Yerel Mahkemece verilen hükümler temyiz edilmekle, başvurunun süresi ve kararın niteliği ile suç tarihine göre dosya görüşüldü: Temyiz isteğinin reddi nedenleri bulunmadığından işin esasına geçildi. Vicdani kanının oluştuğu duruşma sürecini yansıtan tutanaklar, belgeler ve gerekçe içeriğine göre yapılan incelemede başkaca nedenler yerinde görülmemiştir. Ancak; 1-Müşteki ..."ın, sanığın kendisine yönelik ""benim hakkımda niçin ileri geri konuşuyorsun, ayağını denk al, benim hakkımda konuşma yoksa seni öldürürüm"" diyerek tehdit ettiğini beyan etmesi, tanık ..."ın, benzer şekilde beyanda bulunması ve Mahkemece de olayın bu şekilde gerçekleştiğinin kabul edilmesi karşısında; olayın başlangıcı ve gelişimi üzerinde durularak, sonucuna göre sanık hakkında TCK"nın 29. maddesinde düzenlenen haksız tahrik hükmünün uygulanıp uygulanmayacağının tartışılmaması, 2-Sanığın tekerrüre esas alınan ilamında birden fazla mahkumiyet hükmü bulunduğundan, 5275 sayılı Kanun"un 108/2.maddesi uyarınca daha ağır cezayı içeren hakaret suçundan verilen mahkumiyet hükmünden dolayı sanık hakkında tekerrür hükümlerinin uygulanması gerektiğinin gözetilmemesi, Kanuna aykırı ve sanık ..."ın temyiz nedenleri yerinde görüldüğünden, HÜKÜMLERİN BOZULMASINA, yargılamanın bozma öncesi aşamadan başlayarak sürdürülüp sonuçlandırılmak üzere dosyanın esas/hüküm mahkemesine gönderilmesine 15/01/2019 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.