MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi

Davacı vekili tarafından, davalılar aleyhine 19.10.2010 gününde verilen dilekçe ile geçit hakkı kurulması istenmesi üzerine yapılan duruşma sonunda; davanın kabulüne dair verilen 19.11.2014 günlü hükmün Yargıtayca incelenmesi davalı ... tarafından istenilmekle süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya ve içerisindeki bütün kağıtlar incelenerek gereği düşünüldü:
_ K A R A R _
Davacı, maliki olduğu 133 ada 7 parsel lehine 133 ada 4 parselden geçit hakkı tesisini talep etmiştir.
Mahkemece, 133 ada 7 parsel lehine, 133 ada 4 parsel aleyhine 40,72 m2 büyüklüğünde, 3 metre genişliğinden geçit hakkı tesisine ve geçit bedeli olarak 1.884,00 TL alınmasına karar vermiştir.
Hükmü, davalı ... geçit bedeli belirlenirken alınan bilirkişi raporları arasında çelişki olduğu gerekçesi ile temyiz etmiştir.
1-Yapılan yargılamaya, toplanan delillere ve dosya kapsamına göre davalı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.
2-22.06.2011 tarihli ziraat bilirkişi raporunda 133 ada 4 parselde hesaplanan geçit hakkı kısmının değerinin 17,77 m2 "lik alan için 4.895,00 TL olduğu belirtilmiştir.
11.06.2013 tarihli, ziraat bilirkişisi tarafından hazırlanan raporda 133 ada 4 parselde hesaplanan geçit hakkı kısmının değerinin 55,44 m2"lik yer için bir dönüm taşınmazın değeri 30.375,00 TL bulunmuş olup geçit hakkı kurulmak istenilen alan açısından ödenmesi gereken tutarın 548,00 TL olduğu belirtilmiştir. Mahkemece, bu rapordaki veriler esas alınarak ödenmesi gereken tutar 1.884,00 TL olarak belirlenmiştir.
22.06.2011 tarihli rapor ile keşif sonucu alınan 11.06.2013 tarihli bilirkişi raporu arasında geçit hakkı tesis edilen bölümün değeri açısından çelişki bulunmaktadır. Bu çelişkinin giderilmesi için bilirkişilerden çelişkiyi giderecek şekilde ek rapor alınarak, gerekirse mahallinde yeniden keşif yapılarak, geçit hakkı tesis edilen bölümün keşif tarihi itibariyle değeri belirlenerek, sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiş, bu sebeple kararın bozulması gerekmiştir.

SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin yatırılan harcın istek halinde yatırana iadesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere 09.04.2014 gününde oybirliği ile karar verildi.