19. Ceza Dairesi Esas No: 2019/915 Karar No: 2019/5586 Karar Tarihi: 13.03.2019
5809 Sayılı Kanuna Aykırılık - Yargıtay 19. Ceza Dairesi 2019/915 Esas 2019/5586 Karar Sayılı İlamı
19. Ceza Dairesi 2019/915 E. , 2019/5586 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi SUÇ : 5809 Sayılı Kanuna Aykırılık HÜKÜM : Mahkumiyet
Yerel Mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle; başvurunun süresi, kararın niteliği ve suç tarihine göre, her ne kadar tayin edilen adli para cezası tür ve miktarı itibariyle, 14.04.2011 tarihinde yürürlüğe giren 6217 sayılı Kanun"un 26. maddesi ile 5320 sayılı Ceza Muhakemesi Kanunu"nun Yürürlük ve Uygulama Şekli Hakkında Kanuna eklenen geçici 2. madde gereğince kesin nitelikte ise de; Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 21/12/2010 tarih, 2010/10-230 Esas ve 2010/264 Karar sayılı ilamı gereğince mahkûmiyete ek olarak güvenlik tedbirlerine hükmedilmesi halinde hükmün temyizi kabil olduğu kabul edilmekle, dosya incelendi, gereği görüşülüp düşünüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Mahkemece 11.03.2014 gün ve 2013/441 Esas, 2014/213 Karar ile 14.03.2014 gün ve 2013/226 Esas, 2014/226 Karar sayılı birleştirme kararlarına konu kamu davaları ile adli emanetin 2012/548 sırasında kayıtlı suça konu abonelik sözleşmeleri hakkında bir karar verilmediği görülmekle her zaman karar verilmesinin mümkün olduğu kabul edilmiştir. Sanığın şikayetçi ... adına 22/08/2011 ve 25/08/2011 olmak üzere farklı tarihlerde birden fazla abonelik sözleşmesi düzenlemesi nedeniyle hakkında zincirleme suç hükümlerine dayalı olarak TCK’nun 43/1. maddesi uyarınca artırım yapılması gerekmekte ise de, bu husus aleyhe temyiz olmadığından bozma nedeni yapılmamıştır. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede; Yükletilen suçun sanık tarafından işlendiğinin kanuna uygun olarak yürütülen duruşma sonucu saptandığı, bütün kanıtlarla aşamalarda ileri sürülen iddia ve savunmaların temyiz denetimini sağlayacak biçimde ve eksiksiz sergilendiği, özleri değiştirilmeksizin tartışıldığı, vicdani kanının kesin, tutarlı ve çelişmeyen verilere dayandırıldığı, Eylemin doğru olarak nitelendirildiği ve Kanun’da öngörülen suç tipine uyduğu, Anlaşılmış ve ileri sürülen başkaca temyiz nedenleri yerinde görülmediği gibi hükmü etkileyecek oranda hukuka aykırılığa da rastlanmamıştır. Ancak, Adli para cezası ile cezalandırılmasına karar verilen sanık hakkında, kasıtlı suçtan hapis cezasına mahkumiyetin kanuni sonucu olan 5237 sayılı TCK"nun 53. maddesinde düzenlenen hak yoksunluklarına hükmedilmesi, Kanuna aykırı ve O Yer Cumhuriyet savcısının temyiz itirazları bu itibarla yerinde görüldüğünden hükmün BOZULMASINA, bu aykırılık yeniden yargılama yapılmasına gerek olmaksızın düzeltilebilir nitelikte olduğundan, 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nun 322. maddesi uyarınca, hükümden TCK’nun 53. maddesinin uygulanmasına ilişkin bölümün tamamen çıkartılması suretiyle, başkaca yönleri kanuna uygun bulunan HÜKMÜN tebliğnameye uygun olarak, DÜZELTİLEREK ONANMASINA, 13/03/2019 tarihinde oy birliğiyle karar verildi.