8. Hukuk Dairesi 2018/2993 E. , 2019/1267 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Sulh Hukuk Mahkemesi
DAVA TÜRÜ : Elatmanın Önlenmesi, Yıkım
Taraflar arasında görülen ve yukarıda açıklanan davada yapılan yargılama sonunda Mahkemece, davanın kabulüne karar verilmiş olup hükmün davalı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine, Dairece dosya incelendi, gereği düşünüldü.
.K.. A R A R
Davacı vekili dava dilekçesinde, 298 ada 297 parselde tapuya kayıtlı 684,54 m2 miktarlı taşınmazın tapuda 516/685 oranında müvekkili adına hisseli olarak kayıtlı olduğunu, aynı mahalde müvekkilin gayrimenkulünün arkasında bulunan parselde de davalının malik olup, davalı tarafın hiçbir yasal ve haklı gerekçe olmadan müvekkile ait gayrimenkulün yaklaşık 250 m2 lik kısmına baraka ve tarla-sebzelik yapmak suretiyle tecavüz ettiğini ve fiilen kullanmaya başladığını, bu sebeplerle davalının yapmış olduğu yapıların kal"ine ve el atmasının önlenmesine karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, müdahalenin men"i davasının kabulü ile müdahalenin men"ine, davalının taşınmazda yaptığı yapıların kal"ine karar verilmesi üzerine; hüküm, davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, el atmanın önlenmesi ve kal istemlerine ilişkindir.
Hüküm, Sulh Hukuk Mahkemesince verilmiştir. Sulh Hukuk Mahkemesinin bakacağı dava ve işler 1086 sayılı HUMK"un 8.maddesinde gösterilmiştir. Anılan maddenin 1. bendi hükmüne göre; miktar ve değeri 5000 TL"yi geçmeyen davalara Sulh Hukuk Mahkemesinde bakılır. Bu miktar ve değer Ek madde 4 gereğince her takvim yılı başında yeniden değerleme oranında arttırılır. HUMK"un 1.maddesinde de görev, dava olunan şeyin değerine göre belirtilmiş ise, görevli mahkemenin tespitinde, davanın açıldığı gündeki değerin esas olduğu açıklanmıştır. Davacı, dava dilekçesinde dava değerinin 2.000 TL olduğunu belirtmiştir. Hakim, tarafların dilekçede gösterdikleri değerle bağlı değildir. Görev hususu kamu düzeni ile ilgili olup mahkemece re’sen göz önünde bulundurulmalıdır.
Açıklanan bu esasa göre; Mahkemece yapılması gereken, el atmanın önlenmesi ve kal istenen yerlere ilişkin değerleri ayrı ayrı hesaplayıp, görevli olup olmadığı hususunu belirlemek, sonucuna göre davanın esası hakkında karar vermek iken, yazılı şekilde hüküm tesisi doğru görülmemiş, bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle hükmün 6100 sayılı HMK"nin Geçici 3. maddesi yollamasıyla 1086 sayılı HUMK"un 428. maddesi uyarınca BOZULMASINA, HUMK"un 440/III-1, 2, 3 ve 4. bentleri gereğince ilama karşı karar düzeltme yolu kapalı bulunduğuna, peşin harcın istek halinde temyiz edene iadesine, 11.02.2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.