Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2019/11991
Karar No: 2021/2314
Karar Tarihi: 08.03.2021

Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2019/11991 Esas 2021/2314 Karar Sayılı İlamı

Özet:


Davacı, Kasten Öldürme suçundan tutuklanmış ve beraat etmiştir. Tutuklu kaldığı sürede maddi ve manevi zarara uğramıştır. Davacının tazminat talebi kısmen kabul edilerek 42.400 TL maddi tazminata hükmedilmiştir. Ancak, davacının işletmecilik yaptığı kahvehanenin gelirini belirleyen resmi belgelerin incelenmediği ve eksik inceleme yapıldığı gerekçesiyle maddi tazminat miktarının yeniden belirlenmesi gerektiği, ayrıca infaz edilen tutuklu kaldığı dönemler için ayrı ayrı faiz belirlenmesi gerektiği belirtilmiştir. Ayrıca, beraat eden davacı lehine hükmolunması gereken 3.000 TL maktu vekalet ücretinin maddi zarar kapsamında değerlendirilemeyeceği ve bozma sonrası manevi tazminat talebi ile ilgili olarak karar verilmemesi de hatalar olarak belirtilmiştir. Kararı temellendiren kanun maddeleri ise şöyledir: 5271 sayılı CMK'nın 142. maddesi, 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi.
12. Ceza Dairesi         2019/11991 E.  ,  2021/2314 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Ağır Ceza Mahkemesi
    Dava : Koruma tedbirleri nedeniyle tazminat
    Hüküm : Davacının tazminat talebinin kısmen kabülü ile 42.400,00 TL maddi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işletilecek yasal faizi ile davalı Hazineden alınarak davacıya verilmesine,


    Davacının tazminat talebinin kısmen kabulüne ilişkin hüküm, davalı vekili ve davacı vekili tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Davacı vekilinin temyiz isteminin vekalet ücreti ile sınırlı olduğu belirlenerek yapılan incelemede,
    Tazminat talebinin dayanağı olan Kartal 1. Ağır Ceza Mahkemesinin 2009/38 Esas - 2010/23 Karar sayılı ceza dosyası kapsamında, davacının Kasten Öldürme suçundan 28.11.2008 – 22.07.2009 ve 06.08.2009 - 21.01.2010 tarihleri arasında 404 gün tutuklu kaldığı, yapılan yargılama sonunda beraatine hükmedildiği, beraat hükmünün 05.04.2012 tarihinde kesinleştiği, tutuklama tarihi itibariyle yürürlükte bulunan 5271 sayılı CMK"nın 142. maddesinde öngörülen süre içinde yetkili ve görevli mahkemeye davanın açıldığı ve kanunda öngörülen yasal şartların oluştuğu,
    Davacının 76.350,00 TL maddi ve 25.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile ödenmesi talebine ilişkin söz konusu davada, yerel mahkemece 52.000,00 TL maddi ve 10.000,00 TL manevi tazminatın tutuklama tarihinden itibaren işleyecek yasal faizi ile davalıdan alınarak davacıya ödenmesine hükmedilmesi üzerine dairemizce yapılan incelemede ‘’davacının 28.11.2008 – 22.07.2009 ve 06.08.2009 - 21.01.2010 tarihleri arasında 404 gün süreyle tutuklu kaldığı, tutuklanmadan önce çay ocağı işletmeciliği yapan davacının bu dönem içerisinde maddi zararını vergi kaydı, gelir vergisi beyannamesi gibi resmi bir belgeyle ispatlayamadığı nazara alınıp, tutuklu kaldığı dönemde geçerli olan net asgari ücret üzerinden kesinti yapmadan hesaplanacak miktarın maddi tazminat olarak ödenmesine karar verilmesi gerektiği, tazminat davasına dayanak olan ceza dava dosyasında davacı hakkındaki tutuklama kararının infazına 22.07.2009 tarihi ile 06.08.2009 tarihleri arasında ara verilmesi nedeniyle 404 gün süreyle tutuklu kaldığı, mahkemece tutukluluk süresinin 420 gün olarak belirlenmesi suretiyle fazla maddi tazminata hükmedilmesi, davacının beraat ettiği ceza davasında kendisini vekille temsil ettirdiği ve beraat hükmünün verildiği tarihte geçerli Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi üzerinden hesaplanacak 2.000 TL vekalet ücretinin maddi zararına ilave edilmesi gerekirken, beraat hükmünden önceki bir tarihte tanzim edilen serbest meslek makbuzu bulunmamasına rağmen vekalet ücreti olarak 10.000 TL’nin maddi zarara ilave edilmesi suretiyle fazla miktarda maddi tazminata hükmedilmesi, aynı konu ve haksız tutuklama nedenine dayalı açılmış dava olup olmadığının araştırılması gerektiği gerekçeleri ile hükmün bozulması üzerine yerel mahkemece duruşma açılıp, 42.400,00 TL maddi tazminatın tutuklama tarihinden işletilecek yasal faizi ile davalı Hazineden alınarak davacıya ödenmesine hükmedildiği anlaşılmakla;
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 26.11.2013 tarihli, 2013/50 esas, 2013/525 sayılı kararına ve süreklilik kazanmış uygulamalarına göre, şeklen direnme kararı verilmiş olsa dahi; bozma kararı doğrultusunda işlem yapmak, bozma kararında tartışılması gerektiği belirtilen hususları tartışmak, bozma sonrasında yapılan araştırmaya, incelemeye, toplanan yeni delillere dayanmak, ilk kararda yer almayan ve daire denetiminden geçmemiş bulunan yeni ve değişik gerekçelerle hüküm kurmak suretiyle verilen karar; özde direnme niteliğinde olmayıp, bozmaya eylemli uyma sonucu verilen yeni bir hüküm olmakla bozma ilamı üzerine yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre davalı vekilinin davanın reddi gerektiğine ilişkin sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
    1-Davacının kahvehane işletmeciliği yaptığının belirtildiği ve davacı tarafça sunulan vergi kaydının bulunduğu dikkate alınarak, 2007 ve 2009 yıllarına ilişkin olarak düzenlenen yıllık vergi beyannamelerinin onaylı birer sureti ilgili kurumdan temin edilip incelenerek maddi zararın belirlenmesi gerektiği, davacının gelirinin asgari ücret miktarından düşük olduğunun tespit edilmesi halinde ise tutuklu kaldığı dönemde geçerli olan net asgari ücret üzerinden kesinti yapmadan hesaplanacak miktarın maddi tazminat olarak ödenmesine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, salt davacı tarafından sunulan vergi kaydı ve Pendik İlçe Emniyet Müdürlüğünün cevabi yazısı dayanak gösterilerek eksik inceleme ve araştırma ile yazılı şekilde karar verilmesi,
    2-Davacının tutuklu kaldığı dönemlerin 28.11.2008 – 22.07.2009 ve 06.08.2009 - 21.01.2010 tarihleri arasında infaz gördüğünün belirtildiği, davacının tutukluluğunun infazına 22.07.2009 tarihinden 06.08.2009 tarihinde kadar ara verildiği anlaşıldığından, maddi tazminat miktarlarının davacının infaz edilen tutuklu kaldığı dönemler için ayrı ayrı belirlenip tutukluluk başlangıç tarihlerine göre ayrı ayrı faiz belirlenmesi gerekirken davacı lehine ilk tutuklama tarihinden başlayacak şekilde yasal faiz işletilerek maddi tazminata hükmedilmesi,
    3-Bozma ilamı sonrası Dairemizce gidilen görüş değişikliğine göre; 29.05.1957 tarih ve 4-16 sayılı Yargıtay İçtihadı Birleştirme Kararında belirtildiği üzere, tazminat talebinin dayanağı olan ceza dosyasında beraat eden davacı lehine hükmolunması gereken maktu vekalet ücretinin yargılama giderleri kapsamında olduğu ve bu hakkın asıl davadan bağımsız olarak dava konusu yapılamayacağı, beraat eden davacı lehine hükmolunması gereken 3.000,00 TL maktu vekalet ücretinin maddi zarar kapsamında değerlendirilemeyeceği,
    4-Dairemizin 01.04.2014 tarih, 2013/29305 Esas – 2014/8012 Karar sayılı bozma ilamı öncesi verilen 13.12.2012 tarihli manevi tazminata ilişkin hükmün açıkça onanmadıkça kesinleşmiş sayılamayacağı gözetilmeden, bozma sonrası yapılan yargılama sonunda davacının manevi tazminat talebi ile ilgili olarak karar verilmemesi,
    Kabule göre de;
    Davacı yararına hükmedilen toplam tazminat miktarına göre karar tarihinde yürürlükte bulunan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi uyarınca nisbi vekalet ücretine hükmedilmesi gerekirken eksik şekilde 3.000,00 TL maktu vekalet ücretine hükmedilmesi,
    Bozmayı gerektirmiş olup, davalı vekilinin ve davacı vekilinin temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden, hükmün bu sebepten dolayı 5320 sayılı Kanunun 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme uygun olarak BOZULMASINA, 08.03.2021 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.







    Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.

    Son Eklenen İçtihatlar   AYM Kararları   Danıştay Kararları   Uyuşmazlık M. Kararları   Ceza Genel Kurulu Kararları   1. Ceza Dairesi Kararları   2. Ceza Dairesi Kararları   3. Ceza Dairesi Kararları   4. Ceza Dairesi Kararları   5. Ceza Dairesi Kararları   6. Ceza Dairesi Kararları   7. Ceza Dairesi Kararları   8. Ceza Dairesi Kararları   9. Ceza Dairesi Kararları   10. Ceza Dairesi Kararları   11. Ceza Dairesi Kararları   12. Ceza Dairesi Kararları   13. Ceza Dairesi Kararları   14. Ceza Dairesi Kararları   15. Ceza Dairesi Kararları   16. Ceza Dairesi Kararları   17. Ceza Dairesi Kararları   18. Ceza Dairesi Kararları   19. Ceza Dairesi Kararları   20. Ceza Dairesi Kararları   21. Ceza Dairesi Kararları   22. Ceza Dairesi Kararları   23. Ceza Dairesi Kararları   Hukuk Genel Kurulu Kararları   1. Hukuk Dairesi Kararları   2. Hukuk Dairesi Kararları   3. Hukuk Dairesi Kararları   4. Hukuk Dairesi Kararları   5. Hukuk Dairesi Kararları   6. Hukuk Dairesi Kararları   7. Hukuk Dairesi Kararları   8. Hukuk Dairesi Kararları   9. Hukuk Dairesi Kararları   10. Hukuk Dairesi Kararları   11. Hukuk Dairesi Kararları   12. Hukuk Dairesi Kararları   13. Hukuk Dairesi Kararları   14. Hukuk Dairesi Kararları   15. Hukuk Dairesi Kararları   16. Hukuk Dairesi Kararları   17. Hukuk Dairesi Kararları   18. Hukuk Dairesi Kararları   19. Hukuk Dairesi Kararları   20. Hukuk Dairesi Kararları   21. Hukuk Dairesi Kararları   22. Hukuk Dairesi Kararları   23. Hukuk Dairesi Kararları   BAM Hukuk M. Kararları   Yerel Mah. Kararları  


    Avukat Web Sitesi