Taksirle öldürme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2017/4444 Esas 2018/4805 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
12. Ceza Dairesi
Esas No: 2017/4444
Karar No: 2018/4805
Karar Tarihi: 24.04.2018

Taksirle öldürme - Yargıtay 12. Ceza Dairesi 2017/4444 Esas 2018/4805 Karar Sayılı İlamı

12. Ceza Dairesi         2017/4444 E.  ,  2018/4805 K.

    "İçtihat Metni"

    Mahkemesi :Asliye Ceza Mahkemesi
    Suç : Taksirle öldürme
    Hüküm : TCK"nın 85/1, 52, 51. maddeleri uyarınca mahkumiyet

    Taksirle öldürme suçundan sanığın mahkumiyetine ilişkin hüküm, sanık müdafii tarafından temyiz edilmekle dosya incelenerek gereği düşünüldü:
    Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 23.11.2010 tarihli ve 2010/7-191-227 saylı kararında vurgulandığı üzere; hükmün aleyhe bozulması halinde davaya yeniden bakacak mahkeme tarafından sanıktan bozmaya karşı diyeceğinin sorulması, 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 326 ve 5271 sayılı CMK"nın 307/2. maddeleri uyarınca zorunludur. Savunma hakkının sınırlandırılamayacağı ilkesine dayanan bu zorunluluk uyarınca, sanığa, bozmada belirtilen ve aleyhinde sonuç doğuracak olan hususlarda beyanda bulunma, kendisini savunma ve bu konudaki kanıtlarını sunma olanağı tanınmalıdır.
    İncelenen dosyada, sanık hakkında taksirle öldürme suçundan kurulan 25.09.2013 tarihli beraat hükmünün, katılanlar vekilinin temyiz istemi üzerine, Dairemizin 30.03.2015 tarihli ve 2014/10033 esas, 2015/5411 karar sayılı bozma ilamı ile “… depo sorumlusu sanık ... ile vardiya amiri sanık ..."in, üç aylık yükleme boşaltma işçisinin, depoda mal yükleme boşaltması sırasında istif makinasının üzerinden düşerek ölmesinde, işveren vekili olarak çalışma sırasında depoda yeterli biçimde gözetim ve denetimde bulunmamaları nedeniyle tali kusurlu oldukları ve mahkumiyetlerine karar verilmesi gerektiği gözetilmeden, oluşa ve dosya kapsamına uygun bulunmayan bilirkişi raporlarına dayanılarak yazılı şekilde beraatlerine karar verilmesi...” nedenine dayalı olarak bozulmasına karar verildiği halde, bozmanın sanık aleyhine de olması karşısında, 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 326/2. maddesine göre sanığın bozma ilamına karşı diyeceklerinin tespiti gerekirken, sanığa duruşma gününü bildirir davetiye tebliğ edilmesi ile yetinilerek karar verilmesi suretiyle savunma hakkının kısıtlanması,
    Kanuna aykırı olup, sair yönleri incelenmeyen hükmün bu nedenlerle 5320 sayılı Kanun"un 8. maddesi uyarınca halen uygulanmakta olan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi gereğince isteme aykırı olarak BOZULMASINA, 24/04/2018 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.


    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.