17. Hukuk Dairesi 2018/920 E. , 2018/10827 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki, ölümlü trafik kazası nedeniyle maddi ve manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davalı ... ... A.Ş. vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, davalıların sürücüsü ve trafik sigortacısı olduğu aracın yaptığı kazada, araçta yolcu olarak bulunan davacıların annesi Eşe ..."nın öldüğünü ve davacı..."ın yaralandığını, davacı küçüklerin annelerinin desteğinden yoksun kaldığını ve manevi zarara uğradıklarını, davalı ... şirketi tarafından 6.586,52 TL. tazminat ödenmişse de bu bedelin gerçek zararın çok altında olduğunu belirterek fazlaya ilişkin hakları saklı kalmak kaydıyla 2.000,00 TL. maddi tazminatın kısmi ödeme tarihinden işleyecek avans faiziyle birlikte davalı ... şirketinden ve 18.000,00 TL. manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalı ..."ten tahsilini talep etmiş; 27.02.2014 tarihli ıslah dilekçesiyle, maddi tazminat taleplerini 28.808,94 TL"ye yükseltmiştir.
Davalı ... şirketi vekili, davadan önce davacılara yapılan ödeme ile sorumluluklarının son bulduğunu, davacılar murisinin alkollü sürücünün aracına bilerek binmekle müterafik kusurlu olduğunu ve tazminattan indirim yapılması gerektiğini, manevi tazminatın teminat dışı olduğunu, ticari faiz isteminin yersiz olduğunu belirterek davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ile davacı ... ve... için 14.404,47"şer TL. maddi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsiline; davacı ... için 5.000,00 TL. Manevi tazminatın kaza
tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalıdan tahsiline karar verilmiş; hüküm, davalı ... ... A.Ş. vekili tarafından temyiz edilmiştir.
1-Dosya içerisindeki bilgi ve belgelere, mahkeme kararının gerekçesinde dayanılan delillerin tartışılıp değerlendirilmesinde usul ve yasaya aykırı bir yön bulunmamasına; davacı ... lehine hüküm altına alınan manevi tazminattan davalı ..."in sorumlu olduğunun, kararın gerekçe kısmında belirtildiği de dikkate alındığında, mahkeme hükmünün bu yönden tereddüt yaratıcı nitelikte görülmemesine göre; davalı ... ... A.Ş. vekilinin aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazlarının reddine karar vermek gerekmiştir.
2-Dava, ölümlü trafik kazası nedeniyle, ölenin yakınlarının destekten yoksun kalma tazminatı ve manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacıların talep edebileceği destekten yoksun kalma tazminatının belirlenmesi bakımından alınan, 23.11.2013 tarihli hesap bilirkişi raporu incelendiğinde; davacılar için hesaplanan tazminatlardan, davalı ... ... A.Ş. tarafından davadan önce yapılan ödemenin, ödeme tarihi ile dava tarihi arasındaki süre için güncellenmiş bedelinin düşümü suretiyle sonuç tazminatların belirlendiği ve bu bedellerin mahkemece hüküm altına alındığı görülmektedir. ..., davadan önce parayı alan ve bu dönem zarfında parayı kullanan davacı tarafın sebepsiz zenginleşmesinin önlenebilmesi için, davadan önce yapılan ödemelerin hesaplanan tazminattan doğru biçimde güncellenerek düşülmesi; bu güncellemenin ise, dava tarihine kadar değil, zarar hesabının yapıldığı tarihe kadar olması gerekir.
Bu durumda mahkemece; davalı ... ... A.Ş. tarafından davadan önce davacılara ödenen tazminat bedellerine ilişkin detaylı belgelerin davalı sigortacıdan getirtilmesi; tazminatın denkleştirilmesi prensibi uyarınca, ödemenin yapıldığı tarih ile zarar hesabının yapıldığı tarih arasında işleyen yasal faiz hesaplanarak ... ödemesinin güncellenmesi ve güncellenmiş miktarın, tazminat miktarlarından mahsup edilmesi suretiyle hesaplama yapılması konusunda ek rapor alınarak oluşacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, yazılı olduğu biçimde, eksik inceleme ile hüküm tesisi doğru görülmemiştir.
3-Davalı taraf savunmalarında, davacılar desteğinin müterafik kusurlu olması nedeniyle tazminattan indirim yapılması hususunu ileri sürmüş; mahkeme tarafından bu
savunma üzerinde durulup hükümde bu savunma karşılanmadan karar verilmiştir.
Olay tarihi itibariyle yürürlükte olan 818 sayılı Borçlar Kanunu"nun "tazminat miktarının tayini" başlıklı 43. maddesinde (6098 sayılı TBK 51. md); hakimin, tazminatın türü ve kapsamının derecesini, durum ve mevkiinin gereğine ve hatanın ağırlığına göre belirleyeceği belirtilmiş; "Tazminatın tenkisi" başlıklı 44. maddesinde (6098 sayılı TBK 52. md)ise; zarar gören taraf, zarara razı olduğu veya kendisinin eylemi zararın doğmasına ya da zararın artmasına yardım ettiği ve zararı yapan kişinin durum ve mevkiini ağırlaştırdığı takdirde hakimin, zarar ve ziyan tutarını indirebileceği veya zarar ve ziyanı hüküm altına almaktan vazgeçebileceği açıklanmıştır.
Somut olayda; davacılar desteği Eşe ..."nın, davalı ... ... A.Ş"ye sigortalı araç sürücüsü davalı ..."in sevk ve idaresindeki araçta yolcu olduğu, sürücünün kaza anında 0,59 promil alkollü olduğunun doktor raporuyla saptandığı; ceza dosyasında, araç sürücüsünün alkollü olduğunu kabul ettiği; davacılar desteğinin alkollü sürücünün aracına bilerek bindiği; diğer yandan, olaya ilişkin kaza tespit tutanağında, davacılar desteğinin kaza anında araçtan dışarı fırladığı tespiti yapılmış olup emniyet kemerinin de takılı olmadığı anlaşılmaktadır. Gerek alkollü sürücünün aracına binme nedeniyle, gerekse koruyucu mahiyetteki emniyet kemerini takmama nedeniyle davacılar desteği olayda müterafik kusurludur.
Buna göre mahkemece; BK"nun 44. maddesi (TBK 52. md) uyarınca maddi tazminattan makul oranda (Dairemiz"in yerleşik uygulamalarına göre bu oran % 20) hakkaniyete uygun indirim gerekip gerekmediğinin irdelenip tartışılması, ondan sonra varılacak sonuca göre karar verilmesi gerekirken, eksik incelemeyle, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.
4-Davalı ... şirketi, davacılar murisinin öldüğü kazayı yapan aracın trafik sigortacısı olup, 2918 sayılı ..."nun 99/1. maddesi ile ... Genel Şartları"nın B.2. maddesi uyarınca, rizikonun ihbar edildiği tarihten itibaren 8 işgünü içinde sigortacının tazminatı ödeme yükümlülüğü bulunmaktadır. Bu sürenin sonunda ödememe halinde temerrüdün gerçekleştiği ve davalının temerrüt faizinden sorumlu olduğunun kabulü gerekir.
Somut olayda; davacılar vekili tarafından poliçe kapsamında ödeme yapılması için davalı ... şirketine
davadan önce başvuru yapılması üzerine 16.11.2011 tarihinde kısmi ödeme yapıldığının iddia edildiği; davalı tarafın aynı yönde savunma yaptığı; davacı tarafın kısmi ödeme tarihinden itibaren faiz isteminde bulunduğu görülmektedir. Bu itibarla; davalı ... şirketine davadan önce yapılmış başvuru olduğu için, yukarıda anılan yasal düzenlemeler gereği başvurudan sonraki 8. işgünü sonunun davalı sigortacı için temerrüt tarihi olduğu; ancak davacı tarafın kısmi ödeme tarihinden itibaren faiz isteminde bulunduğu dikkate alınmak suretiyle, taleple bağlılık gereği davalı sigortacı için kısmi ödeme tarihinden temerrüt faizine karar verilmesi gerekirken, yanılgılı biçimde, davalı sigortacı için kaza tarihinden faize karar verilmesi de doğru olmamıştır.
SONUÇ : Yukarıda (1) nolu bentte açıklanan nedenlerle, davalı ... ... A.Ş. vekilinin sair temyiz itirazlarının REDDİNE; (2), (3) ve (4) nolu bentlerde açıklanan nedenlerle, davalı ... ... A.Ş. vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalı ... ... A.Ş"ye geri verilmesine 19/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.