Kasten yaralama - Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2020/9030 Esas 2020/6172 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
3. Ceza Dairesi
Esas No: 2020/9030
Karar No: 2020/6172
Karar Tarihi: 09.06.2020

Kasten yaralama - Yargıtay 3. Ceza Dairesi 2020/9030 Esas 2020/6172 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Mahkeme, bir kasten yaralama davasında verilen mahkumiyet kararını incelemiştir. Karara göre, yüzünde sabit iz niteliğinde yaralanması bulunan mağdurun raporu yetersiz kabul edilmiştir. Bu nedenle mağdurun tüm tedavi evrakları ve raporlarıyla birlikte en yakın Adli Tıp Kurumu Şube Müdürlüğüne sevk edilerek yeni bir rapor alınması gerektiği belirtilmiştir.
Ayrıca, kararda sanık lehine haksız tahrik indirimi uygulanarak eksik ceza tayini yapıldığı ve asgari hadden indirimin yapılmadığı tespit edilmiştir. Bu nedenle karar bozulmuştur.
5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi ve 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi uyarınca hükmün bozulması kararlaştırılmıştır. Ayrıca, CMUK'un 326/son maddesi gereğince kazanılmış hakkın dikkate alınması kararlaştırılmıştır.
Kararda geçen kanun maddeleri: 5237 sayılı TCK'nın 29. maddesi, TCK'nın 3. maddesi, 5320 sayılı Kanun'un 8/1. maddesi, 1412 sayılı CMUK'un 321. maddesi, CMUK'un 326/son maddesi.
3. Ceza Dairesi         2020/9030 E.  ,  2020/6172 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ :Asliye Ceza Mahkemesi
    SUÇ : Kasten yaralama
    HÜKÜM : Mahkumiyet

    Mahalli mahkemece verilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunarak;
    Gereği görüşülüp düşünüldü:
    1) Adli Tıp Kurumu uygulama ve kriterleri ile Dairemizin istikrarlı içtihatlarına göre mağdurun yüzünde sabit iz kalıp kalmayacağı yönündeki raporun olay tarihinden en az 6 aylık süre geçtikten sonra yapılacak muayene sonucunda düzenlenmesi gerektiği, mağdurun yaralanmasının yüzünde sabit iz niteliğinde olduğuna dair Uşak Adli Tıp Şube Müdürlüğü tarafından düzenlenen 03.01.2014 tarihli raporun ise olay tarihinin üzerinden 6 ay geçmeden yapılan muayenesi sonucu düzenlendiği anlaşılmakla, mağdurun tüm tedavi evrakları ve raporlarıyla birlikte en yakın Adli Tıp Kurumu Şube Müdürlüğüne sevkinin yapılarak, yaralanmasının yüzde sabit ize neden olup olmadığı yönünde yeniden rapor aldırılmasından sonra sanığın hukuki durumunun belirlenmesinin gerektiği gözetilmeden yetersiz rapora dayanılarak yazılı şekilde hüküm kurulması,
    2) Mahkemece, ilk haksız hareket hareketin kimden geldiğinin belirlenemediğinden bahisle sanık lehine haksız tahrik indirimi yapıldığının belirtilmesi karşısında, Yargıtay Ceza Genel Kurulunun 22.10.2002 tarih ve 2002/4-238 Esas - 367 Karar sayılı kararı ve bu kararla uyumlu Ceza Dairelerinin yerleşmiş ve süreklilik gösteren içtihatlarında benimsendiği üzere, ilk haksız hareketin kimden kaynaklandığının şüpheye yer bırakmayacak şekilde belirlenemediği hallerde, sanık lehine 5237 sayılı TCK"nin 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik indirimi uygulanırken, TCK"nin 3. maddesinde belirtilen orantılılık ilkesi gereğince asgari hadden indirim yapılması gerekirken; (1/3) oranında indirim yapılmak suretiyle sanık hakkında eksik ceza tayini,
    Bozmayı gerektirmiş, sanığın ve sanık müdafiinin temyiz sebepleri bu itibarla yerinde görülmüş olduğundan hükmün bu sebeplerden 6723 sayılı Kanun"un 33. maddesi ile değişik 5320 sayılı Kanun"un 8/1. maddesi ile yürürlükte bulunan 1412 sayılı CMUK"un 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, CMUK"un 326/son maddesi gereğince kazanılmış hakkın dikkate alınmasına, 09.06.2020 gününde oy birliğiyle karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.