Esas No: 2016/9284
Karar No: 2017/9619
Yargıtay 20. Hukuk Dairesi 2016/9284 Esas 2017/9619 Karar Sayılı İlamı
"İçtihat Metni"
MAHKEMESİ :Kadastro Mahkemesi
Taraflar arasındaki davanın yapılan duruşması sonunda kurulan hükmün Yargıtayca incelenmesi davacı Hazine, müdahil Orman Yönetimi, dahili davalı ... KTK, davalılardan ... tarafından istenilmekle, süresinde olduğu anlaşılan temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten sonra dosya incelendi, gereği düşünüldü:
K A R A R
Davacı Hazine vekili 16/07/2009 havale tarihli dilekçesiyle; ... ilçesi,.... köyü 101 ada 43 parsel sayılı taşınmazın taşlık ve ham toprak niteliğinde Devletin hüküm ve tasarrufu altında sayılan yerlerden olduğu, zilyetlikle iktisap şartlarının oluşmadığı ve yapılan tespitin haksız ve yersiz olduğunu ileri sürerek davalılar adına yapılan tespit iptali ile Hazine adına tespit ve tesciline karar verilmesini talep etmiştir.
Hazine tarafından.... köyü 101 ada 24, 25, 28, 29, 38, 40, 41, 42, 44, 45, 46, 47, 48, 92, 94, 130 ve 131, 117 ada 1, 129 ada 1, 3, 4, 5, 6, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17 ve 18, 131 ada 2 ve 3, 150 ada 1, 156 ada 2 ve 3 parsel sayılı taşınmazlar hakkında benzer istemle açtıkları davalar eldeki dosya ile birleştirilmiştir.
Davacı ... tarafından;.... köyü 129 ada 13 ve 18 parsel sayılı taşınmazların kendisine ait tarla ve mera olduğunu ileri sürerek taşınmazların tespitlerinin iptal edilerek adına tapuya tespit ve tesciline karar verilmesi talebiyle açtığı dava eldeki dosya ile birleştirilmiştir.
Orman Yönetimi; dava konusu 101 ada 40, 43, 45, 47. 92 ve 94, 117 ada 1, 129 ada 4, 5, 9 ve 11, 131 ada 3, 156 ada 3 parsel sayılı taşınmazların orman sayılan yerlerden olduğunu ileri sürerek taşınmazların orman vasfıyla Hazine adına tescili istemli olarak davaya müdahil olmuştur.
Mahkemece davacı Hazine ve Orman Yönetiminin davasının kısmen kabulü ile davacılardan ..."ın davasının reddine,
... ilçesi,.... köyünde vaki 101 ada 24, 25, 29, 38, 40, 41, 42, 44, 45, 46, 47 ve 48, 150 ada 1, 156 ada 2 ve 3 sayılı parsellerin tespit malikleri adına tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline,
... ilçesi,.... köyünde vaki 101 ada 91, 92, 130 ve 131 sayılı parseller ile 131 ada 2 ve 3 sayılı parsellerin orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline,
... ilçesi,.... köyünde vaki 129 ada 1, 3, 4, 5, 6, 8, 9, 10, 11, 12, 13, 14, 15, 16, 17 ve 18 sayılı parseller ile 117 ada 1 sayılı parselin mera olduğu anlaşılmakla, mera olarak sınırlandırılmasına ve özel siciline mera olarak yazılmasına karar verilmiş, hüküm davacı Hazine, müdahil Orman Yönetimi, dahili davalı ... KTK, davalılardan ... tarafından temyiz edilmiştir.
Dava, kadastro tespitine itiraza ilişkindir.
Çekişmeli taşınmazların bulunduğu yerde orman kadastrosu 3402 sayılı Kanunun 5304 sayılı Kanunla değişik 4. maddesi hükmüne göre yapılmış, çekişmeli parseller orman alanı dışında bırakılmıştır.
1) Dahili davalı ...TK nin temyiz itirazları yönünden;
Dosya davacıları tarafından açılan davalarda, köy tüzel kişiliğine husumet yönetilmemiş, köy tüzel kişiliği tarafından da usûlünce açılmış bir dava da olmadığı, mevcut davaya 3402 sayılı Kanunun 26/D maddesi anlamında katılımı da bulunmadığına göre, mahkemece kendiliğinden köy tüzel kişiliğinin davaya dahil edilmiş olması, köy tüzel kişiliğiye davada taraf sıfatı kazandırmaz. Bir davada mahkemece oluşturulan hükmü temyiz etme yetkisi, davanın taraflarına ait olacağından, davada taraf sıfatı kazanmayan köy tüzel kişiliğinin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
2) Orman Yönetiminin 101 ada 24, 25, 29, 38, 41, 42, 44, 46, 48, 150 ada 1, 156 ada 2, 129 ada 1, 3, 6, 8, 10, 12, 13, 14, 15, 16, 17 ve 18 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin temyiz itirazları yönünden;
Eldeki dosyada temyize konu edilen taşınmazlar bakımından Orman Yönetiminin davalı sıfatı bulunmadığı gibi dosya kapsamında bu taşınmazlara yönelik Orman Yönetimince açılmış ayrı bir dava ve katılımı bulunmadığından Orman Yönetiminin bu taşınmazlara ilişkin temyiz dilekçesinin reddine karar vermek gerekmiştir.
3) Müdahil Orman Yönetiminin 129 ada 4, 5, 9 ve 11 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin temyiz itirazları yönünden;
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda çekişmeli taşınmazların orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşıldığına ve yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına,
4) Davacı Hazinenin 150 ada 1, 131 ada 2 ve 3 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin temyiz itirazları yönünden;
İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda çekişmeli taşınmazlardan 131 ada 2 ve 3 parsel sayılı taşınmazların orman sayılan yerlerden, çekişmeli 150 ada 1 parsel sayılı taşınmazın ise orman sayılmayan yerlerden olup Devletin hüküm ve tasarrufu altında sayılan yerlerden de olmadığı anlaşıldığına ve taşınmazlara ilişkin yazılı biçimde hüküm kurulmasında bir isabetsizlik bulunmadığına göre, yerinde görülmeyen temyiz itirazlarının reddi ile usûl ve kanuna uygun olan hükmün onanmasına,
5) Davacı Hazinenin 101 ada 24, 25, 29, 38, 41, 42, 44, 46 ve 48, 156 ada 2, Hazine ve müdahil Orman Yönetiminin 101 ada 40, 45 ve 47 ile 156 ada 3 sayılı parsel; müdahil Orman Yönetimi ve davalılardan ..."ın 117 ada 1 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin temyiz itirazları yönünden;
a) İncelenen dosya kapsamına, kararın dayandığı gerekçeye, uzman orman bilirkişi tarafından eski tarihli hava fotoğrafları ve memleket haritasına dayalı olarak yöntemine uygun biçimde yapılan inceleme ve araştırma sonucunda orman sayılmayan yerlerden olduğu anlaşılan 101 ada 40, 45 ve 47, 156 ada 3 ve 117 ada 1 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin Orman Yönetiminin temyiz itirazlarının reddine,
b) Davacı Hazinenin 101 ada 24, 25, 29, 38, 40, 41, 42, 44, 45, 46, 47 ve 48, 156 ada 2, ve 3 parsellere ve davalılardan ..."ın 117 ada 1 parsel sayılı taşınmaza yönelik temyiz itirazları yönünden ise;
Mahkemece tarla vasfı ile tespit edilen temyize konusu taşınmazlardan 117 ada 1 parsel sayılı taşınmazın mera olarak sınırlandırılmasına, diğer taşınmazların tespit gibi tapuya kayıt ve tesciline dair verilen kararda yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli değildir.
Şöyle ki; taşınmazlara ilişkin mahkemece usulüne uygun mera araştırması yapılmadığı gibi davalılar lehine zilyetlikle imar ve ihya koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği de usûlünce araştırılmamış, taşınmazlara komşu tüm parsellerin kadastro tutanakları, davalı iseler dava dosyaları, kesinleşerek tapuya kaydedilmiş iseler tapu kayıtları ve dayanaklarının eksiksiz olarak getirilmemiş, keşifte dinlenen yerel bilirkişinin taşınmazların 50-70 yıldır kullanılmadığı yönündeki beyanına rağmen, taşınmazlar terk edilmiş ise bunun iradi terk olup olmadığı üzerinde durulmamıştır. Yetersiz araştırma ve incelemeye dayanılarak hüküm kurulamaz.
Dava konusu taşınmazların kamu malı niteliğinde mera olup olmadığı ve kural olarak bir yerin mera olarak kabul edilebilmesi için; taşınmazların yetkili ve idarî merciler tarafından mera olarak tahsis edilmesi ya da taşınmazın öncesinin bilinmeyen bir zamandan beri geleneksel biçimde kamu malı niteliğinde mera olarak kullanılagelmiş olmasına bağlıdır.
O halde; sağlıklı bir sonuca varılabilmesi için dava konusu taşınmazlara komşu tüm taşınmazların kadastro tutanakları, davalı iseler dava dosyaları, kesinleşerek tapuya kaydedilmiş iseler tapu kayıtları ve dayanakları ile birlikte getirtilmeli, dava konusu taşınmazların bulunduğu bölgede yetkili idarî merciler tarafından 4753 ve 5618 sayılı kanunlar uyarınca mera (yayla) tahsisi yapılıp yapılmadığı Özel İdare Müdürlüğünden; 4342 sayılı Kanun uyarınca mera (yayla) tahsisi yapılıp yapılmadığı ise mülkî amirlikten ayrı ayrı sorulup saptanmalı, sözü edilen kanunlar uyarınca bölgede mera tahsisi yapılmış ise, mera tahsis haritası ve eki belgelerin tümü eksiksiz getirtilmeli; bundan sonra yöreyi iyi bilen elverdiğince yaşlı, yansız, dava konusu taşınmazların bulunduğu köye komşu köyler halkından seçilecek yerel bilirkişi ve tanıklar ve bir uzman orman bilirkişisi, tapu fen memuru ve uzman bir ziraatçi bilirkişinin tümü hazır olduğu halde, dava konusu taşınmaz başında yeniden keşif yapılmalı, bölgede mera tahsisi yapılmış ise mera tahsis haritasının ölçeği ile kadastro paftasının ölçeği eşitlendikten sonra yerel bilirkişi yardımı, fen memuru bilirkişisi eliyle yerine her iki harita çakıştırılmak suretiyle uygulanmalı, uygulamada haritalarda tarif edilen belli poligon ve röper noktalar ile arz üzerindeki doğal ya da yapay sınır yerlerinden yararlanılmalı, bu yolla dava konusu taşınmazların mera tahsis haritasının kapsamında kalıp kalmadığı duraksamaya meydan vermeyecek şekilde belirlenmeli, taşınmazların bulunduğu bölgede yetkili idarî merciler tarafından mera tahsisi yapılmamış ise, yerel bilirkişi ve tanıklardan dava konusu taşınmazların öncesinin bilinmeyen bir zamandan beri geleneksel biçimde mera olarak kullanılıp kullanılmadığı yolunda olaylara dayalı bilgi alınmalı, öte yandan uzman ziraatçi bilirkişi marifetiyle taşınmazlar bizzat mahkemece görülüp gözlenmeli, taşınmazların fiziksel yapısı, meyil durumu, taş ve toprak unsurundan hangisinin galip olduğu ayrıntılı şekilde keşif tutanağına geçirilmeli, komşu taşınmazların toprak yapısı ile dava konusu taşınmazların toprak yapısı mukayese edilmeli, bu fiziksel olgular da keşif tutanağına yazılmalı, dava konusu taşınmazlara komşu taşınmazların tesbit tutanakları içeriğine göre tespitlerine bir kayıt ve belge esas alınıp alınmadığı dikkate alınarak tutanakların içeriğinde vurgulanan maddî ve hukukî olgularla yerel bilirkişi ve tanık sözleri denetlenmeli, belge esas alınmış ise sözü edilen belgelerin nizalı parsel yönünü ne biçimde ve kimin yeri olarak sınır gösterdiği incelenmeli, davalı olup olmadıkları, tesbitlerinin kesinleşip kesinleşmediği incelenip irdelenmeli, yine fotogrametri yöntemiyle düzenlenen kadastro paftalarında zilyet ve tasarruf edilen yerlerden olup olmadığı ile dosya kapsamındaki hava fotoğraflarının stereoskop aletiyle ve üç boyutlu olarak incelenip taşınmazların niteliğinin, konumunun ve kullanım durumunun, imar ve ihya ile zilyetliğin hangi tarihte başlayıp tamamlandığı belirlenmeli, taşınmazlar üzerinde yer alan ağaçların yaşları ve çekişmeli taşınmazların zilyetlikle kazanılacak kültür arazisi niteliğinde bulunup bulunmadığı imar ve ihyanın ne zaman tamamlandığı ne kadar süredir tarım alanı olarak kullanıldığı hususunda taş - toprak analizi de yapılmak suretiyle ziraatçı bilirkişiden rapor alınmalı; özellikle fen memuru bilirkişisinden keşfi izlemeye, bilirkişi sözlerini denetlemeye, uzman ziraatçi bilirkişilerden ise mahkemenin keşif tutanağına geçen gözlemini yansıtmaya, taşınmazların niteliğini belirtmeye elverişli, ayrıntılı ve gerekçeli rapor alınmalı, dayanak kaydın yerel bilirkişiler ve tanıklar yardımı ile komşu parsel tutanaklarından da yararlanılarak yöntemince gereği gibi zemine uygulanıp, kapsamı tam olarak belirlenmeli, uygulama fen bilirkişi tarafından düzenlenecek
krokide gösterilmeli, uzman ziraatçi bilirkişiden ise mahkemenin keşif tutanağına geçen gözlemini yansıtmaya, taşınmazların niteliğini belirtmeye elverişli ayrıntılı, gerekçeli rapor alınmalı, bundan sonra toplanan ve toplanacak tüm deliller birlikte değerlendirilerek taşınmazın mera vasfında olmadığı sonucuna varıldığı takdirde, taşınmazların öncesinin ne olduğu, zilyetliğin ne zaman başlayıp nasıl sürdürüldüğü, kimden kime geçtiği ve ekonomik amacına uygun olup olmadığı, terk var ise bunun iradi terk olup olmadığı üzerinde durulmalı, mahalli bilirkişi ve tanıklardan sorulmak suretiyle maddî olaylara dayalı ve ayrıntılı olarak saptanarak toplanacak deliller çerçevesinde karar verilmelidir.
6) Davacı Hazinenin 101 ada 92, 130 ve 131 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin temyiz itirazları yönünden;
Mahkemece tarla vasfı ile tespit edilen dava konusu taşınmazların orman vasfı ile tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş ise de yapılan araştırma, inceleme ve uygulama hüküm vermeye yeterli değildir.
Şöyle ki; yapılan keşif sonrasında düzenlenen zirai bilirkişi raporunda 92 parsel sayılı taşınmazın mera, 130 ve 131 parsel sayılı taşınmazların ise marjinal tarım arazisi vasfında olduğu rapor edilmiş iken orman bilirkişi raporunda taşınmazların orman içi açıklık niteliğinde olduğu bildirilmiştir. Mahkemece raporlar arasındaki bu çelişki giderilmediği gibi taşınmazlardan 101 ada 130 ve 131 sayılı parsellerin doğu komşularının dosya kapsamına alınan kadastro tutanak örneklerinin incelenmesinden taşınmazların tarla vasfıyla tespit edildiği görülmüş, tapu kayıtları dosya kapsamına alınmadığından kadastro tutanaklarının kesinleşip kesinleşmediği anlaşılamamıştır. Mahkemece, dava konusu taşınmazlara komşu tüm parsellerin kadastro tutanakları, davalı iseler dava dosyaları, kesinleşerek tapuya kaydedilmiş iseler tapu kayıtları ve dayanaklarının eksiksiz olarak getirilmeli, taşınmazların orman içi açıklık olup olmadığı komşu taşınmazlar ve bilirkişi raporları doğrultusunda yeniden değerlendirilmeli ve oluşan sonuca göre karar verilmelidir.
Bunun yanı sıra, mahkemece usûlüne uygun mera araştırması yapılmamış, davalılar lehine zilyetlikle imar ve ihya koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği hususları usûlünce araştırılmamış, keşifte dinlenen yerel bilirkişinin taşınmazların ekilip biçildiğini hiç görmediğine dair beyanına rağmen terk var ise bunun iradi terk olup olmadığı üzerinde durulmamıştır. Yetersiz araştırma, incelemeye ve çelişkili bilirkişi raporlarına dayanılarak hüküm kurulamaz.
Bu nedenlerle; mahkemece dava konusu taşınmazlara komşu olan taşınmazların kadastro tutanakları, davalı iseler dava dosyaları, kesinleşerek tapuya kaydedilmiş iseler tapu kayıtları ve dayanakları ile birlikte getirtilmeli, çekişmeli taşınmazların bulunduğu yöreye ait en eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğrafları ile tespit tarihinden 15 - 20 yıl önce düzenlenmiş memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı ilgili yerlerden eksiksiz olarak getirtilip, mahallinde yaşlı, tarafsız, yöreyi iyi bilen, yerel bilirkişiler ile taraf tanıkları ve önceki bilirkişiler dışında halen Çevre ve Orman Bakanlığı (Orman ve ... Bakanlığı) ve bağlı birimlerinde görev yapmayan bu konuda uzman orman yüksek mühendisleri arasından seçilecek bir orman yüksek mühendisi veya mühendisi, bir ziraat mühendisi ve bir fen bilirkişi yardımıyla yeniden yapılacak inceleme ve keşifte, en eski tarihli memleket haritası ve hava fotoğrafları ile tespit tarihinden 15 - 20 yıl önce düzenlenmiş memleket haritası, hava fotoğrafları ve varsa amenajman planı çekişmeli taşınmazlar ile birlikte çevre araziye de uygulanmak suretiyle taşınmazların öncesinin bu belgelerde ne şekilde nitelendirildiği belirlenmeli; 3116, 4785 ve 5658 sayılı kanunlar karşısındaki durumu saptanmalı; tapu ve zilyedlikle ormandan toprak kazanma olanağı sağlayan 3402 sayılı Kanunun 45. maddesinin ilgili fıkraları, Anayasa Mahkemesinin 01/06/1988 gün ve 31/13 E.K.; 14/03/1989 gün ve 35/13 E.K. ve 13/06/1989 gün ve 7/25 E.K. sayılı kararları ile iptal edilmiş ve kalan fıkraları da 3/3/2005 gününde yürürlüğe giren 5304 sayılı Kanunun 14. maddesi ile yürürlükten kaldırılmış olduğundan, bu yollarla ormandan yer kazanılamayacağı, öncesi orman olan bir yerin üzerindeki orman bitki örtüsü yokedilmiş olsa dahi, salt orman toprağının orman sayılan yer olduğu düşünülmeli; toprak
yapısı, bitki örtüsü, ağaçların yaşı, cinsi, sayısı, kapalılık durumu, çevresi, incelenmeli, çekişmeli taşınmazların eylemli durumu incelenerek değerlendirilmeli; keşifte, hâkim gözetiminde, taşınmazların dört yönden renkli fotoğrafları çektirilip, onaylanarak dosyaya eklenmeli;yukarıda değinilen belgeler fen ve uzman orman bilirkişiler eliyle yerine uygulattırılıp; orijinal-renkli (renkli fotokopi) memleket haritasının ölçeği kadastro paftası ölçeğine, yine kadastro paftası ölçeği de memleket haritası ölçeğine çevrildikten sonra, her iki harita komşu ve yakın komşu parselleri de içine alacak şekilde birbiri üzerine aplike edilmek suretiyle, çekişmeli taşınmazların konumunu çevre parsellerle birlikte haritalar üzerinde gösterecekleri ve taşınmazların orman içi açıklık olup olmadığını değerlendirecekleri, yalnız büro incelemesine değil, uygulamaya ve araştırmaya dayalı, bilirkişilerin onayını taşıyan krokili bilimsel verileri bulunan yeterli rapor alınmalıdır.
Yukarıda açıklanan yöntemle yapılacak araştırma sonucu, taşınmazların orman sayılan yerlerden olmadığı belirlendiği takdirde, bu kez, bir üst bendde belirtilen yöntemince mera araştırması yapılmalı ve davalılar yararına zilyetlikle imar ve ihya koşullarının gerçekleşip gerçekleşmediği belirlenmeli, toplanacak tüm kanıtlar birlikte değerlendirilip, ulaşılacak sonuca göre bir hüküm kurulmalıdır.
7) Davacı Hazinenin 101 ada 28, Hazine ve Orman Yönetiminin 101 ada 43, 91 ve 94 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin temyiz itirazları yönünden;
Eldeki dosyada davacı Hazine vekili 16/07/2009 havale tarihli dilekçesiyle; 101 ada 43 parsel sayılı taşınmazın Devletin hüküm ve tasarrufu altında sayılan yerlerden olduğu zilyetlikle iktisap şartlarının oluşmadığı ve yapılan tespitin haksız ve yersiz olduğunu ileri sürerek yapılan tespit iptali ile Hazine adına tespit ve tesciline karar verilmesini talep etmiş, dosya ile birleştirilmesine karar verilen ... Kadastro Mahkemesinin 2009/222 ve 208 Esas sayılı dosyalarında sırasıyla 101 ada 28 ve 94 parsel sayılı taşınmazlar hakkında Hazine vekili yine aynı iddia ve istemde bulunmuş, 101 ada 43 ve 94 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin olarak Orman Yönetimi taşınmazların orman vasfıyla Hazine adına tescili istemli olarak açılan davalara müdahil olmuştur.
Mahkemece, dava edilen 101 ada 28, 43 ve 94 parsel sayılı taşınmazlar hakkında olumlu-olumsuz bir karar verilmediği gibi dava konusu 101 ada 28 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanak aslı dosya kapsamına alınmamıştır. Kadastro davalarında, tutanak aslının dosyada bulundurulması ve çelişkili kararların verilmemesi ve infaz sırasında tereddüt yaratılmaması bakımından aynı parseller hakkında açılan davaların birleştirilerek görülmesi ve taşınmaz hakkında tek sicil (kayıt) oluşturulması usûl hükmü gereğidir. Bu nedenle, dava konusu 101 ada 28 parsel sayılı taşınmazın kadastro tutanak aslının dosya kapsamına alınması, taşınmaz başka dosyada davalı ve tutanak aslı bu dosyada ise aynı parselin dava konusu olduğu dava dosyalarının HMK’nın 166. maddesi gereğince birleştirilmesi ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerektiği değerlendirilmeli ve tüm deliller birlikte değerlendirilerek sonucuna göre karar verilmesi gerektiği düşünülmelidir. Belirtilen eksiklikler giderilmeden yazılı olduğu gibi hüküm kurulması usûl ve kanuna aykırıdır.
Bunlardan ayrı olarak, dosya taraflarınca dava edilmeyen ve dosya kapsamında kadastro tutanak aslı bulunmayan 101 ada 91 parsel sayılı taşınmaza ilişkin olarak yapılan yargılama sonunda orman vasfıyla Hazine adına tapuya kayıt ve tesciline karar verilmiş olması usul ve kanuna aykırı olup bozmayı gerektirmiştir.
SONUÇ: 1) Yukarıda birinci bentde açıklanan nedenlerle; dahili davalı ...TK"nin temyiz dilekçesinin REDDİNE, temyiz harcının istek halinde iadesine,
2) İkinci bentde açıklanan nedenlerle; Orman Yönetiminin 101 ada 24, 25, 29, 38, 41, 42, 44, 46, 48, 150 ada 1, 156 ada 2, 129 ada 1, 3, 6, 8, 10, 12, 13, 14, 15, 16, 17 ve 18 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin temyiz dilekçesinin REDDİNE,
3) Üçüncü ve dördüncü bentlerde açıklanan nedenlerle; müdahil Orman Yönetiminin 129 ada 4, 5, 9 ve 11 parsel sayılı taşınmazlara; davacı Hazinenin 150 ada 1, 131 ada 2 ve 3 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin temyiz itirazlarının reddi ile bu parsellere ilişkin hükmün ONANMASINA,.
4) Beşinci bendin (a) fıkrasında açıklanan nedenlerle; Orman Yönetiminin 101 ada 40, 45 ve 47, 156 ada 3 ve 117 ada 1 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin temyiz itirazlarının REDDİNE,
5) Beşinci bendin (b) fıkrasında açıklanan nedenlerle; davacı Hazinenin 101 ada 24, 25, 29, 38, 40, 41, 42, 44, 45, 46, 47, 48, 156 ada 2 ve 3 parsellere ve davalılardan ..."ın 117 ada 1 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile bu parsellere ilişkin hükmün BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde davalıya iadesine,
6) Altıncı bentde açıklanan nedenlerle; davacı Hazinenin 101 ada 92, 130 ve 131 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile bu parsellere ilişkin hükmün BOZULMASINA,
7) Yedinci bentde açıklanan nedenlerle; davacı Hazinenin 101 ada 28, Hazine ve Orman Yönetiminin 101 ada 43, 91 ve 94 parsel sayılı taşınmazlara ilişkin temyiz itirazlarının kabulü ile bu parsellere ilişkin hükmün BOZULMASINA 20/11/2017 günü oy birliği ile karar verildi.
Bu alandan sadece bu kararla ilintili POST üretebilirsiniz. Bu karardan bağımsız tamamen kendinize özel POST üretmek için TIKLAYINIZ
Sayın kullanıcılarımız, siteden kaldırılmasını istediğiniz karar için veya isim düzeltmeleri için bilgi@abakusyazilim.com.tr adresine mail göndererek bildirimde bulunabilirsiniz.