Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki her iki taraf vekilleri tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü :
1-Alacaklı vekilinin temyiz itirazları yönünden;
Alacaklı vekili icra mahkemesine verdiği dilekçe ile işlemin faiz yönünden 7.4.2009 tarihli hesap tablosuna karşı şikayette bulunmuştur. Şikayete konu ilamın takibe vaki itiraz üzerine Bilecik Asliye Hukuk Mahkemesi 3.7.2008 tarihli kararında, davanın kısmen kabulüne, takip konusu 220741.11 YTL toplam alacağın, 107177,27 YTL"lık kısmına yapılan itirazın iptali ile takibin bu miktar üzerinden devamına, takibin asıl alacak miktarı olan 54423,57 YTL üzerinden takip tarihinden itibaren yıllık avans faizi üzerinden ve değişen oranlarda aylık %12 yi geçmemek üzere takibin devamına, davalının asıl alacak miktarı olan 54423,57 YTL üzerinden %40"ı oranında icra inkar tazminatına mahkum edilmesine..."hükmetmiştir. Hükümde belirtilen avans faizin hesaplanmasında 3095 sayılı kanunun 1.ve2.maddesinde belirtilen hesap yöntemine uyulmalıdır. Buna göre TC.Merkez Bankası tarafından belirlenen ve 31 Aralık günü yürürlükte olan avans faiz oranı, sonraki yılın 1 ocak 30 Haziran tarihleri arasında uygulanacak, 30 Haziran günlü avans faiz oranı önceki yılın 31 Aralık günü avans faiz oranından 5 puanveya daha çok farklı ise,yılın ikinci yarısında yine 1 Temmuz 31 Aralık arasında bu oranın uygulanması gerekir.Hükme esas alınan raporda ise 3.5.2004 takip tarihinde 7.4.2009 şikayete konu hesap tarihi arası işlemiş faizini, T.C.Merkez Bankası avans faiz oranlarının yürürlük tarihi ile bitiş tarihi arasındaki gün sayısını esas alarak hesaplamış olup, bu hesaplama şekli yukarıda açıklanan yasal faiz hesap şekline uygun değildir. Mahkemece yukarıda yazılı ilkelere uygun olarak bilirkişiden ek rapor alınarak  sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiğinden, usul ve yasaya aykırı hükmün bozulması cihetine gidilmiştir.
2-Borçlu vekilinin temyiz itirazlarına gelince;
Asliye Hukuk Mahkemesinden itirazın iptali ile birlikte alacaklı lehine 54423,57 YTL"nin %40 oranında icra inkar tazminatına hükmedilmiştir. Dairemizin süregelen içtihatlarına göre bir ilamda hüküm altına alınan icra inkar tazminatına ilam karar tarihinden itibaren yasal faizin uygulanması gerekir. Somut olayda ise hükme esas alınan 12.8.2009 tarihli ek bilirkişi raporunda inkar tazminatına karar tarihinden itibaren 3095 sayılı Kanunun   ./.
 2.maddesi uyarınca temerrüt faizi uygulanmıştır. Mahkemece yukarıda yazılı ilkeler uyarınca bilirkişiden yeniden ek rapor alınıp sonucuna göre bir karar verilmesi için hükmün bozulması gerekmiştir.
SONUÇ  : Her iki taraf vekillerinin temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının alacaklı yararına yukarıda 1 nolu bentet yazılı nedenle, borçlu yararına ise yukarıda 2 nolu bentte yazılı nedenle İ.İ.K. 366 ve H.U.M.K.’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), 16.03.2010 gününde oybirliğiyle karar verildi.