11. Hukuk Dairesi 2016/4160 E. , 2016/4591 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :TİCARET MAHKEMESİ
Taraflar arasında görülen davada ... Asliye Ticaret Mahkemesi’nce verilen 11/02/2016 tarih ve 2015/918-2016/110 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davalı vekili, ihbar olunan ... vekili ve fer"i müdahil ... vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi ... tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe, layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:
Davacı vekili, müvekkilinin davalı bankanın (...) Karşıyaka şubesine 05.11.1999 tarihinde 750,00 TL yatırdığını, vade tarihinden önce 12.12.1999 tarihinde banka yönetimine ... tarafından el konularak yönetiminin ..."ye devir edildiğini, bankanın daha sonra ... Bank ile birleştirildiğini ve davalı ... tarafından bankanın devir alındığını, müvekkilinin mevduat hesabının ...."de kurulu ..."ye aktarıldığını, ancak banka yöneticilerinin anılan kıyı bankasını paravan olarak kullanarak mudileri dolandırdığının ceza mahkemesi kararı ile sabit olduğunu, bu nedenle mevduatı kabul eden bankanın zarardan sorumlu olduğunu, ileri sürerek, anılan miktarın faiziyle birlikte tahsiline karar verilmesini talep ve dava etmiştir.
Davalı vekili, müvekkili ile ... arasında düzenlenen devir protokolü uyarınca müvekkilinin sorumluluğunun bulunmadığını, anılan kurumun borcu üstlenmesi nedeniyle protokolün üçüncü kişileri de bağlayıcı olduğunu, müvekkilinin davada husumet ehliyeti bulunmadığı gibi istemin zamanaşımına uğradığını ileri sürerek davanın reddini istemiştir.
Mahkemece, iddia, savunma ve tüm dosya kapsamına göre, 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunu hükümlerine göre, tacir olmayan kişinin bankada açtığı hesabın ticari ve mesleki amaç ile hareket etmemesi nedeni ile anılan yasanın 3/1-k Maddesine göre tüketici olarak kabul edilmesi gerektiği, davaya bakma görevinin Tüketici Mahkemesine ait olduğu gerekçesiyle, görevsizlik kararı verilmiştir.
Kararı davalı vekili, ihbar olunan ... vekili ve fer"i müdahil ... vekili temyiz etmiştir.
1) Mahkemece, davanın kabulüne dair verilen kararı temyiz eden ..., talebe konu davada ihbar olunan konumundadır. İhbar eden tarafın temsilcisi olarak davaya katılmamıştır. Karar başlığında davalı olarak gösterilmemiş, aleyhine de hüküm kurulmamıştır.
Ayrıca, ihbar olunanın dilekçesi temyiz defterine kaydedilmemiş, temyiz harcının yatırıldığına dair makbuza da dosya içinde rastlanmamıştır. Temyiz dilekçesinin verilme usulü HUMK"nın 434"ncü maddesinde açıklanmış olup, buna göre temyiz dilekçesinin temyiz defterine kayıt ettirilip, temyiz harcının yatırılmış olması gerekmektedir.
Bu itibarla, ihbar olunan ... vekilinin hukuki yararı bulunmadığından ve yukarıda belirtilen işlemler yapılmaksızın verilmiş temyiz dilekçesinin incelenme kabiliyeti bulunmaması nedeniyle temyiz isteminin reddine karar verilmesi gerekmiştir.
2) Dava dosyası içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp, değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına göre, davalı vekili ve fer"i müdahil ... vekilinin tüm temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.
SONUÇ: Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, ihbar olunan ... vekilinin temyiz isteminin REDDİNE, (2) nolu bentte açıklanan nedenlerle davalı ve feri müdahil ... vekilinin temyiz itirazlarının reddiyle, hükmün ONANMASINA, 25/04/2016 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.