15. Ceza Dairesi 2017/9807 E. , 2019/14498 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Ağır Ceza Mahkemesi
SUÇ : Nitelikli dolandırıcılık, resmi belgede sahtecilik
HÜKÜM : TCK’nın 158/1-d, 167/2, 35/2, 62, 52/2, 53, 58. maddeleri gereğince mahkumiyet
TCK’nın 204/1, 62, 53, 58. maddeleri gereğince mahkumiyet
Nitelikli dolandırıcılık ve resmi belgede sahtecilik suçlarından sanığın mahkumiyetine ilişkin hükümler; katılan vekili ile sanık müdafi ile sanık tarafından temyiz edilmekle, dosya incelenerek gereği düşünüldü;
Sanık ...’nın aralarında herhangi bir alışveriş olmaksızın kendisinin alacaklı babası ...’nın ise borçlu olduğu suça konu 100.000 Dolar bedelli bono düzenleyerek 31/05/2005 tarihinde ölen babası ...’nın ölümünden sonra 10/06/2011 tarihinde mirasçılar olan kardeşleri katılan ve mağdurlar aleyhine icra takibi başlattığı, takip nedeniyle katılanların mal varlıklarının haczedildiği, yapılan araştırmada senet üzerindeki keşide tarihinin 15/09/2004 iken 15/07/2004 olarak, ödeme tarihinin ise 15/09/2009 iken 15/09/2008 olarak tahrifat yapıldığının tespit edildiği, katılanlar tarafından açılan hukuk davası neticesinde yapılan icra takibinin iptal edildiği, bu şekilde sanığın atılı suçları işlediği iddia olunan olayda;
1-Sanık hakkında resmi belgede sahtecilik suçu yönünden yapılan incelemede;
Sanık savunması, katılanlar, mağdurlar ve tanık beyanları, ekspertiz raporları, 23/12/2013 tarihli ATK raporu ile dosya kapsamından mahkemece sanığın üzerine atılı resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmü ve uygulamasında bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekilinin lehe hükümlerin uygulanmaması gerektiğine, verilen cezanın orantısız olduğuna dair, sanık müdafii ve sanığın hükmün usul ve yasaya aykırı olduğuna, atılı suçun sübut bulmadığına dair temyiz itirazlarının reddiyle hükmün ONANMASINA,
2-Sanık hakkında nitelikli dolandırıcılık suçu yönünden yapılan incelemede;
Sanık savunması, katılanlar, mağdurlar ve tanık beyanları, ekspertiz raporları, 23/12/2013 tarihli ATK raporu ile dosya kapsamından mahkemece sanığın üzerine atılı resmi belgede sahtecilik suçundan verilen mahkumiyet hükmünde bir isabetsizlik görülmemiştir.
Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin kovuşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya kapsamına göre, katılan vekili ile sanık müdafi ve sanığın sair temyiz itirazlarının reddine, ancak;
Sanığa atılı nitelikli dolandırıcılık suçunun katılan aleyhine haciz işlemi yapılması ile tamamlanmış olduğu ve sanık hakkında teşebbüs hükümlerinin uygulanamayacağının gözetilmeyerek eksik ceza tayini,
Kanuna aykırı, katılan vekili ile sanık müdafii ve sanığın temyiz itirazları bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu nedenle 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi gereğince uygulanması gereken 1412 sayılı CMUK"nin 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 10/12/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.