitesi bahçesi içerisinde, ikametinin bulunduğu istikamete doğru elinde el çantası olduğu halde yürüdüğü sırada, katılan.... ve yanında bulunan bayan ve erkek şahıslarla karşılaştığı ve tartışmanın başladığı, sanığın saat 23.43.09 sıralarında katılan....’ya tokat attığı, 23.43.17"de katılan...."nın sanığı ittiği, 23.43.41 sıralarında sanığın katılan...."ya tokat attığı ve yere düşürdüğü, saat 23.44.31 sıralarında sanık ile katılan....’yı ayıran tanık ...’ın sanığın koluna girerek ikametinin bulunduğu istikamete doğru götürdüğü, saat 23.45.33"de bahçede tek başına bekleyen....’nın yanına ... ile .... ve ailesinin geldikleri, kısa bir müddet sonra hep birlikte sitenin çıkış kapısına doğru gittikleri, çıkış kapısında kısa bir süre oturdukları, misafirlerin beyaz renkli bir araca binip gitmelerinden sonra saat 23.49.58’de.... ile ...’nın birlikte site içerisine doğru yöneldikleri, saat 23.52.21’de site giriş kapısından gelerek ikametlerinin bulunduğu yöne doğru yaya olarak gittikleri, saat 23.53.16’da katılan ...’nın katılan...."yı site giriş kapısı istikametine götürdüğü sırada sanığın elinde tabancaya benzer bir cisimle arkalarından gittiği ve elindeki cismi.... ve ...’i hedef gösterir şekilde tuttuğu, saat 23.53.40’da sanığın elinde tabancaya benzer cisim olduğu halde site giriş kapısından dışarıya doğru çıktığı, önce sol tarafa yöneldiği ancak daha sonra sitenin girişine göre sağ tarafa koşarak gittiği tespitlerinin yer aldığı,
Güvenlik kamera kayıtlarının çözümüne ilişkin 16.12.2015 tarihli bilirkişi raporunda; sanığın site içinde bir binadan çıkıp bahçede yürüdüğü sırada karşı taraftan katılan...."nın yanında bir bayan ve bir erkekle geldiği, sanık ile katılan...."nın tartışmaya başladıkları, araya diğer bayan ve erkeğin girdiği, katılan...."nın sanığı ittirdiği, sanığın ise elinin tersiyle katılan...."nın yüzüne vurduğu, sonrasında sanığın birkaç defa daha katılan...."ya vurduğu, katılan...."nın ise sanığı yine ittirdiği, saat 23.43.42"de sanığın katılan...."nın yüzüne doğru vurarak yere düşürdüğü, ayağa kalkan katılan...."nın sanığın kafasına vurduğu, sonradan gelen başka bir şahsın araya girerek sanığı katılan...."nın yanından uzaklaştırdığı, katılan...."nın yanına mavi tişörtlü bir şahsın daha geldiği, katılan.... ile bu şahsın, yanlarında bulunan diğer şahısları site çıkış kapısından uğurladıkları ve geri döndükleri, daha sonra katılan.... ile mavi tişörtlü şahsın site çıkışına doğru koştukları, peşlerinden de sanığın elinde tabanca ile koştuğu ve birkaç metre sonra sanığın katılan.... ve diğer şahsa iyice yaklaştığı, yakın mesafeden elindeki tabancayı katılan...."ya doğrulttuğu, ancak ortamın karanlık oluşu ve sanığın sırtının kameraya dönük olması nedeniyle tabanca ile ateş edip etmediğinin görülemediği, saat 23.53.40’da sanığın elinde tabanca ile site dışına çıktığı yönünde açıklamalara yer verildiği,
Dosya içerisinde bulunan güvenlik kamerası görüntü kayıtlarının izlenmesi sonucu; sanık ile katılan....’nın ve yanında bulunan misafirlerinin site içerisinde karşılaştıkları sırada sanığın katılan...."ya doğru yürüdüğü, katılan....’nın ise sanığın yolundan çekilmeye çalıştığı, katılan...."nın yanında bulunan ....’un katılan.... ile sanığın arasına girmek istediği, sanığın ise ....’a sol eliyle engel olduğu ve tekrar katılan...."ya yöneldiği esnada az ileride bulunan Serhiy’in eşi olduğu anlaşılan kadının geriye dönüp...."yı sanıktan korumak ister gibi hızlıca sanık ile katılan...."nın arasına girdiği, sanığın sağ elini ....’un eşinin sol kolu üzerinden katılan...."ya doğru uzatması üzerine...."nın sanığı iteklediği, sanığın da sağ elinin tersi ile katılan...."nın yüzüne doğru vurduğu, bu aşamadan sonraki görüntü kayıtlarının da 04.07.2015 tarihli görüntü izleme ve tespit tutanağı ile görüntü kayıtlarının çözümüne ilişkin 16.12.2015 tarihli bilirkişi raporundaki tespitler ile uyumlu olduğu,
Anlaşılmaktadır.
Vekili tarafından Rusya"da olduğu bildirilen ve duruşmaya katılmaması sebebiyle dinlenilmesinden vazgeçilerek soruşturma aşamasında alınan ifadesinin okunmasıyla yetinilen katılan.... Peregon soruşturmada; Rus uyruklu olduğunu, Moskova’da tanıştığı katılan ... ile yaklaşık 15 yıl önce evlendiklerini ve müşterek iki kız çocuklarının olduğunu, ailece Moskova’da ikamet ettiklerini, 8 yıldır yaz dönemlerinde olayın meydana geldiği sitede kaldıklarını, aynı sitede kalan ve kendisi gibi avukat olan sanıkla 4 veya 5 yıl önce tanıştıklarını, tanıştıktan sonra sanığın duygusal olarak kendisine yakınlaşmaya çalışması üzerine sanığa evli olduğunu söylediğini, 2015 yılının Şubat ayında kızı ile Antalya’ya tatile geldiğini, 3-5 gün sonra sanığın kapısını çaldığını, sanığa kapıyı açmadığını, bunun üzerine sanığın kapı arkasından “seni öldüreceğim” diyerek kendisini tehdit edip uzaklaştığını, 10 gün tatil yaptıktan sonra Moskova’ya döndüklerini, 01.06.2015 günü de küçük kızıyla beraber tekrar Antalya’ya geldiklerini, eşi ile büyük kızının ise Moskova’da kaldıklarını, geldikleri zaman sanığı aynı sitede gördüğünü, sanığın birkaç kez uygunsuz saatlerde kapısını çaldığını, sanığa kapıyı açmaması nedeniyle sanığın kendisini öldüreceğini söyleyerek tehdit ettiğini, sanığın kendisi ile duygusal olarak yakınlaşıp cinsel ilişkiye girmeye çalıştığını, kendisinin ise sanığa karşılık vermediğini, olaydan 2 gün önce eşi ..."in Moskova’dan geldiğini, olay günü saat 20.00 sıralarında da kuzeni olan Serhiy’in, eşi ve çocuğu ile kendilerine geldiğini, birlikte balkona çıkıp alkol aldıklarını, saat 23.30 sıralarında Serhiy ve ailesini yolcu etmek için site girişine kadar gittiğini, Serhiy ve ailesini yolcu edip eve döndüğü sırada sanık ile blok girişindeki merdivenlerde karşılaştıklarını, sanığın silahla yaklaşık 5 metre mesafeden hedef gözeterek kendisine ateş ettiğini, bu sırada eşi ...’in yanına geldiğini ve eşinin yardımı ile site girişine kadar gittiğini, arkasından birkaç el daha ateş eden sanığın olay yerinden elindeki silahla kaçtığını, kendisini daha önceden taciz etmesinden dolayı sanık hakkında şikâyette bulunmadığını,
Dinlenilmesinden vazgeçilerek soruşturma aşamasında alınan ifadesinin okunmasıyla yetinilen katılan ... kollukta; işi nedeniyle bulunduğu Rusya"da tanıştığı eşi.... ile 16-17 yıldır birlikte yaşadıklarını, Rusya"da hukuki bir sorun teşkil etmemesi nedeniyle eşi ile aralarında resmi bir nikah akdinin bulunmadığını ancak evli olduklarının herkes tarafından bilindiğini, eşi ve küçük kızının okullar tatil olduktan sonra 2015 yılının Haziran ayı başlarında, büyük kızıyla kendisinin ise, olay günü saat 11.00 sıralarında Antalya"ya geldiğini, kendilerini araçla karşılayan eşinin Belek’te bulunan amcasının oğlu ile ailesini de aldığını, saat 15.30 sıralarında evlerine vardıklarını, eşinin akrabalarıyla birlikte evin balkonuna geçip içki içtiklerini, saat 23.30 sıralarında eşinin akrabalarının gitmek isteyerek evden çıktıklarını, birkaç dakika sonra sitenin bahçesinden bağırma sesleri duyduğunu, aşağı indiğinde sanığın eşini darp ettiğini öğrendiğini, polis çağırmak için sitenin güvenlik görevlilerinin bulunduğu kulübeye gittiğini, güvenlik görevlisinin kendisine “bizi bu işe karıştırmayın, siz çağırın” demesi üzerine evdeki telefondan polisi aramak için yanına eşini de alarak kulübeden ayrıldığını, binaya girip birinci kata çıktıkları sırada dairelerinin olduğu tarafa dönerken arkadan bir ses duyup sesin geldiği yöne bakması üzerine, sanığın elindeki tabancayı kendilerine doğrultmuş olarak geldiğini gördüğünü, eşini dışarı kaçırmak için hamle yaptığı sırada sanığın yaklaşık 2-3 metre mesafeden eşini hedef alarak bir el ateş ettiğini, eşinin yaralanarak yere düştüğünü ve merdivenlerden yuvarlandığını, silahla tekrar ateş etmesini engellemek için sanıkla boğuşmaya başladıklarını ve birlikte yere düştüklerini, yerden kalkarak boynundan vurulmuş vaziyetteki eşinin kolundan tutup dışarı çıkardığını, site girişindeki kulübeye giderken sanığın da arkalarından geldiğini, eşiyle birlikte kulübeye girdiklerini, sanığın önce kulübenin kapı tarafından, sonra pencere kısmından silahı kendilerine doğrulttuğunu, sanığın kulübede ateş edip etmediğini hatırlamadığını,
Tanık ... kollukta; olayın olduğu .... Sitesi"nde 10 yıldır gece bekçiliği yaptığını, sanığın yaklaşık 4-5 yıl önce, katılan...."nın ikamet ettiği daire ile aynı katta bulunan 16 numaralı daireyi kiralayıp tek başına burada kaldığını, her iki dairenin balkonlarının birbirini gördüğünü,...."nın yaklaşık 15 gün önce kendisine, dairesinin kapısını birkaç kez çalmak suretiyle sanığın kendisini rahatsız ederek silahla tehdit ettiğini söylediğini, olaydan 3-4 gün önce de, telefonla haber vermesi üzerine...."nın dairesine gittiğinde, kapısını çalmak suretiyle sanığın yine kendisini rahatsız ettiğini söylediğini, bu sırada dairesinin balkonunda bulunan sanığın...."ya bağırıp çağırıp küfür ettiğini, polise haber verip şikâyetçi olmasını söylemesine rağmen...."nın polise haber vermediğini, olay günü saat 23.30 sıralarında kavga sesleri üzerine kulübeden dışarı çıktığında katılanların kulübeye doğru geldiklerini gördüğünü, ...’in kendisine, eşinin sanık tarafından darp edildiğini söyleyerek polisi aramasını istediğini, daha sonra ...’in...."yla birlikte dairelerine doğru geri gittiklerini, katılanların ...bloğa girmelerinden hemen sonra bir el patlama sesi duyduğunu, akabinde ... ile yaralı vaziyetteki...."nın koşarak geldiklerini ve kulübeye girdiklerini, hemen arkalarından sanığın gelerek kulübenin dışından içeriye bir el ateş ettiğini, bilahare sanığın silahından şarjörünü çıkartarak kulübenin önüne attığını ve yürüyerek site dışına çıktığını, sanığın siteden daire kiraladığı dönemde sanık ile...."nın denize beraber gidip geldiklerine, sağda solda görüştüklerine ve birlikte vakit geçirdiklerine birçok kez şahit olduğunu, ancak aralarında ne tür bir ilişki olduğunu bilmediğini, olaydan 3-4 gün önce sanığa “Mustafa, bu kadın bana gelip, sürekli rahatsız etmenden dolayı seni şikâyet ediyor, bir daha bana gelip böyle bir şikâyette bulunursa ben de polisi arayarak bilgi vereceğim” dediğini, sanığın da kendisine “sen bu işe karışma arkadaş, ben bayanı rahatsız etmiyorum” dediğini, bu durumun tekrarlaması halinde polisi arayacağını söylemesi üzerine sanığın belinde takılı olan küçük bir tabancayı kendisine göstererek ve “sakın sen bu işe karışma, yoksa seni de vururum” dediğini, mahkemede farklı olarak; ilk silah sesini duyduktan sonra dışarı çıktığını sanığın, kulübeye doğru koşan katılan.... ile ..."in arkalarından bir el daha ateş ettiğini, üçüncü atışını da kulübenin kapısından kulübenin içerisinde yerde yatmakta olan...."ya doğru yaptığını, atış sayısı konusunda soruşturma ifadesi ile çelişki görülerek sorulması üzerine; ifadesini verdikten sonra sanığın üç el ateş ettiğini hatırladığını,
Tanık ... kollukta; arkadaşı olan sanığın kendisine katılan.... ile sevgili olduklarını anlattığını, sanıkla olay günü, önce kendi evinde, daha sonra sahilde alkol aldıklarını, akşam da yine birlikte bir restoranda alkol aldıktan sonra .... Sitesine döndüklerini, kendisinin ikametine geçtiğini, saat 23.30-24.00 sıralarında dışarıdan bağrışmalar duyduğunu, kendi balkonundan sanığın site girişinde katılan...."yı dövdüğünü görmesi üzerine yanlarına gidip sanığa “bu sitenin ortasında yaptığın ayıp” diyerek tarafları ayırıp sanığı dairesine götürüp bıraktığını, kendi ikametine geçtikten 10-15 dakika sonra bir el silah sesi duyduğunu, balkondan site sakinlerinin sağa sola koşuşturduğunu gördüğünü, mahkemede; sanık ile katılan...."nın yaklaşık 4 yıldır duygusal olarak arkadaşlık yaptıklarını, olay günü katılan.... ile sanığın karşılıklı olarak birbirlerini iteklediklerini gördüğünü, katılan...."nın sanığa “sen kimsin, köpek, hayvan” gibi sözlerle bağırdığını duyduğunu,
Tanık ... kovuşturma aşamasında; olay günü katılanlar.... ve ..."in oturduğu sitedeki bir dairenin mutfak tezgahını tamir ettiğini, gece saatlerinde işini bitirerek bloktan dışarı çıktığı sırada katılanların binaya girdiklerini gördüğünü, 10 metre kadar ilerlediği sırada bina içinden bir el silah sesi duyduğunu, geriye dönüp baktığında katılan....’nın birinci kat merdivenlerinden zemine doğru yuvarlandığını gördüğünü, daha sonra katılan ...’in...."yı yerden kaldırarak koluna girdiğini ve birlikte bekçi kulübesine doğru koşmaya başladıklarını, hemen arkalarından da sanığın elinde silahla takip ettiğini, yanından geçtiği sırada....’nın yaralı olduğunu, kısa bir süre sonra bekçi kulübesinin bulunduğu taraftan bir ya da iki el daha silah sesi geldiğini,
Tanık ... kollukta; 28.06.2015 günü saat 23.30 sıralarında ikametinde bulunduğu sırada dışarıdan kavga sesleri gelmesi üzerine baktığında, üzerinde koyu renk tişört bulunan sanığın.... Peregon’u tekme tokat dövdüğünü gördüğünü, daha sonra tanık Zeynel’in...."yı döven sanığa “vurma” diyerek araya girdiğini ve evine bırakmak için C bloğa doğru götürdüğünü, darbedilen katılan...."nın da C bloğa girdiğini, kısa bir süre sonra bir el silah sesi geldiğini, mahkemede farklı olarak; kavga sesleri üzerine dışarı çıktığında sanık ile katılan...."nın karşılıklı olarak birbirlerine vurduklarını gördüğünü,
Kovuşturma aşamasında beyanı alınmayan .... tercüman vasıtasıyla kollukta; olay günü misafirliğe gittikleri halasının kızı olan katılan...."nın evinden gece saat 23.30 sıralarında otellerine dönmek için kalktıklarında,....’nın da kendilerini uğurlamak için aşağıya indiğini, site bahçesinden çıkış kapısına doğru ilerledikleri sırada karşılaştıkları sanığın yanlarına geldiğini ve....’ya bağırarak bir şeyler söylediğini, ancak Türkçe bilmediğinden sanığın ne söylediğini anlamadığını,...."nın kendisine, sanığın komşusu olduğunu ve daha önceden de kavga ettiklerini, sanığın silahla birisini vurduğunu söylediğini, sanıkta silah olabileceğini düşünerek geri çekildiğini,.... ve sanığın birbirlerine bağırıp kavga etmeye devam ettiklerini, bir ara....’nın yere düştüğünü, site sakinlerinden birisinin sanığı alarak evine götürdüğünü, bu esnada katılan ...’in yanlarına geldiğini, hep birlikte sitenin çıkış kapısına gittiklerini, kendilerinin siteden ayrıldığını, daha sonra katılanın yaralandığını öğrendiklerini,
Tanık ... kovuşturma aşamasında; sanığın kardeşi olduğunu, katılan...."nın ise sosyal paylaşım sitesinden arkadaşı olduğunu, kardeşi Sevilay"ın ve kendisinin Facebook hesapları üzerinden sanık ile katılan...."nın görüştüklerini, sanık ile katılan...."nın aynı evde yaşadıklarını görmediğini ancak beraber yaşadıklarını ve aralarında bir gönül ilişkisi olduğunu düşündüğünü,
Tanık ... kovuşturma aşamasında; katılan...."yı kardeşi olan sanıkla gayrimeşru bir şekilde yaşayan bayan olarak bildiğini, sanığın kendilerine...."dan bahsettiğini, Antalya iline tatile gittikleri zaman, bir otelin restoranında akrabaları ve yakın arkadaşları ile bir akşam yemeği yediklerini, bu yemekte sanığın yanında katılan...."nın da olduğunu, yemekteki sohbetten ve daha sonra sanığın evinde yaptıkları bir kahvaltıda...."nın kendisine bir takım fotoğraflar gösterip, sanığı çok sevdiğini belirtir sözler söylemesinden dolayı aralarında bir gönül ilişkisi olduğuna kanaat getirdiğini, sanığın Diyarbakır"da kimseyle görüşmediği bir dönemde katılan...."nın sosyal medya üzerinden kendilerine ulaşarak internet ortamında sanık ile görüştüğünü,
Beyan etmişlerdir.
Sanık kollukta; kendisiyle aynı sitede bulunan Rusya uyruklu katılan.... ile 2009 yılında tanıştıklarını ve çıkmaya başladıklarını, sitedeki başka erkeklere bakıp kahkahalar atarak kendisini kıskandırması nedeniyle...."dan soğuduğunu, 2010 yılının sonunda Diyarbakır’a döndüğünü, ablasının Facebook hesabı üzerinden ve annesinin telefonundan kendisine ulaşan katılan...."nın kendisiyle çıkmak istediğini söylemesi üzerine.... ile Antalya’da tekrar buluştuklarını ve sık sık görüşmeye başladıklarını, en son 28.09.2014 tarihinde Antalya"ya gittiğini,...."nın da yaklaşık 1 ay sonra Rusya’dan gelerek kendisiyle kalmaya başladığını, olay günü saat 23.00 sıralarında sitedeki ikametine gittiği esnada katılan...."yı ikamet ettiği dairenin balkonunda akrabası olduğunu bildiği Rus bir aileyle otururken gördüğünü,...."nın kendisini görünce akrabası olan erkeğin koluna girerek birlikte aşağı indiklerini ve kendisine doğru yürümeye başladıklarını,...."nın gülümseyerek kendisini kıskandırmaya çalışması üzerine yanına giderek ne yapmaya çalıştığını sorduğunu, bunun üzerine...."nın kendisini iteklediğini, komşuların araya girip kendisini ikametine çıkarmalarından sonra.... ile yanındaki erkeğin kapısına gelerek bağırmaya başladıklarını, kapıyı açması ile birlikte kendisine saldırdıklarını, kendisinin de ruhsatsız tabancasını çıkarıp...."ya rastgele ateş etmeye başladığını, 2 el ateş ettiğini hatırladığını, ateş ederken.... ile yanındaki şahsın kendisini engellemeye çalıştıklarını, tabancasının şarjörünün düştüğünü, sulh ceza mahkemesindeki sorgusunda; balkonda katılan.... ile tartıştığı sırada araya giren tanık Ahmet"le de tartıştıklarını, bu nedenle tanık Ahmet"in aleyhe olan beyanlarını kabul etmediğini,.... kocasından ayrıldığını söylediği için onunla birlikte olduğunu,...."ya tacizde bulunmadığını, mahkemede savunmasını yazılı olarak yapacağını belirterek sunmuş olduğu 21.12.2015 tarihli dilekçesinde;...."nın kendisinin siteye girdiğini görmesi üzerine tanımadığı bir erkeğin koluna girerek, kendisine doğru yürüyüp gülümsemeye başladığını, kendisinin de “sen benimle alay mı ediyorsun” diyerek...."yı ittiğini,...."nın da kendisini ittiğini, bir süre münakaşa ettiklerini, komşularının gelip kendisini eve götürdüklerini, iki veya üç dakika sonra katılanların kapısının önüne gelip kendisine saldırdıklarını, saldırıyı bertaraf etmek amacıyla panik ile rastgele bir el ateş ettiğini, olay yerinden uzaklaşmak için sitenin kapısından çıkarken de....’nın yanındaki birkaç kişinin kendisine saldırmamaları için bir el ateş ettiğini, şarjörü tabancadan çıkarıp attığını ve olay yerinden hızlıca uzaklaştığını savunmuştur.
5237 sayılı TCK"nun 29. maddesinde haksız tahrik; "Haksız bir fiilin meydana getirdiği hiddet veya şiddetli elemin etkisi altında suç işleyen kimseye, ağırlaştırılmış müebbet hapis cezası yerine onsekiz yıldan yirmidört yıla ve müebbet hapis cezası yerine oniki yıldan onsekiz yıla kadar hapis cezası verilir. Diğer hâllerde verilecek cezanın dörtte birinden dörtte üçüne kadarı indirilir" şeklinde, ceza sorumluluğunu azaltan bir neden olarak hüküm altına alınmıştır.
Ceza sorumluluğunu azaltan bir neden olarak düzenlenen haksız tahrik, kişinin haksız bir fiilin kendisinde meydana getirdiği hiddet ya da şiddetli elemin etkisi altında suç işlemesi durumunda kusur yeteneğindeki azalmayı ifade etmektedir. Bu halde fail, suç işleme yönünde önceden bir karar vermeden, dışarıdan gelen etkinin ruhsal yapısı üzerinde meydana getirdiği karışıklığın neticesi olarak bir suç işlemeye yönelmektedir. Bu yönüyle haksız tahrik, kusurun irade unsuru üzerinde etkili olan nedenlerden biridir. Başka bir anlatımla, haksız tahrik halinde failin iradesi üzerinde zayıflama meydana gelmekte, böylece haksız fiilin meydana getirdiği hiddet veya şiddetli elemin etkisi altındaki kişinin suç işlemekten kendisini alıkoyma yeteneği önemli ölçüde azalmaktadır.
Ceza Genel Kurulunun istikrar kazanmış kararları ile öğretide de kabul gören görüşler doğrultusunda haksız tahrik hükümlerinin uygulanabilmesi için;
a) Tahriki oluşturan haksız bir fiil bulunmalı,
b) Fail öfke veya şiddetli elemin etkisi altında kalmalı,
c) Failin işlediği suç bu ruhsal durumunun tepkisi olmalı,
d) Haksız tahrik teşkil eden eylem mağdurdan sadır olmalıdır.
01.06.2005 tarihinde yürürlüğe giren 5237 sayılı Türk Ceza Kanununda, 765 sayılı Kanunda yer alan "ağır – hafif tahrik" ayırımına son verilerek; tahriki oluşturan eylem, somut olayın özelliklerine göre hâkim tarafından değerlendirilip, sanığın iradesine etkisi göz önünde bulundurulmak suretiyle, maddede gösterilen iki sınır arasında belirlenen oranda cezasından makul bir indirim yapılacağı hüküm altına alınmıştır.
Yerleşmiş yargısal kararlarda kabul edildiği üzere; gerek fail, gerekse mağdur ya da maktulün karşılıklı haksız davranışlarda bulunması halinde, tahrik uygulamasında kural olarak haksız bir eylem ile mağdur ya da maktulü tahrik eden fail, karşılaştığı tepkiden dolayı tahrik altında kaldığını ileri süremez. Ancak maruz kaldığı tepki, gerçekleştirdiği fiille karşılaştırıldığında aşırı bir hal almışsa, başka bir deyişle tepkide açık bir oransızlık varsa, bu tepkinin artık başlı başına haksız bir nitelik alması nederiyle fail bakımından haksız tahrik oluşturduğu kabul edilmelidir.
Bu açıklamalar ışığında uyuşmazlık konusu değerlendirildiğinde;
Aynı site içerisinde birbirlerinin balkonunu görecek şekilde yakın dairelerde, genellikle yaz mevsimlerinde kalan katılan.... ile sanığın olaydan birkaç yıl önce tanıştıkları, sanık savunmasına ve bir kısım tanık anlatımlarına göre de, katılan.... ile sanığın olay tarihinden bir süre öncesine kadar dönem dönem duygusal yakınlık yaşadıkları ve arkadaşlıklarının bulunduğu, olay gecesi katılan....’nın misafirleri olan .... ve ailesini uğurlamak için birlikte sitenin çıkışına doğru yürüdükleri esnada karşılarından gelen sanığın...."ya doğru yöneldiği,...."nın sanığın yolundan çekilmeye çalıştığı, sanığın ise ısrarla katılan...."nın üstüne gittiği, tarafların birbirleriyle tartışmaya başladıkları, tanık ....’un eşinin sanık ile...."nın arasına girdiği sırada sanığın katılan...."ya doğru elini uzatması üzerine...."nın sanığı iteklediği, sanığın da elinin tersi ile...."nın yüzüne vurduğu, bunun üzerine sanık ile...."nın yaklaşık 1,5-2 dakika boyunca birbirleri ile tartışıp kavga ettikleri, daha çok darbedilen...."nın da zaman zaman sanığa karşılık verdiği, tanık Zeynel’in sanık ile...."nın arasına girip sanığı olay yerinden uzaklaştırdığı, katılanlar.... ve ..."in misafirlerini uğurladıktan sonra ikametlerinin olduğu ...bloğa girdikleri sırada blok içerisinde karşılaştıkları sanığın, tabanca ile katılan...."ya doğru bir el ateş ederek boynundan yaraladığı, bunun üzerine katılanların ...bloktan çıkarak sitenin giriş kısmındaki bekçi kulübesine doğru kaçmaya başladıkları, sanığın da tabanca ile kendilerini kovaladığı, katılanlar.... ve ...’in bekçi kulübesine girmelerinden sonra da sanığın kulübenin kapısından katılan...."nın sırtına doğru bir el daha ateş ederek,...."yı yaşamını tehlikeye sokan bir duruma ve kemik kırığına neden olacak şekilde yaralamak suretiyle öldürmeye teşebbüs ettiği anlaşılan olayda; ilk haksız hareketin yolda karşılaştığı...."nın üzerine doğru gitmesi, kendisinden uzaklaşmaya çalışmasına rağmen...."ya doğru elini uzatması,...."nın kendisinden uzaklaştırmak için sanığı eliyle iteklemesinden sonra da yaklaşık 2 dakika boyunca...."yı darbetmek suretiyle sanıktan geldiğinin anlaşılması karşısında, katılan...."nın sanığın kendisine doğru elini uzatması üzerine sanığı iteklemesi şeklindeki fiili haksız tahrik nedeni sayılamayacağından, sanık lehine haksız tahrik hükmünü uygulamayan yerel mahkeme hükmü ile söz konusu hükmün düzeltilerek onanmasına ilişkin Özel Daire kararında herhangi bir isabetsizlik bulunmamaktadır.
Bu itibarla, haklı nedene dayanmayan Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının reddine karar verilmelidir.
SONUÇ:
Açıklanan nedenlerle;
1- Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığı itirazının REDDİNE,
2- Dosyanın mahalline gönderilmek üzere Yargıtay Cumhuriyet Başsavcılığına TEVDİİNE, 17.10.2017 tarihinde yapılan müzakerede oybirliğiyle karar verildi.
Bu alandan sadece bu kararla ilintili POST üretebilirsiniz. Bu karardan bağımsız tamamen kendinize özel POST üretmek için TIKLAYINIZ
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.