3. Hukuk Dairesi Esas No: 2014/15441 Karar No: 2014/12686 Karar Tarihi: 30.09.2014
Yargıtay 3. Hukuk Dairesi 2014/15441 Esas 2014/12686 Karar Sayılı İlamı
3. Hukuk Dairesi 2014/15441 E. , 2014/12686 K.
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ : İSTANBUL 8. SULH HUKUK MAHKEMESİ TARİHİ : 10/05/2012 NUMARASI : 2011/601-2012/516
Taraflar arasında görülen menfi tespit davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir. Y A R G I T A Y K A R A R I Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü: Davacı vekili dava dilekçesinde, davacının elektrik abonesi olduğunu, evde bulunmadığı sırada sayacının söküldüğünü ve yeni sayaç takıldığını, kaçak elektrik kullanıldığına dair 3.256 TL"lik fatura geldiğini, fatura bedeli kadar borçlu olmadığı belirterek, faturanın iptalini talep etmiştir. Davalı vekili cevabında, davacının sayaç camının aralanarak diske müdahale edildiğini beyan etmiştir. Mahkemece; davanın kabulü ile borçlu olmadığının tespitine karar verilmiş, hükmü davalı vekili temyiz etmiştir. Dosya kapsamından davacı ile davalı arasında davacının "meskeni" ile ilgili abone sözleşmesi imzalandığı, dava konusu fatura ile abone sözleşmesine dayalı sayaca müdahale edildiği iddiasından kaynaklandığı anlaşılmaktadır. 4822 sayılı Kanun ile değişik, 4077 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanunun amaç başlıklı 1.maddesinde yasanın amacı açıklandıktan sonra, kapsam başlıklı 2.maddesinde “Bu kanun, birinci maddesinde belirtilen, amaçlarla mal ve hizmet piyasalarında tüketicinin taraflardan birini oluşturduğu her türlü tüketici işlemini kapsar” hükmüne yer verilmiştir. Yasanın 3.maddesinde "mal; alışverişe konu olan taşınır eşyayı, konut ve tatil amaçlı taşınmaz malları ve ekonomik ortamda kullanılmak üzere hazırlanan yazılım, ses, görüntü ve benzeri gayri maddi malları ifade eder." Satıcı; "kamu tüzel kişileri de dahil olmak üzere ticari veya mesleki faaliyetleri kapsamında tüketiciye mal sunan gerçek veya tüzel kişileri kapsar." "Tüketici ise, bir mal veya hizmeti ticari veya mesleki olmayan amaçlarla edinen, kullanan veya yararlanan gerçek kişiyi ifade eder." şeklinde tanımlanmış ve yine anılan Yasanın 3/d maddesinde, "hizmet; bir ücret veya menfaat karşılığında her türlü faaliyet” olarak tanımlanmıştır. Bir hukuki işlemin 4077 sayılı Yasa kapsamında kaldığının kabul edilmesi için yasanın amacı içerisinde yukarıda tanımları verilen taraflar arasında mal veya hizmet satışına ilişkin bir hukuki işlemin olması gerekir. Davada; davacının, meskeni ile ilgili abone sözleşmesi gereğince tüketici kabul edilmesi gerekir. Bu durumda, taraflar arasındaki uyuşmazlığın Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanun kapsamında kaldığından davada Tüketici Mahkemesi görevlidir. Görev ile ilgili düzenlemeler kamu düzenine ilişkin olup taraflar ileri sürmese dahi yargılamanın her aşamasında res’en gözetilir. Görev ile ilgili hususlarda kazanılmış hak söz konusu olmaz. Mahkemece, bu ilke ve esaslar gözetilerek, görevsizlik kararı verilmesi gerekirken, yanılgılı değerlendirme sonucu yazılı şekilde hüküm kurulması bozmayı gerektirmiştir. Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar gözönünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.nun 428.maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 30.09.2014 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.