Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2006/11657 Esas 2007/9282 Karar Sayılı İlamı

Abaküs Yazılım
21. Hukuk Dairesi
Esas No: 2006/11657
Karar No: 2007/9282
Karar Tarihi: 07.06.2007

Yargıtay 21. Hukuk Dairesi 2006/11657 Esas 2007/9282 Karar Sayılı İlamı

Özet:

Davacı, malul olduğu iddiasıyla maluliyet aylığı bağlanması ve Sosyal Sigortalar Kurumu ile ilgili konularda işlem yapılması için dava açmıştır. Ancak mahkeme, Adli Tıp Kurumu raporu gerekçe gösterilerek davayı reddetmiştir. Davacının ilk işe giriş tarihinde maluliyetini gerektirecek hastalığı bulunmadığına dair sağlık raporları mevcuttur. Bu nedenle mahkeme kararı bozulmuş ve davanın yeniden incelenmesi istenmiştir. Davacının maluliyet aylığı alabilmesi için gerekli koşulların oluşup oluşmadığı araştırılmalıdır.
Kanun Maddeleri:
- 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 53. maddesi: İlk işe girdiği tarihte malul sayılmayı gerektirecek derecede hastalığı bulunanlar malullük sigortası yardımlarından yararlanamazlar.
- 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 54/b maddesi: Maluliyet aylığı bağlanabilmesi için gerekli sigortalılık süresi ve prim ödeme gün sayısı koşulları bulunmalıdır.
- 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu'nun 56. maddesi: Malul sayılabilmesi için esas rapor tarihinden sonraki aybaşından itibaren maluliyet aylığının bağ
21. Hukuk Dairesi         2006/11657 E.  ,  2007/9282 K.

    "İçtihat Metni"

    MAHKEMESİ : Şavşat Asliye Hukuk  (İş)Mahkemesi
    TARİHİ : 06/06/2006
    NUMARASI : 22-56

    Davacı, 506 sayılı Yasa gereğince malulülük sigortasından faydalanmaya hak kazandığının ve malulen emekliliğe    karar verilmesini istemiştir.
    Mahkeme ilamında belirtildiği şekilde, isteğin reddine  karar   vermiştir.
    Hükmün, davacı vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan  ve Tetkik Hakimi  tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tesbit edildi.
    Dava, 506 Sayılı Yasa’nın 53. maddesi anlamında malul olduğunun ve  Sosyal Sigortalar Kurumu’ndan maluliyet aylığı bağlanması gerektiğinin tesbiti ile Kurum sataşmasının giderilmesi  istemine ilişkindir.
    Mahkemece, Adli Tıp Kurumu raporu gerekçe gösterilerek   davanın kanıtlanamadığı gerekçesi ile  reddine karar verilmiştir. Adli Tıp Kurumunun 02.01.2006 gün ve 5413 sayılı raporu; davacının 2/3 oranındaki maluliyetinin  ilk defa işe giriş tarihi olan 05.03.1998 tarihinde mevcut olup  olmadığının belirlenemediği yönündedir.
    Davacının çalışma gücünü 2/3 oranında kaybettiği uyuşmazlık konusu değildir.Uyuşmazlık, davacının 506 sayılı Yasaya tabi olarak ilk işe girdiği tarihte maluliyetini gerektiren arızası bulunup bulunmadığı noktasında toplanmaktadır.
    Davanın yasal dayanağını oluşturan 506 sayılı yasanın 53. maddesinin sondan bir önceki fıkrası hükmüne göre;” Sigortalı olarak ilk defa çalışmaya başladıkları tarihte malul sayılmayı gerektirecek derecede hastalığı bulunduğu önceden ve sonradan tesbit edilen sigortalılar bu hastalık ve arızaları nedeniyle malullük sigortası yardımlarından yararlanamazlar.
    Dosya içerisindeki bilgi ve belgelerden olan  A.Ş.M.Sağlık Ocağı Tabipliğinin 14.05.1998 tarihli sağlık raporunda, davacının ruhen ve bedenen sağlam olduğu herhangi bir işte çalışmasında sakınca bulunmadığı bildirilmiştir. Davacının ilk işe giriş tarihinden hemen sonra alınan bu rapor içeriğinden davacının ilk işe giriş tarihinde maluliyetini gerektirecek şekilde hastalığı bulunmadığı anlaşılmaktadır.Adli Tıp Kurumundan alınan rapor, içeriği itibarıyla bu rapor aksine bir tesbit yapılamadığını bildirmiş olduğuna göre davanın bu nedenle reddi isabetsiz olup bozma nedenidir.
    Mahkemece yapılacak iş, davacının 506 Sayılı Sosyal Sigortalar Kanunu’nun 54/b maddesine göre,  maluliyet aylığı bağlanabilmesi için gerekli sigortalılık süresi ve prim ödeme gün sayısı koşullarını taşıyıp taşımadığını araştırmak ve koşulların oluştuğunun belirlenmesi halinde, 506 sayılı yasanın 56. maddesi hükmüne göre malul sayılmasına esas rapor tarihinden sonraki aybaşından  itibaren maluliyet aylığının bağlanmasına karar vermek, koşulların bulunmaması halinde  ise davanın reddine karar vermekten ibarettir.
    Mahkemenin eksik araştırma ve inceleme ile yazılı şekilde karar vermesi usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
    O halde, davacının bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve karar bozulmalıdır.
    SONUÇ: Hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davacıya iadesine, 07.06.2007 gününde oy birliği ile karar verildi.

    Bu web sitesi, sisteminin bir üyesidir.