17. Hukuk Dairesi 2015/19171 E. , 2018/10806 K.
"İçtihat Metni"MAHKEMESİ :Asliye Hukuk Mahkemesi
Taraflar arasındaki, ölümlü trafik kazası nedeniyle manevi tazminat davası üzerine yapılan yargılama sonunda, kararda yazılı nedenlerle, davanın kısmen kabulüne ilişkin verilen hüküm, davalılar vekili tarafından süresi içinde temyiz edilmekle, dosya incelendi, gereği düşünüldü:
-K A R A R-
Davacılar vekili, 11.11.2012 tarihinde davalı ..."nun sevk ve idaresindeki ...plaka sayılı aracın müvekkillerinin kızı ..."ya çarpmak suretiyle ölümüne neden olduğunu,kazada davalı sürücünün 2.00 promil alkollü ve süratlı olduğunu, evladını kaybeden davacıların duyduğu üzüntü, elem ve ızdırabın kelimelerle izah edilemeyeceğini, anne İklime"nin kazadan sonra ağır depresyon nedeniyle tedavi gördüğünü, davalıların davacılara bugüne kadar maddi-manevi destekte bulunmadıklarını beyanla, davacıların her biri için 30.000,00"er TL olmak üzere toplamda 60.000,00 TL manevi tazminatın kaza tarihinden işleyecek yasal faiziyle birlikte davalılardan tahsilini talep etmiştir.
Davalı ... müteveffanın kusurlu olduğundan bahisle davanın reddini savunmuştur.
Mahkemece, iddia, savunma, yapılan yargılama ve toplanan delillere göre; davanın kısmen kabulü ile davacıların her biri için takdir edilen 12.000,00"er TL manevi tazminatın haksız fiil tarihi olan 11.11.2012 tarihinden işleyecek yasal faizi ile birlikte davalılardan tahsili ile davacılara verilmesine karar verilmiş,hüküm, davalılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, ölümlü trafik kazası nedeniyle, ölenin yakınlarının manevi tazminat istemine ilişkindir.
Davacılar vekili, dava konusu kaza sonucu davacılar murisinin ölümünden duyulan üzüntü nedeniyle, murisin anne-babası olan davacılar için toplam 60.000,00 TL. manevi tazminat isteminde bulunmuş; mahkemece talebin kısmen kabulüne karar verilerek hükümde belirtilen miktarlarda manevi tazminata karar verilmiştir.
6098 sayılı TBK"nun 56.(818 sayılı Borçlar Kanunu"nun 47.) maddesi hükmüne göre, hakimin özel halleri göz önünde tutarak manevi zarar adı ile hak sahibine verilmesine karar vereceği bir para tutarı adalete uygun olmalıdır. Manevi tazminat, zarara uğrayanda, manevi huzuru gerçekleştirecek ve tazminata benzer bir fonksiyonu da olan özgün bir nitelik taşır. Manevi tazminat bir ceza olmadığı gibi, mamelek hukukuna ilişkin zararın karşılanmasını da amaç edinmemiştir. Zarar görenin zenginleşmemesi zarar sorumlusunun da fakirleşmemesi gerekmektedir. Takdir edilecek miktar, mevcut halde elde edilmek istenen tatmin duygusunun etkisine ulaşmak için gerekli olan kadar olmalıdır. 22.6.1976 günlü ve 7/7 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararı’nın gerekçesinde takdir edilecek manevi tazminatın tutarını etkileyecek özel hal ve şartlar açıkça gösterilmiştir. Bunlar her olaya göre değişebileceğinden, hakim bu konuda takdir hakkını kullanır iken ona etkili olan nedenleri de karar yerinde objektif ölçülere göre isabetli bir biçimde göstermelidir.
O halde mahkemece; meydana gelen trafik kazası sonucu davacıların anne/babası olan murislerinin ölümü nedeniyle duyulan acı ve elemin kısmen de olsa giderilmesi amacıyla; tarafların sosyal ve ekonomik durumları, murisin kazada asli kusurlu olması, kazanın meydana geldiği tarih ve olay tarihindeki paranın alım gücü göz önünde bulundurularak davacılar için hak ve nasafet kuralları çerçevesinde daha düşük manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken, somut olay ile bağdaşmayan, bir miktar ... manevi tazminata hükmedilmesi uygun görülmemiş ve kararın bozulması gerekmiştir.
SONUÇ:Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalılar vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istek halinde temyiz eden davalılara geri verilmesine 15/11/2018 gününde oybirliğiyle karar verildi.